Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacılar vekili, 105 ada 100 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ağaçların ve damlama su siteminin murislerine ait olduğunu, dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın öncelikle aynen taksim, olmadığı taktirde satış suretiyle giderilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili; dava konusu taşınmaz üzerindeki 1 yaşındaki ağaçlar ve damlama su sisteminin müvekkiline ait olduğunu, davacıların iddiasını kabul etmediklerini savunmuştur. Davalı ...; dava konusu taşınmaz üzerindeki 1 yaşındaki ağaçlar ve damlama su sisteminin bildiği kadarıyla davalı ...'e ait olduğunu, kendisinin taşınmaza 500 adet ağaç diktiğini savunmuş, ağaçlar hakkında muhdesat aidiyetinin tespiti davası açmıştır. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın, aynen taksimi mümkün olmadığından, satış yoluyla giderilmesine, satış bedelinden %0,0098 oranında belirlenecek kısmın davalı ...'...

    Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Olayımıza gelince; ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/97 esas,2011/642 karar sayılı ilamı ile 177 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan meyve ağaçlarının mülkiyetinin ...’e ait olduğunun tespitine karar verildiği,kararın kesinleştiği görülmektedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, tapusuz taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak tescili mümkün olmaz ise muhdesat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile eklenen Geçici 14. maddesi gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesinde 6644 Sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir....

        Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Somut olayda; dava konusu olup üzerinde muhdesat bulunan 101 ada 6 parsel, 116 ada 2 parsel, 116 ada 13 parsel, 115 ada 11 parsel ve 119 ada 69 parsel sayılı taşınmazlar taşınmazlara yönelik olarak, muhdesat iddiası olan tapu maliklerinin beyanı alındıktan sonra, diğer paydaşlara sorulup, itirazları olması halinde muhdesat iddiasında bulunan kişiye muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açmak üzere süre verilmesi, ya da dava konusu taşınmaza yönelik açılmış bir muhdesatın aidiyeti davası varsa sonucunun beklenmesi gerekirken, muhdesat aidiyeti hususunu kesinleştirmeksizin hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir....

        Satış bedelinin, satışına karar verilen taşınmaz paylı mülkiyet hükümlerine konu ise paydaşların tapudaki payları oranında, elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi olması halinde mirasçılık belgesindeki payları oranında hem paylı, hem de elbirliği mülkiyet halinin bir arada bulunması halinde ise tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç vs. gibi bütünleyici parça (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar (ortaklar) ittifak ediyorlarsa veya muhdesat ile ilgili kesinleşmiş karar var ise muhdesat arzın değerinde de bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir....

          Somut olaya gelince; davalılardan ... vekilinin, dava konusu taşınmaz üzerindeki bir adet gecekondu ve eklentileri ile çevresindeki ağaçların müvekkili ...’ın mirasbırakanı ...’e ait olduğu hususunda muhdesat iddiasında bulunduğu anlaşıldığından mahkemece, muhdesatın aidiyeti hususunda tarafların ittifak edip etmedikleri üzerinde durularak ittifak etmiyorlarsa bu konuda muhdesat iddiasında bulunan tarafa dava açmak üzere süre verilmesi ve dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, muhdesatın aidiyetine karar verilir ise bilirkişiden rapor alınarak dava konusu taşınmazın tespit edilen toplam değerinin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiğinin yüzdelik oran kurulmak suretiyle belirlenmesi ve muhdesata isabet eden kısmın muhdesat sahibi tarafa, geri kalan bedelin ise tapu kaydı ve mirasçılık belgesindeki payları oranında paydaşlara dağıtılması gerekir....

            Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Somut olaya gelince; dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan ve keşifte saptanan eve ilişkin davacılar vekilinin 20/02/2015 tarihli beyanı ile muhdesatın davacılara ait olduğu iddiasında bulunulduğu anlaşıldığından; mahkemece tüm muhdesatlar tespit edilerek, her biri için taraflardan beyanları sorularak, muhdesatlara ilişkin çelişki veya itiraz olduğu takdirde taraflara muhdesatın aidiyeti davası açmak üzere süre verilmesi gerekirken, bu husus atlanarak eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir....

              Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK'nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir....

                Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.Somut olaya gelince; 1-Davaya konu olmayan 206 ada 14 parsel sayılı taşınmaz hakkında hüküm kurulup satışına karar verilmiştir. 2-Dava konusu taşınmaz üzerinde muhdesatlar mevcut olup, muhdesatların aidiyeti konusunda bir ihtilaf bulunmadığına göre, mahkemece Hükümde, taşınmazın toplam bedeli üzerinden, bedelin ne kadarının arza ne kadarının muhdesatlara isabet ettiği yüzdelik oran kurulmak suretiyle gösterilip bu oranlar doğrultusunda bedelin dağıtılmasına karar verilmesi gerekirken, muhdesatlara ilişkin oranlama yapılmadığı anlaşılmakla,Mahkemece, mahallinde yeniden keşif icra edilip, uzman bilirkişilerden yukarıda açıklanan yönteme uygun...

                  Yargılamanın ilerleyen aşamalarında davacı vekili dava konusu taşınmaz üzerindeki muhdesatların aidiyetine ilişkin bir ihtilaf bulunmadığını beyan etmiştir. Bir kısım davalılar, davanın reddini talep etmişlerdir. Bir kısım davalılar vekili dava konusu taşınmaz üzerinde 7 tane bina bulunduğunu bu konuda davacılar ve davalılar arasında ihtilaf bulunmadığını beyan etmişlerdir. Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hüküm, bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir....

                    UYAP Entegrasyonu