"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, ... İlçesi, ... Köyü 101 ada 545 parseli köy senedi ile satın alarak üzerine ruhsatlı taş kırma tesisi kurduklarını ve Orman İdaresince izin belgesi verildiğini ileri sürerek 545 parselin orman niteliğindeki tapu kaydının kısmen iptali ile 66.367 m2 miktarındaki yerin adlarına tescilini istemişlerdir. Mahkemece, taşınmazın orman içi açıklık olduğu, zilyetlikle kazanılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Çekişmeli 201 ada 45 parsel hakkında kadastro tutanağı düzenlenmemiş, yukarıda izah edildiği gibi bu yer hakkında davacı ...’ın kadastro mahkemesinin 1991/1501 (bozulmakla 1994/76) E. sayılı dava dosyasında açtığı orman kadastrosuna itiraz davası devam ederken bu davadan haberdar olmayan orman kadastro ekibi 201 ada 45 numaralı parsel hakkında orman kadastrosu ile birlikte yapılan 2/B madde uygulamasının kesinleştiğini düşünerek parselin Hazine adına tapuya tescili için evrakı Tapu Sicil Müdürlüğüne göndermiş ve Tapu Sicil Müdürlüğü de parseli Hazine adına Ağustos 2001 tarih 9 numara da tapuya tescil etmiştir. Anlatılan bu duruma göre dava, genel hükümler çerçevesinde Medeni Yasanın 713. maddesine göre açılan zilyetliğe dayalı tescil davası olduğundan, bu tür davalara bakma görevinin genel mahkemeye ait olduğu" gereğine değinilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., kadastro sırasında 244 ada 5 nolu taşınmazın adına tesbit edilerek tapuya tescil edildiğini, bu taşınmazın devamı niteliğindeki bir bölümün 101 ada 1 nolu orman parseli sınırları içine alındığını iddia ederek, bu bölümün tapusunun iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava; kesinleşen orman kadastrosuna karşı, zilyetliğe dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Dava, orman kadastrosu sonucu Hazine adına tespit ve tescil edilen orman parselinin zilyetliğe dayalı olarak tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılarak 03.10.2006’da kesinleşmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda ... onama harcının temyiz edene yükletilmesine 17/05/2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
Dosya kapsamından dava konusu 1293 sayılı parselin, 1957 yılında yapılan tapulama çalışmalarında davacıların murisi olan Hüseyin Gülmez adına tespit ve tescil edildiği, Orman Yönetimi tarafından kesinleşen tahdide dayalı açılan tapu iptali ve tescil ile müdahelenin men'i davası sonucu ...1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24/10/2013 tarihli 2012/306 E. - 2013/444 K. sayılı kararıyla, 1293 sayılı parselin tapu kaydının iptaline ve orman olarak Hazine adına tesciline ve elatmanın önlenmesine karar verildiği, bu kararın taraflarca temyizi üzerine Yargıtay 20....
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın 1949 yılında yapılıp kesinleşen Çataldağı Devlet Ormanı sınırları içinde kaldığı, 1986 yılında Hazine adına nitelik kaybetmesi nedeniyle orman sınırları dışına çıkarıldığı, bu olguları gözönünde bulundurmayan kadastro ekibi 1987 yılında yapılan genel kadastro sırasında dava konusu parseli davalıların miras bırakanı adına senetsizden tapuya tescil ettiği, yapılan işlemin 2. kadastro olması nedeniyle 766 Sayılı Yasanın 46 mad./2. mad. ve 3402 Sayılı Yasanın 22/1 maddesi gereğince bütün sonuçları ile hükümsüz olması nedeniyle dava konusu parsel hakkında oluşturulan tapunun yolsuz tescil hükmünde ve aslı orman olan taşınmazın her nasılsa özel mülk olarak tapuya tescil edilmesinin özde orman olan taşınmazın niteliğini değiştirmeyeceği ve bu tür tapu kayıtların 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesindeki hak düşürücü süreye bağlı kalmadan Hazine veya Orman Yönetimi tarafından her zaman iptal talebi ile dava...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı gerçek kişi, kendisine ait tapulu taşınmazın orman olarak tespit ve tapuya tescil edilen ... Köyü 103 da 1 nolu orman parseli içerisinde kaldığını iddia ederek, keşif sırasında sınırlarını göstereceği taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tapuya tescilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın reddine dair verilen hüküm, davacı gerçek kişi tarafından esasa yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....
ve kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan tapu kayıtları yasal değerini yitireceğinden] sadece orman kadastro harita ve tutanakları uygulanıp, o yerin orman sayılan yerlerden olup olmadığının tesbit edileceği, H.G.K.'...
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1996 yılında orman kadastrosu ve 2/B uygulaması yapılmış, dava konusu taşınmazlar orman sınırları içinde bırakılmıştır. Kadastro Mahkemesi, uyuşmazlığın çözümünde kendisini görevli görerek işin esası hakkında hüküm kurmuşsa da çekişmeli yerin kesinleşen ve tapuya tescil edilen orman sınırları içinde kalması nedeniyle kadastro tutanağı düzenlenmediği, 3402 Sayılı Yasanın 22/son maddesi gereğince kesinleşen ve tapuya bağlanan orman parseli içinde olması nedeniyle tapu kütüğüne aynen aktarılması amacı ile ada ve parsel numarası verildiği, bu nedenle 3402 Sayılı Yasanın 26/4. maddesi gereğince kadastro mahkemesinin görevli olmadığı (HGK'nun 28.11.2007 gün ve 20-909/891 S.K.) gözönünde bulundurularak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; T.C.D.D.'...
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1996 yılında orman kadastrosu ve 2/B uygulaması yapılmış, dava konusu taşınmazlar orman sınırları içinde bırakılmıştır. Kadastro Mahkemesi, uyuşmazlığın çözümünde kendisini görevli görerek işin esası hakkında hüküm kurmuşsa da çekişmeli yerin kesinleşen ve tapuya tescil edilen orman sınırları içinde kalması nedeniyle kadastro tutanağı düzenlenmediği, 3402 Sayılı Yasanın 22/son maddesi gereğince kesinleşen ve tapuya bağlanan orman parseli içinde olması nedeniyle tapu kütüğüne aynen aktarılması amacı ile ada ve parsel numarası verildiği, bu nedenle 3402 Sayılı Yasanın 26/4. maddesi gereğince kadastro mahkemesinin görevli olmadığı (HGK'nun 28.11.2007 gün ve 20-909/891 S.K.) gözönünde bulundurularak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; ....'...