Davalı borçlular ile taşınmazları satın alan davalının aynı köyde oturduğu ve borçlu ...'in köyün muhtarı davalı ...'un da köy ihtiyar meclisi azası olduğu taraflarca kabul edilmiştir. Toplanan delillerden bedeller arasındaki fark ve davalı 3. kişinin borçlunun mali durumunu ve zarar verme kastı içinde bulunduğunu bildiği anlaşıldığından davanın anılan maddeler gereğince kabulü doğru görülmüştür. 2- Tasarrufun iptali davalarında yargı harcı ve avukatlık ücreti iptal edilen tasarruf değeri, takip edilen alacaktan az ise dava konusu tasarruf değeri üzerinden, iptal edilen tasarrufun değeri alacağı geçiyorsa alacak tutarı üzerinden belirlenmelidir....
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu 1.Tahsilat Daire Başkanlığının yazı cevaplarında borçlu şirket Tezcan Proje... İnşt Taahh San ve Tic Aş 'nin kayyımlık yetkisinin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredildiği, Kanun Hükmünde Kararname uyarınca yönetimi ve denetimi TMSF tarafından devrolunan şirketler ve bunların varlıkları ile ilgili olarak fona verilen yetkiler bu Kanun Hükmünde Kararname ile kıyasen uygulanır, hükmüne yer verildiği, 678 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 33.maddesi ile değiştirilen 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 134.maddesinin 5.fıkrasının son cümlesi uyarınca da Ticari ve İktisadi bütünlük oluşturulan varlıklar ile ilgili işletmelere ait menkul, gayrimenkul malları ile her türlü hak ve alacakları üzerinde üçüncü kişiler tarafından haczi, muhafaza altına alınması ve satışı talep edilemeyeceği anlaşılmıştır....
Dava konusu mal lehine tasarruf yapılmış olan 3. kişinin elinde ise iptal davasının konusu o mal veya hak üzerinde cebri icraya devam edilmesi, lehine tasarruf yapılan kişi malı elinden çıkarmış ise o zaman davanın konusu 3. kişinin o malın değeri oranında tazminata mahkum edilmesi gerekir. İİK'nın 283/2 maddesi uyarınca borçludan malı satın alan kişinin satın aldığı malı elinden çıkarması ve satın alan kişi hakkında dava açılmaması veya kötü niyeli olduğunun kanıtlanmaması halinde üçüncü kişi tasarrufa konu malın elden çıkarıldığı tarihteki gerçek değeri üzerinden davacının alacak ve ferileri ile sınırlı olarak tazminata mahkum edilmesi gerekir. İİK.nun 282. maddesi gereğince iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir....
Satış ve tasfiye işlemleri Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından yerine getirilir." hükmü getirilmiştir....
Satış ve tasfiye işlemleri Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından yerine getirilir." hükmü getirilmiştir....
a yönelik olduğu, tedbir infaz dosyasında borçlu (tedbir yükümlüsü) olarak gösterilmesini gerektiren bir durumun bulunmadığı, davacının borçlu sıfatından kaynaklı sıkıntı yaşadığına yönelik iddiaları dikkate alındığında tedbir infaz dosyasına taraf olmaktan çıkartılarak borçlu sıfatının sonlandırılmasının gerektiği anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, esasen talep yönünden davalıların sorumluluğunun bulunmadığı, sisteme borçlu olarak eklenmesinin icra müdürlüğü işleminden kaynaklı olduğu, infaza ilişkin itirazların müdürlük nezdinde ya da mahkememize müracaat sonucu ek karar ya da müzekkere ile çözülebilecek nitelikte olduğu dikkate alınarak yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmış olup vekalet ücreti takdir olunmaksızın aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davanın KABULÜ ile, Mahkememizin 2021/88 esas sayılı dosyası üzerinden verilen 11/05/2021 tarihli tedbir kararının infazı amacı ile ... 22....
Aile Mahkemesi TARİHİ :16.01.2014 NUMARASI :Esas no:2012/1084 Karar no:2014/30 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından; tazminatların miktarı, nafakaların miktarı ve davalının tasarruf yetkisinin kısmen sınırlandırılması yönünden, davalı tarafından ise; boşanma kararı, kusur belirlemesi, kadına verilen tazminatlar, tasarruf yetkisinin sınırlandırılması ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60'ar TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tasarruf Yetkisinin Sınırlandırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, Türk Medeni Kanununun 199. maddesine dayalı olup, tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına ilişkindir. Davacı, davalı adına kayıtlı olan ... mahallesinde kain olan taşınmaza yönelik olarak tasarrufun sınırlandırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, davalı adına kayıtlı iken üçüncü şahsa devredilen ... mahallesinde bulunan taşınmaza yönelik olarak esasa dair hüküm kurulmuştur. Dava konusu ... mahallesinde bulunan taşınmaza yönelik olarak toplanan deliller değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tasarruf Yetkisinin Sınırlanması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanununun 199'ncu meddesinde düzenlenen, eşlerden birinin tasarruf yetkisinin sınırlandırılması, "evlilik birliğinin korunması" önlemlerinden olup, sınırlandırmaya şartlarının varlığı halinde evlilik birliği devam ediyorsa başvurulur. Evlilik birliğinin sona ermesi durumunda bu hüküm artık uygulanamaz. Tarafların evliliği 13.10.2014 tarihinde kesinleşen boşanma kararı ile sona ermiştir. Bu durumda davanın esası konusuz hale gelmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tasarruf Yetkisinin Sınırlandırılmasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; 08.02.2013 tarihli ek karar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle Türk Medeni Kanununun 199. maddesi uyarınca verilip kesinleşen eşin tasarruf yetkisinin sınırlanması kararının ancak usulünce harcı da yatırılmak suretiyle açılacak bir dava ile ortadan kaldırılmasının talep edilebileceğine; kararı veren mahkemenin ek kararla daha önce kesinleşmiş kararını ortadan kaldırmasının mümkün bulunmamasına göre; yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz...