Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kanuni gerektirici nedenler dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; Davacı, aile konutu niteliğinde olan taşınmaz üzerine davalılardan banka lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasını ve bu taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep etmiş, mahkemece yazılı şekilde karar verilmiştir. Aile konutu şerhi konulmasına ilişkin dava bakımından yapılan istinaf incelemesinde; Dava 07.10.2019 tarihinde açılmıştır. Türk Medeni Kanununun 194. maddesinin üçüncü fıkrası, 06.02.2014 tarihli 6518 sayılı Kanunla değiştirilmiş, yapılan değişiklikle, aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eşin, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini, tapu müdürlüğünden isteyebileceği kabul edilmiştir. Bu değişiklik 6518 sayılı 19.02.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanmakla aynı tarihte yürürlüğe girmiştir....

Şti.’nin risklerini teminat altına almak amacıyla, diğer davalı Hakan ŞAŞTIM’ın maliki olduğu dava konusu taşınmaz üzerine 28.04.2015 tarihinde, 3. dereceden 1.800.000,00 TL bedelli ipotek tesis edildiğini, dava konusu taşınmazın aile konutu olmadığını, taşınmaz üzerinde "kira" şerhi bulunduğunu, davalılar ile diğer davalı banka arasında imzalanan sözleşmeler gereğince müvekkili bankaya olan her türlü doğmuş/doğacak borçlarının teminatı olarak, dava konusu gayrimenkule tapu kayıtlarının aleniliği ve tapuya güven ilkesi gereğince ipoteklerin konulduğunu, dava konusu taşınmazın tapu kaydı üzerinde yapılan inceleme sonucunda taşınmazın aile konutu olmadığının tespit edildiğini, ipotek işleminin kanuni unsurlarının tam olarak kurularak tesis edildiğini, ipotek akdinin geçerli olduğunu, bankanın ipoteğin tesis edilmesinden önce dava konusu taşınmazın hukuki ve ekonomik durumunu tespit etmek amacıyla, bağımsız ekspertiz firması olan Avrupa Değerleme ve Danışmanlık A.Ş'ne ekspertiz incelemesi...

Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden dava konusu 698 parsel sayılı taşınmazın ifraz öncesi geldisi bulunan 195 sayılı parselin tapulama tutanağının 27.02.1958 tarihinde vakıf şerhi işlenmeden kesinleştiği anlaşılmaktadır. Vakıf şerhi 698 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 03.01.1994 tarihinde tek taraflı olarak konulmuştur. Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi uyarınca ilgilerin yazılı rızaları olmadıkça tapu memuru tapu sicilindeki düzeltmeyi ancak mahkeme kararıyla yapabilir. Dolayısıyla kayda sonradan tek taraflı olarak şerh konulması yasanın açıklanan hükmüne aykırıdır. Davalı ... Müdürlüğünün iddaları ise ancak tapu kaydına vakıf şerhinin işlenmesi istemi ile açacağı bir davada dikkate alınabilir. Ayrıca, Türk Medeni Kanununun 688.maddesinde paylı mülkiyet “birden çok kimsenin maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla malik olmaları” şeklinde ifade edilmiştir....

    İcra ve İflas Kanunun öngördüğü şerhler; Haciz (İİK 91), ihtiyatı haciz (İİK 257), İflas (İİK. 166), iflâs anlaşması (İİK 285), Diğer mevzuatın öngördüğü şerhlerden bazıları ise; İhtiyatı tedbir şerhi (HUMK.101), kamu haczi (6183 sayılı amme alacakları tahsil usulü hakkında kanun 13, 73), kamulaştırma şerhi, bağışlama vaadinden (Borçlar Kanunu 238) ibarettir. Bu kısa açıklamalardan sonra somut olaya gelince; mahkemece öncelikle dava konusu taşınmaza ait tapu kayıt örneği getirtilmeli, tarafların bu kayıt üzerinde hak tasarrufunda bulunup bulunamayacakları yönü üzerinde durulmalıdır. Diğer taraftan açılan davada tapuya tescili istenen şerhlerden önalım hakkında feragat niteliğinde olan (Türk Medeni Kanunun m.733) şerhin tapu kütüğüne işlenebileceği gözetilerek diğer şerhlerde yeniden değerlendirilip incelenmeli bunların içinde tapu kütüğünün ilgili sütununa şerh olarak işlenebilecekler hakkındaki istem kabul edilmelidir....

      Kamulaştırmasız el atma davasında idarenin taşınmazın tapu kaydına ihtiyati tedbir niteliğinde -davalıdır- şerhi konulması yönündeki taleplerinin Mahkemece reddi de tapu kaydına 31/b şerhi konulması açısından hukuken kabul edilir bir gerekçe değildir. İdarenin enerji nakil hakkı geçirmek suretiyle kamulaştırmasız olarak el atmasından kaynaklı mülkiyeti uyuşmazlık konusu olmayan böyle bir davada taşınmaz payının devrine engel getirmek davacının mülkiyet hakkına orantısız bir müdahale olacağı gibi, ihtiyati tedbir talebinin kabul edilmesi halinde davacı hukuken mevcut durumundan dahi olumsuz bir hukuksal konuma geçecektir....

      Kamulaştırma Kanundaki adı geçen düzenlemeler değerlendirildiğinde, tapu kaydına kamulaştırma şerhi konulabilmesi için idare tarafından usulünce verilmiş bir kamulaştırma kararı bulunması gerekli olup, kamulaştırma kararı verildiği halde dahi şerh tarihinden itibaren altı aylık süre içinde bedel tespit ve tescil davası açılmaması halinde şerhin tapu müdürlüğünce resen terkini gerekmektedir....

      Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahî aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “Kurucu” değil “Açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “Emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir....

      Kamulaştırmasız el atma davasında idarenin taşınmazın tapu kaydına ihtiyati tedbir niteliğinde -davalıdır- şerhi konulması yönündeki taleplerinin Mahkemece reddi de tapu kaydına 31/b şerhi konulması açısından hukuken kabul edilir bir gerekçe değildir. İdarenin enerji nakil hakkı geçirmek suretiyle kamulaştırmasız olarak el atmasından kaynaklı mülkiyeti uyuşmazlık konusu olmayan böyle bir davada taşınmaz payının devrine engel getirmek davacının mülkiyet hakkına orantısız bir müdahale olacağı gibi, ihtiyati tedbir talebinin kabul edilmesi halinde davacı hukuken mevcut durumundan dahi olumsuz bir hukuksal konuma geçecektir. Kaldı ki, tapu kaydı içeriğinden kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılmış tazminat davasında kurumun talebi üzerine tapu kaydına ihtiyati tedbir şerhi konulduğu da anlaşılmaktadır....

      Mahkemece kira sözleşmesinin 6. maddesine göre bir ay öncesinden ihbarda bulunulmaksızın kira akdinin feshedildiği,feshin de bu nedenle akde aykırı olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında 01.05.2005 başlangıç tarihli ve 5 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinin 6. maddesi “ Sadece kiracı, kira süresi içerisinde ve bundan sonra sözleşme tekrar yenilendiği takdirde aynen geçerli olmak üzere dilediği zamanda, 1 (Bir) ay önceden ihbarda bulunmak kaydıyla tazminatsız olarak akdi fesih ve kiralanan yeri tahliye edebilir” hükmünü içermektedir. Sözleşmenin 20. maddesinde ise “tarafların tebligata yarar adresleri iş bu kira sözleşmesinde gösterilmiş olup, değişiklik resmi yoldan bildirilmediği takdirde buralara yapılacak tebligat taraflara yapılmış sayılır” denilmek suretiyle tebligat adresleri sözleşme serbestisi çerçevesinde kararlaştırılmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali tescil ve elatmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi ... ve Hazinenin tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Çekişmeli .... Köyü 2658 sayılı parsel 4820 m2 zeytinli tarla niteliği ile davalılar ... ..... Kırmızı, ....., ... ...., ... ve ... ... adlarına tapuda kayıtlı olup "... ..... lehine 5 yıl müddetle kira" şerhi vardır. ..., taşınmazın 1948 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdit sınırları içerisinde kaldığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tescili, davalıların elatmasının önlenmesi, kira şerhinin iptalini istemiştir. Hazine aynı iddia ile davaya katılmıştır....

          UYAP Entegrasyonu