Somut olayda öncelikle davacının hizmet döküm cetveli incelendiğinde 1999- 2017 yılları arasında 4/A kapsamında sigortalı çalışmalarının bulunduğu, 2006 yılından itibaren bazı yıllarda 12 ay olmak üzere yılın çoğunluğunu 4/A kapsamında sigortalı olarak çalıştığı, 1999 yılındaki sigortalılığı sebebiyle Tarım Bağkurunun durdurulmasının hukuka uygun olduğu, dosya yapsamında tanıklar tarımsal faaliyette bulunduğunu beyan etmiş iseler de davacının talep ettiği tarihlerin büyük çoğunluğunda sigortalı olması karşısında bu beyanlara itibar edilmediği, davacı fındık üretim iddiasında bulunduğunda Trabzon TMO Şube Müdürlüğünün yazısında davacının kurumda herhangi bir kaydının bulunmadığını belirttiği, Sgk İl Müd. 11/02/2019 tarihli yazısında davacının sigortalılığı sebebiyle Tarım Bağkurunun iptal edildiği, bu tarihten sonra herhangi bir tescil talebinde bulunmadığı ve herhangi bir tevkifat kesintisinin bulunmadığının belirtildiği, davacının tespitini talep ettiği Tarım Bağkur sigortalılığı yönünden...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Davaya konu uyuşmazlık, Tarım Bağ-Kur sigortalılığı ile aidiyet tespiti talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370, 371 inci, 2926 sayılı Kanun'un 2, 3, 6, 9 ve 10 uncu maddeleri. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Mahkemece; " .... belirttiğimiz yasal gerekçelerimiz kapsamında ; davacının çakışma bulunduğu ek madde 6 kapsamında prim ödediği günlerde , tarım bağkurlu saymak hukuken mümkün değildir. Çünkü 2926 sayılı yasanın 2. ve 3. Maddeleri , 5510 sayılı yasa'nın 6. Maddesi ve yargıtay içtihatlarının bu tür davalarda aradığı tarım bağkur faaliyetinin sürekliliği ispatlanamadığından ; davacının Ek 6. Madde kapsamında prim ödediği tarihlerde tarım bağkurlu sayılmayacağı ve sonucunda davacının Ek madde 6 kapsamında ödediği primlerin geçerli sayılması gerekmektedir....
III-MAHKEME KARARI A-İLK DERECE MAHKEME KARARI Mahkemece, “Davanın kabulü ile; 1-Davacıların murisi Müteveffa ... in tarım bağkur sigortalısı olarak aldığı aylığın durdurulması işleminin iptali ile, ödenmeyen yaşlılık aylığı tutarlarının ödenmesi gereken tarihlerden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak Müteveffanın mirasçıları olan Davacılara miras hisseleri oranında ödenmesine, 2-Davacıların mirasçısı müteveffa ...'in tarım bağkur sigortalısı olarak almış olduğu yaşlılık aylığının durdurulması nedeniyle davalı kuruma borçlu olmadığının tespitine, ” karar verilmiştir. B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI Davalı kurum vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ Davalı vekili, Kurum işleminin yerinde olduğunu ve davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek kararı temyiz etmiştir. V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME Dosyanın incelenmesinde, ......
Yapılan istinaf incelemesi sonucunda, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; her ne kadar davacı tarafça 01/04/1995- 01/06/1997 tarihleri arası tarım bağkur sigortalısı olduğunun tespiti talep edilmiş ise de; yargılama sırasında, davalı Kurum tarafından, davacının 01/04/1995- 01/06/1997 tarihleri arası tarım bağkur sigortalısı olarak tescil edildiği, bu nedenle bu dönemlere ilişkin talebin konusuz kaldığı, ancak Kurumun, davacının 1995- 1997 yılları arasındaki sürelere ilişkin borçlanma talebini kabul etmemesi nedeniyle davacının bu döneme ilişkin yapılandırma hakkından faydalanamadığı, Kurumun bu işleminde davacının bir kusurunun bulunmadığı, bu nedenle davacının 7256 sayılı kanun hükümlerinden faydalanabileceğine ilişkin yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun, HMK'nın 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı, vefat eden eşi Hüseyin Sert'in ilk tevkifat tarihinden itibaren Tarım Bağkur sigortalısı olduğunun tespitine, aksi halde davacının eşinin 6111 sayılı yasadan yararlanmak için Kuruma yatırmış olduğu bedelin yasal faizi ile iadesinine karar verilmesini talep etmiştir....
nin 01.06.1996-31.12.1996 tarihleri arası tarım bağkur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmiştir. Somut olayda,dosyada buluna nüfus kayıt örneğinde davacı murisi ...nin baba adı ..., doğum tarihi 01.07.1918 olarak görünmektedir. Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ tarafından sunulan 18.10.2012 tarihli belgede , ... oğlu 1933 doğumlu ... adına 20 Mayıs 1996 tarihli prim tevkifatı yapıldığı bildirilmiştir. Hükme esas alınan tevkifat 1933 doğumlu ...ye ait olduğu halde davacı ile illiyeti yeterince araştırılmadan karar verilmesi yanlış olmuştur....
F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe ; Dava, davacının 1479 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti ile, Kuruma yersiz ödeme nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir....
Mahkemece, davacının 01.04.1996 tarihinden itibaren Tarım ... sigortalısı olduğunun ve 6111 sayılı Yasa'dan yaralandırılması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacının 30.6.2008 tarihli talebi doğrultusunda, prim kesintisine istinaden geriye dönük olarak 01.04.1996 tarihinden itibaren Tarım ... sigortalısı olarak tescilinin yapıldığı, davacının prim borcundan kurtulmak maksadı ile 21.8.2008 tarihli dilekçesi ile yaşı ileri olduğundan tarım bağkur sigortalı olmak istemediğini Kuruma bildirdiği, bu dilekçe üzerine davacının tarım bağkur sigortalılığının aynı tarih itibariyle iptal edildiği, ancak 6111 Sayılı Yasa'nın yürürlüğe girmesinden sonra davacının 3.5.2011 tarihli başvurusunda 6111 Sayılı Yasa'dan yararlanarak prim borçlarını ödemek istediğini Kuruma ilettiği, Kurumun 18.5.2011 tarihli yazısı ile davacıya daha önce verdiği dilekçeye istinaden sigortalılığının iptal edildiğini bildirdiği anlaşılmaktadır....
nin ve Ziraat Odası kayıtlarının da sigortalıların kayıt ve tescilinde esas alınacağının belirlendiğini, davalı kurumun 2926 sayılı yasa gereği üzerine düşen görevi yerine getirmediğini, müvekkilinin 7143 sayılı Yasadan yararlanmak ve davalı kuruma da müracaat ederek tüm borcunu ödemek istediğini belirterek müvekkilinin 01/06/2002 tarihinden 25/03/2011 tarihine kadar SSK sigortalısı olduğu süreler hariç olmak üzere Tarım Bağkur Kanunu kapsamında sigortalılığının tespitine, müvekkilinin 7143 sayılı Yasa'dan yararlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....