Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde takibin iptali istemine ilişkindir. İstanbul 3. İcra Müdürlüğü'nün 2020/28634 Esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu ve dava dışı borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı görülmektedir. Davacı - borçlu icra hukuk mahkemesine başvurusunda kambiyo vasfına yönelik şikayetin yanında davalı - alacaklının temyiz kudretinin ve takip ehliyetinin bulunmadığını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği anlaşılmaktadır. HMK.'...

Taşınır malların haczinin, borçlu bakımından sonuçları ve haciz sonucunda borçlunun tasarruf yetkisinin ne tür bir değişikliğe uğrayacağı, 2004 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinde düzenlenmiştir. Bu hükme göre; “(I) Borçlu, alacaklının muvafakati ve icra müdürünün müsaadesi alınmaksızın mahcuz taşınır mallarda tasarruf edemez. Haczi koyan memur hilafına hareketin cezai mesuliyeti müstelzim olduğunu borçluya ihtar eder. (II) Haczedilmiş olan taşınır mal üzerinde üçüncü şahsın zilyedlik hükümlerine dayanarak iyi niyetle iktisabettiği haklar saklıdır. (III) İyi niyet kaidelerine aykırı olarak mahcuz taşınır mal üzerinde üçüncü şahsın iktisabettiği haklar, alacaklının hacizle o mala taallûk eden haklarını ihlâl ettiği nispette bâtıldır” 3. 2004 sayılı Kanun’un söz konusu hükmünün birinci fıkrasında, borçlunun haczedilen taşınır malları üzerindeki tasarruf yetkisi, ancak alacaklının ve icra müdürünün iznini alması şartına bağlanmıştır....

    Maddesine göre iflas talebi halinde mahkemenin alacaklıların menfaati için zaruri gördüğü muhafaza tedbirlerini emredebileceğini, davalı şirketin halen imalatını devam ettirmekte olduğunu, bu amaçla üretim sahasında bulunan yağ tanklarına doldurduğu petrol türevlerini imalattan geçirerek müşterilerine teslim etmekte olduğunu, davalının bu faaliyetinden elde ettiği gelirleri kaçırma ihtimali bulunmakta olduğunu, bu nedenlerle teminat aranmaksızın borçlu şirketin Başakşehir/İstanbul adresindeki mallarının muhafaza altına alınmasına, borçlu şirketin aynı adreste yer alan fabrikasında bulunan yakıt tankları ile içindeki yağların mühürlenerek muhafaza altına alınmasına, borçlu şirketin ticari satımlardan elde ettiği gelirlerin mahkemece tayin olunacak bir banka hesabına depo edilmesine, İİK 161.maddesi gereğince borçlu şirketin mallarını kaçırmasının önlenmesi için borçluya ait malların bir defterinin tutulmasına, İİK 177 maddesi gereğince basit usule tabi davada davalı şirketin yaklaşan adli...

      Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1). Tasarrufun iptali davasının kabulü halinde sadece borçlu tarafından yapılan tasarrufun takip konusu alacak ve ferileri ile sınırlı olarak iptali gerekmektedir. Mahkemece tapunun iptali ile borçlu ... adına tesciline karar verilmesi verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK'nin geçiçi 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nin 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 2.ve 3. bentlerindeki "Davalı ...'...

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/09/2022 NUMARASI : 2021/479 ESAS 2022/379 KARAR DAVA KONUSU : Tasarruf Yetkisinin Kısıtlanması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının birlik görevlerini yerine getirmediğini, müvekkilini başka kadınlarla aldattığını, bu kadınlara ev açtığını, müvekkilinin geçimini ve çocukların giderlerini yaşadığı Fransa ülkesinde devlet yardımıyla sağladığını belirterek davalının tasarruf yetkisinin kısıtlanmasını talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı / vekili cevap dilekçesi sunmamıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın reddine karar verilmiştir....

        teki, ... ve ... köylerindeki taşınmazlarının tapu kayıtlarına “davacının rızası dışında tasarruf işlemlerine konu edilmemesi için” tedbir konulduğu görülmektedir. Başka bir ifade ile mahkeme, daha dava sırasında, davalının ailenin ekonomik varlığını tehlikeye soktuğunu tespit etmiş ve nihai kararı beklemeden önlem almıştır. Türk Medeni Kanununun 199. maddesi koşulları gerçekleşmiştir. Hal böyleyken davanın kabulü yerine reddi doğru olmamıştır. Bu bakımdan sayın çoğunluğun, hükmü bozmak yerine “tasarruf yetkisinin kısıtlanması gerektiğinin kanıtlanamadığını” benimseyerek yerel mahkeme kararını onaması isabetli olmamıştır. Açıklanan sebeple davacının karar düzeltme isteği haklı ve yerinde olup, kabulü ile onama kararının kaldırılmasına, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluk görüşüne katılmıyorum....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi KISITLANMASI İSTENİLEN : ... Vek.Av. ... Dava dilekçesinde, vasi atanması istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesi davacı vekilince, incelemenin duruşmalı olarak yapılması ise taraf vekillerince yasal süresi içinde verilen dilekçeler ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davacı asil ... ile vekili Av. ... ile aleyhine temyiz olunan kısıtlı adayı vekili Av. ... geldiler....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi KISITLANMASI İSTENİLEN:... İŞİN NEVİ :Vesayet Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm ve evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İtiraz vasinin şahsına yöneliktir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi KISITLANMASI İSTENİLEN : ... DAVA TÜRÜ : Vasi Atanması Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kabulüne dair kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi'nin 03.05.2016 gün ve 2016/1402 Esas, 2016/7174 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Davacı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Hüküm, yasal danışman atanması istemine ilişkin olup, Sulh Mahkemesince verilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 431. maddesi uyarınca, vasinin atanması usulüne ilişkin kurallar, yasal danışman atanmasında da uygulanır. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440/III-1 ve 2. maddeleri gereğince, aynı Yasa'nın 8. maddesinde gösterilen davalara ait hükümlerin onanmasına veya bozulmasına ilişkin kararlara karşı, karar düzeltme yoluna gidilemez....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi KISITLANMASI İSTENİLEN : ... VASİ ADAYI : ... Dava dilekçesinde, vasi atanması istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz, atanan vasinin şahsına yöneliktir. Türk Medeni Kanunu'nun 422. maddesi gereğince vasinin şahsına karşı yapılan itirazları veya vasinin ileri sürdüğü kaçınma sebeplerini inceleme görevi, öncelikle vesayet makamı olan sulh hukuk mahkemesine, onun kabul etmemesi halinde denetim makamına aittir....

                  UYAP Entegrasyonu