Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İşte taşınmazlardaki kişisel hakların tapu kütüğüne şerhi, hak sahiplerine, kendileri için doyurucu olmayan üstelik gerçekleşmesi borçlunun ödeme gücüne bağlı, bu nedenle de kuşkulu olan yalnız tazminat gideri istemiyle yetinmek zorunda kalmaktan kurtarmakta, bu hakların taşınmaza edinen üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilmesine olanak sağlamaktadır. Ancak, bu açıklamalardan her türlü kişisel hakkın tapu kaydına şerh edilebileceği anlamı çıkartılmamalıdır. Yasalarda şerh edilebilecek kişisel haklar sınırlı sayıda gösterilmiş, kira sözleşmesinden kaynaklanan ve kişisel hak niteliğinde olan kiracılık hakkı da tapuya şerh edilebilecek haklardan olup gerek Borçlar Kanunu da gerekse Türk Medeni Kanununun da düzenleme yeri bulmuştur. Borçlar Kanununun 255 ve bunun paralelinde olan 277. maddesi (bir taşınmazın kiralanmasında sözleşmenin tapu siciline şerh verilmesini iki taraf sözleşebilirler....

    Gerek ihtiyati tedbir kararı, gerekse ihtiyati haciz kararı verildikten sonra bu kararın ilgili tapuya işlenmesi sonucu ihtiyati tedbir veya ihtiyati haciz kararları TMK m.1020 hükmü gereğince “tapu sicilinin açıklığı” prensibi uyarınca aleniyet kazanır ve bundan sonra hiç kimse tapu sicilindeki bir kaydı bilmediğini ileri süremez. Bunun dışında o tapuyla ilgili işlem yapan herkesin kaydın nedenini araştırması, halin icabı ve hayatın olağan akışı gereğidir. Yoksa ne ihtiyati tedbir kararının ne de ihtiyati haciz kararının bir önemi, tapu siciline şerh edilmesinin bir anlamı kalmaz. İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz şerhini işlevi de tapu siciline yazılmasından sonra başlar. Somut uyuşmazlıkta; davalı yüklenici lehine olan Ankara 7.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/516 esasındaki dava sonuçları tapuda 4.4.2006 tarihinde işlenmiş, bu tarihten sonra aleniyet kazanmıştır....

      Yine anılan maddenin 2. fıkrasında da rücu şartının tapu siciline şerh verilebileceği belirtilmiştir. Dava konusu taşınmazın kaydında da rücu şartı tapuya şerh verilmiştir. Davacılar bağışlayanın bağış yapılan kişiden önce öldüğünü ileri sürerek terkin talep etmektedirler. Ancak bu talebin şerh lehtarı ... mirasçılarına yöneltilmesi gerekir. Mahkemece bu yön gözardı edilerek pasif dava ehliyeti bulunmayan tapu sicil müdürlüğü aleyhine açılan davanın reddi gerekirken 2010/8089 - 9534 yargılamaya devamla işin esası hakkında karar verilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 30.09.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Tapu Kanunu'nun 26. maddesi ve TMK'nun 1009. maddesi uyarınca kişisel hak mahiyetinde olan satış vaadi sözleşmesine dayalı hak, tapu kaydına işlenmekle ayni etkinlik ve aleniyet kazanır. Tapu Kanunu'nun 26. maddesine göre bu hak 5 yıl süreyle 3.kişilere bu kapsamda şerh sonrası haciz koyan alacaklılara karşı ileri sürülebilir. Tapu Kanunu'nun ve Türk Medeni Kanunu’nun yukarıda açıklanan hükmü uyarınca; kişisel hak mahiyetinde olan satış vaadi sözleşmesine dayalı hak, tapu kaydına işlenmekle kuvvetlendirilmiş nisbi hak niteliğini kazanır. Bu nedenledir ki, aynı yasa hükümlerine göre, sicile şerh verilen satış vaadi sözleşmesi, 5 yıl süre ile 3. kişilere karşı ileri sürülebilme imkanı bulur. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi, tapu kütüğüne şerh edilmiş olsa dahi, lehine satış vaat edilen kişi adına tescil işlemi gerçekleşmedikçe mülkiyetin intikalini sağlamaz....

        Mahkemece, adı geçen davalının adresine yukarıda belirtilen ilkelere uygun şekilde gerekçeli kararın tebliğinin sağlanması ve kanuni temyiz süresinin beklenilmesi, II-Dava konusu 309 ada 43 parsel sayılı taşınmazda kayıtlı 3 numaralı bağımsız bölüme ait tapu kaydında yer alan 19.02.2010 tarihli haciz şerhine dayanak icra dosyasıyla dava konusu 309 ada 43 parsel sayılı taşınmazda kayıtlı 8, 9 ve 10 numaralı bağımsız bölümlere ait tapu kayıtlarında yer alan 11.11.2005 tarih 20639 yevmiye numaralı haciz şerhine dayanak icra dosyası ilgili icra müdürlüğünden temin edilerek dosyaya eklenmesi, III-Dava konusu 309 ada 45 parsel sayılı taşınmazda kayıtlı 3, 8, 9 ve 10 numaralı bağımsız bölümlerin tüm geldi-gitti kayıtları denetlenebilir şekilde tapu kütük sayfası suretlerinin ilgili tapu müdürlüğünden temin edilerek dosyaya eklenmesi, Belirtilen eksiklikler giderildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 21.05.2019 tarihinde oybirliği...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26/01/2015 gününde verilen dilekçe ile taşınmaz satış vaadinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil ve haciz şerhlerinin terkin edilmesi talebi üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 28/06/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ile taşınmaz kaydındaki haciz şerhlerinin terkini istemine ilişkindir. Davacı vekili; ... 9. Noterliğinde 02.01.2009 tarih ve 50 sayılı işlemle yapılan satış vaadi sözleşmesiyle 2685 ada 2 parsel sayılı taşınmazda murisinden davalı ...'...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu kaydındaki şerhin iptali ve terkini davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, ... köyü 1571 parsel sayılı 1575,62 m2 yüzölçümündeki taşınmazın orman niteliği ile hükmen Hazine adına tescil edildiğini, tapu kaydına 2942 sayılı Yasanın 7. maddesine göre şerh konulduğunu, oysa bu şerhin hukuken dayanağı bulunmadığını ve geçersiz olduğunu ileri sürerek iptali ve terkini istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin tapu kaydının şerhler hanesindeki şerhin terkinine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu kaydındaki şerhin iptali ve terkini istemine ilişkindir....

              dayanağı tapu kayıtlarının komşu parsel dayanak ve kayıtları da gözönünde bulundurularak yerine uygulanması, dayanak tapuların yüzölçümü itibariyle kapsadığı alanın tam olarak tesbit edilmesi, koru nitelikli T.Sani 1327/7 numaralı tapu kaydının 4785 Sayılı Yasa karşısında geçerliliğinin tartışılması, eski tapuların yüzölçümü ile kapsadığı alanın krokide açıkça gösterilmesi, 1744 Sayılı Yasanın 2. maddesi ile çıkarılan bölümün tapu kapsamında kalması halinde öncesi tapulu olduğundan bu bölümlerin 1744/2. madde kapsamında tapu sahiplerine intikal edeceği hususunun göz önünde bulundurulması, ayrıca; taşınmazın bir bölümünün zaten ilk orman sınırı dışında kaldığı belirlendiğine göre, taşınmazın tamamına ilişkin şerh konulması yerinde olmayıp, tapuda konulan şerhin 1744/2. madde kapsamında kalan bölümle sınırlı olduğu kabul edilerek tahdit dışında kalan yerin şerh kapsamında olmadığından ve bu bölüme dahi şerh konulduğu anlaşıldığından, bu hususun da gözardı edilmeyerek, yukarıda açıklanan...

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE Talep, tapu kaydındaki haciz şerhinin terkini istemine ilişkindir. Davacı dava konusu taşınmazın mülkiyetini kazandırıcı zamanaşımı ve satış suretiyle elde etmiş olup kazandırıcı zamanaşımı davası sürecinde konulan haciz şerhlerinin yolsuz şerh olduğuna dayanmaktadır. İlk derece mahkemesince verilen ilk kararın duruşma açılmadan, ön inceleme yapılmadan hukuki dinlenilme hakkına aykırı şekilde verilmesi nedeniyle Dairemizce yapılan istinaf incelemesi sonucunda kararın kaldırılmasına karar verildiği, yeniden yapılan yargılamada belirtilen eksiklikler giderilerek taraf teşkili sağlanarak davanın esastan reddine karar verildiği görülmüştür. H.M.K'nun 342- e maddesine göre istinaf dilekçesinde başvuru sebepleri ve gerekçesinin bildirilmesinin zorunlu olduğu, yine HMK.nun 355....

                Bu hak tapu kütüğüne tescil edilmediği, başka bir anlatımla tapu kaydının maliki kütükte davalı ... olduğu sürece üçüncü kişiler Türk Medeni Kanununun 1020.maddesinde hükme bağlanan "tapu sicilinin aleniliği" kuralına dayanarak kayıt maliki aleyhine işlem yapabileceği gibi, somut olayda olduğu üzere kamu alacaklısı olan idare de kayda haciz şerhi işletebilir. Bu itibarla 199 ada 3 sayılı parselin tapu kaydındaki haciz şerhinin terkinine olanak yoktur. Mahkemece yapılan bu saptama bir yana bırakılarak kayıttaki haciz şerhinin terkinine de karar verilmesi doğru olmamıştır. Karar, açıklanan nedenle bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 26.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu