Hükmün kesinleşmesinden sonra, davacı Hazine vekili 21.03.2019 tarihli dilekçesiyle; dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhleri nedeniyle tescil işlemi yapılamadığını ileri sürerek, tapu kaydındaki haciz şerhlerinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 16.04.2019 tarihli ek kararıyla, dava dilekçesinde davaya konu taşınmazın tapu kaydında bulunan şerhlerin terkinine ilişkin bir talep bulunulmadığı gibi, söz konusu şerhlerin kaldırılması talebinin ayrı bir dava konusu edilebileceği, esasa ilişkin olarak verilen kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği ve kararın taşınmazın orman vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline ilişkin olduğu, hükmün talep edildiği şekilde tashih ve tavzihinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, tapu kaydındaki şerhlerin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir....
Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında mevcut ipoteğin tespit edilen kamulaştırma bedeline yansıtılması ve dava konusu taşınmazın tapu kaydında mevcut şerh ile birlikte idare adına tesciline karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinin sonunda yer alan “tespitine” sözcüğünden sonra gelmek üzere "tapu kaydındaki ipotek şerhinin bedele yansıtılmasına" ibaresinin eklenmesi ve yine gerekçeli kararın hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinin birinci cümlesinde yer alan “idare adına” sözcüğünden sonra gelmek üzere “tapu kaydındaki şerhleri ile birlikte“ ibaresinin eklenmesi suretiyle kararın düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 30.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLER : Firma sicil bilgileri, tapulama tutanağı, tapu kaydı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, dava konusu taşınmazların tapu kaydındaki haciz şerhlerinin terkini istemine ilişkindir. Haciz, kesinleşmiş icra takibinin konusu olan bir alacağın ödenmesini teminen borçluya ait ve haczi kabil bulunan mallara bir bakıma takibi yapan icra müdürlüğünün el koyması işlemidir. İİK'nın 91. maddesi hükmü gereğince gayrimenkulün haczi ile takip konusu borç ve eşya arasında ilişki kurulur ve tasarruf yetkisi Türk Medeni Kanununun 1010. maddesi anlamında kısıtlanmış olur. Bu tür kişisel haklar tapu kütüğüne şerh verilmekle hak sahibine eşya üzerinde dolaylı da olsa hâkimiyet kurma hakkı sağlamaz ise de tasarruf yetkisinin dar anlamda kısıtlanması sonucunu doğurduğundan taşınmaz üzerinde sonradan bu hakla bağdaşmayan hak kazanan kişilere karşı da ileri sürülebilir hale gelir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı Orman vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararında davanın kabulüne karar verildiğini ancak mahkemece tapu kaydındaki şerhlerin silinmesine hükmedilmediğini, orman vasfında olan bir yerin üzerinde üçüncü kişiler lehine şerh olmasının mümkün olmadığını ileri sürerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLER: Çekişmeli taşınmazın kadastro tutanak örnekleri ve dayanakları, iddia, savunma ve keşif, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı, GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava Orman Tahdidine dayalı Tapu iptal ve Tescil istemine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 25/06/2014 tarih 2012/353 E ve 2014/327 sayılı Kararı ile davacı adına tesciline karar verildiğini, bu hükmün 15/08/2014 tarihinde temyiz edilmeden kesinleştiğini, 09.10.2014 tarihinde tapunun yeniden davacı adına tescil edildiğini ileri sürerek, 19.08.2009 tarihli ihtiyati tedbir kararından sonra tapu iptali ve tescil davalısı-dava dışı Erdener Konça alacaklıları tarafından 9 nolu dairenin tapu kaydına yazılan bütün haciz ve takyidatların terkinini istemiştir. Davalı ...vekili, davaya dayanak olan ........
Borcun ödenmesi, icra takibinin düşmesi veya sona ermesi halinde ya da haciz şerhinin usulsüz kaydı hallerinde ilgilisinin terkine olur vermemesi durumunda taşınmaz maliki, şerhin terkinini dava edebilir. Somut olayda davacı tarafından dava konusu taşınmazların tapu kaydındaki beş ayrı haciz şerhinin terkini için dava açılmıştır. Haciz işlemlerinin dayanakları ve taraflarının farklı olması nedeniyle eldeki davada objektif dava birleşmesi oluşmuştur. Bu nedenle de her bir haciz yönünden yargılama giderleri ve bu kapsamda vekalet ücreti dava değerine göre ayrı ayrı belirlenmeli, sorumlu tutulan kişiler de açıkça gösterilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetli değildir. (Aynı yönde Yargıtay 7. HD'nin 2021/205 E. 2021/2042 K. Sayılı ilamı) Ayrıca, davacı taraf dava değerini 5.000 TL bedel üzerinden göstermiş ve gösterilen bu bedel üzerinden harçlandırılarak dava sonuçlanmıştır....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı ... vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğunu, istinaf dairesince İİK'nun 28.maddesi gereğince dava konusu taşınmazın tapu kaydına şerh düşülmesine karar verildiğini, tarafların anlaştığını, ifa imkansızlığı bulunduğundan şerhin kaldırılması taleplerinin reddedildiğini, lehine tescil kararı verilen şirketin tasfiye edildiğini, şirketteki tüm hisselerin davacı tarafından müvekkiline devredildiğini, tapu kaydındaki şerhin kaldırılması gerektiğini belirterek tapu kaydındaki şerhin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Talep; tapu iptali ve tescil davasında verilen karar üzerine İİK'nun 28.maddesi uyarınca taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı vekili işbu davada müvekkili ile davalı ...'un.... olduğunu, daval ı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Asıl dava, muris muvazaası nedeni ile tapu iptali ve tescil, birleşen dava tapu kaydındaki şerh kaldırıldığından ödenen teminatın iadesi talebine ilişkindir. Mahkeme kararının gerekçesinde sebepsiz zenginleşme hukuki nitelemesi bulunmadığı gibi temyiz incelemesinin uyuşmazlı doğuran asıl hukuki ilişkiye ait hüküm ve kararları inceleyen Daire tarafından yapılması gerekir (ortak hükümler). Davanın niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 1.Hukuk Dairesinindir. Ancak, anılan daire dosyayı dairemize göndermiş olduğundan; dosyanın Hukuk Başkanlar Kurulunca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmesine, 11.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Tapu kaydındaki haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Tapu kaydındaki haciz şerhinin bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08/07/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki haciz şerhlerinin tespit edilen bedele yansıtılmamış olması doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden gerekçeli kararın (1) numaralı hüküm fıkrasının sonuna "tapu kaydındaki mevcut haciz şerhlerinin tespit edilen bedele yansıtılmasına" sözleri yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 11.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....