Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uygulama kadastrosuna itiraza yönelik davalarda dava açma hakkı tapu kayıt malikine aittir. Somut olayda davacı T1’un, dava konusu ettiği taşınmazın tapu kayıt maliki olmadığı ve dolayısıyla dava hakkının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, zeminde bulunan ve tesis kadastrosu tarihinde mevcut olan sabit nokta ve sınırlardan yararlanılarak yapılan teknik çalışmalarla, taşınmaz sınırlarının tek tek değerlendirmeye tabi tutulup ilk tesis kadastrosu sırasındaki gerçek fiili duruma ulaşılmaya çalışılarak, uygulama tutanağı ve uygulama kadastrosu haritaları üretilmesi faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi, d. davalı Hazine ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, ana dosya ile ... Köyünde 5304 Sayılı Yasayla değişik 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince orman sınırlandırılması yapıldığını ve orman olarak tespit edilen 144 ada 1 numaralı parsele bitişik olan ve ekli krokide 2 ve 3 numarası ile gösterilen kısımların orman sınırları dışında bırakıldığını oysa taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğunu bildirerek bu kısımların orman sınırları içine alınması ve orman vasfı ile hazine adına tescili talebi ile dava açmıştır....

    Uygulama kadastrosu sırasında, nizalı taşınmaz bölümüne komşu, orman vasıflı eski 2749 parsel sayılı taşınmaz, nizalı taşınmazı da içine alacak şekilde 113 ada 513 parsel numarası altında tespit ve tescil edilmiştir. Mahkemece, nizalı taşınmaz bölümünün orman vasfında olmadığı, nizalı taşınmaz bölümünde, uygulama kadastrosu yapılmadan önce davacı lehine 3402 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde belirtilen zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de, yargılama sırasında nizalı taşınmaz bölümünde uygulama kadastrosu çalışması yapılmış olmakla, eldeki dava aynı zamanda uygulama kadastrosuna itirazı da içerir hale gelmiş olup, tescil davası yönünden, uygulama kadastrosuna itiraz davasının ön mesele teşkil edeceği kuşkusuzdur....

      bunlar dahi zemine uygulanarak dayanılan tapu kaydı hudutları denetlenmeli, tapu kaydının dava edilen yere uymadığının saptanması halinde veya kadastro sırasında başka parsellere revizyon gördüğünün ve miktarı kadar kayıt maliki lehine kadastro tesbitinin yapıldığının anlaşılması halinde ise, 6831 sayılı Kanunun değişik 11. maddesine göre tapu kaydı dışında zilyetliğe dayalı olarak orman kadastrosuna itiraz davası olarak tapu iptali ve tescil davasının açılamayacağı düşünülmeli” denilerek bozulmasına karar verilmiştir....

        Davanın uygulama kadastrosuna dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine yönelik olması, bu tür davalarda husumetin iptali istenilen taşınmazın tapu kayıt malik yada ölü iseler mirasçılarına yöneltilmesi gerektiği, somut olayda; hakkındaki davanın kabulüne karar verilen 2939 ada 18 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıt maliki T6 dava tarihinden çok evvel 16/10/1979 tarihinde vefat ettiğinin anlaşılmasına rağmen mahkemece davalı T6 mirasçıları adına dava dilekçesi ile duruşma günü tebliğ edilmemiş, bu halde taraf koşulu sağlanmaksızın ve davalı mirasçılarının savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle karar verilmiştir. Öte yandan mahkemenin de kabulünde olduğu gibi uygulama/ yenileme kadastrosunun amacı, teknik açıdan yetersiz kalan, uygulama niteliğini kaybeden, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği anlaşılan kadastro haritalarının yenilenmesi ve uygulanabilir hale getirilmesidir....

        kadastro mahkemesinde bakılacağı düzenlendiği halde, tapu iptali ve tescil davası ile orman kadastrosuna itiraz davalarının tefrik edilerek orman kadastrosuna itiraz davaları yönünden görevsizlik kararı verilmesi, tapu iptali ve tescil davalarının elde tutulması ve orman tahdidine itiraz davalarının bekletici mesele yapılarak sonucuna göre tapu iptali ve tescil davaları yönünden karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın esası hakkında hüküm kurulması doğru değildir....

          Somut olayda olduğu gibi tesbit tutanağının düzenlenmesinden sonra ve askı ilanından önce ya da, askı ilanı içinde Asliye Hukuk Mahkemesinde orman kadastrosuna itiraz davası açılmışsa, bu hallerde orman kadastrosuna itiraz davası aynı zamanda arazi kadastrosuna itiraz davasına da dönüşeceğinden Asliye Hukuk Mahkemesi orman kadastrosuna itiraz davası hakkında görevsizlik kararı vererek (766 S.Y. madde 29, 48, 50, 54 ve 3402 S.Y. madde 10, 26, 27, 28) dava dosyasını Kadastro Mahkemesine aktaracak ve Kadastro Mahkemesince 766 Sayılı Yasanın 48, 50 ve 54. ve 3402 Sayılı Yasanın 26, 27, 28 ve 30/2 maddeleri gereğince araştırma ve soruştarma yapılarak taşınmaz gerçek hak sahibi adına tescil edilecektir....

            (eski: 288 parsel) ve 140 ada 15 parsel sayılı (eski: 290 parsel) taşınmazların uygulama kadastrosu öncesi kamulaştırılması yapılarak 02/02/2007 tarihinde davalı Maliye Hazinesi adına tescilinin yapıldığı, bilahare 23/02/1988 tarihinde...adına tescil edildiğinin anlaşıldığı ve 3402 sayılı Kanunun 22/a maddesine göre yapılan yenileme çalışmalarının bir önceki kadastroya ek bir işlem olup uygulama kadastrosuna itiraz davası sırasında sadece ölçüm, tersimat ve sınırlandırmalara ilişkin hataların inceleme konusu yapabileceği, kesinleşmiş tapu kayıtlarının iptaline karar verme yetkisinin genel mahkemelere ait olup mülkiyete ilişkin uyuşmazlıkların inceleme konusu yapılamayacağı, her ne kadar davacı davasının, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca açılan yenileme kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğunu belirtmiş ve kadastro yenileme çalışması yapılmış ise de, ihtilafın 22/2-a maddesi uygulamasından kaynaklanmayıp, mülkiyete dayalı olarak açılmış olup yenileme çalışmasına ve teknik yönden...

              Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki uygulama kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince uygulama kadastrosuna itiraz davasının reddine, tapu müdürlüğü aleyhine açılan davanın pasif husumetten reddine, tescil talebi yönünden mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Kararın davacı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA 1.Uygulama kadastrosu sırasında, ... İli ... İlçesi ......

                Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki uygulama kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince uygulama kadastrosuna itiraz davasının reddine, tapu müdürlüğü aleyhine açılan davanın pasif husumetten reddine, tescil talebi yönünden mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Kararın davacı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA 1.Uygulama kadastrosu sırasında, ... İli ... İlçesi ......

                  UYAP Entegrasyonu