Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : Ferizli Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/2 Esas, 2021/140 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verildiği, tapu iptali ve tescil davasının kabul edildiği davalı Tahir Paşalı hakkında pasif husumet yönünden davanın reddine karar verildiği, haczin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece kurulan hükümde haczin de kaldırılması gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını ve davanın bu şekilde kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava haciz şerhinin kaldırılması ve tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Somut olaya gelince, davacı vekili dava dilekçesinde taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescili yanında haciz şerhlerinin kaldırılmasını da talep etmiştir....

GEREKÇE: Dava tapu kaydındaki haciz şerhinin terkini istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kabul nedeni ile kabulüne karar verilmesi üzerine davacı vekili tarafından alacaklı davalının da yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulması gerektiğine yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haczin kaldırılması talebi yönünden görevsiz mahkemede açıldığını, taşınmaza haciz konulduğu tarihte tapu kaydında aile konutu şerhinin bulunmadığını, tapuya güven ilkesi mucibince şirketin haklarının korunmasının gerektiğini, davacının 3. Kişilerin haklarını zarara uğratmak kastı ile eldeki davayı açtığını, davalı eş ile davacının ortak hareket edip etmediklerinin araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; aile konutu şerhi talebi bakımından davanın usulden reddine, haczin kaldırılması talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davaların reddine dair verilen kararları istinaf etmiştir....

Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 300 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında 18.05.1976 tarihli ihtiyati haciz şerhinin bulunduğunu, bu şerhin dayanağının kalmadığını ileri sürerek terkin isteminde bulunmuştur. Davalılar, kayıt malikinin mirasbırakanları ...'a borcu nedeniyle haciz konulduğunu, bu nedenle davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, haciz şerhinin borç nedeniyle konulduğu, borcunda ödenmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiş, Dairemizce yerel mahkeme kararının onanması üzerine bu kez davacı karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dava, tapu kaydındaki ihtiyati haciz şerhinin terkini isteğine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.01.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki beyan ve şerhlerin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; beyanlar hanesindeki kaydın terkinine dair verilen 25.05.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 1425 ada 10, 12 ve 25 sayılı parsellerin tapu kaydındaki şerhlerin kaldırılması isteğinde bulunmuştur. Davalı ... Sicil Müdürlüğü, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir. Hükmü, davalı ... Sicil Müdürlüğü temyiz etmiştir....

      Şöyle ki, bozma ilamında vasiyetnamedeki isim, nüfus kaydındaki isim ve baba ismi ile tapu kaydındaki isim ve baba ismi bilgileri farklı olduğu, bu farklılığın giderilmesi gerektiği belirtilerek bozulduğu halde, mahkemece, bu farklılığın giderilmesine ilişkin bozma ilamında belirtildiği şekilde araştırma ve inceleme yapılmadan hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın tapu maliki, nüfus kaydındaki kişi ve vasiyet düzenleyen kişinin aynı kişi olduğu belirlenmeden karar verilmesi hatalı olmuş, kararın bu sebeple bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, HUMK'un 440/III-3. bendi gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, oy birliğiyle karar verildi. 07.03.2022 (Pzt.)...

        Somut olayda, ilk derece mahkemesince 11/09/2020 tarihli tensip zaptının 12.bendi ile dava değeri üzerinden %15 teminat karşılığında ihtiyati tedbir ara kararı verildiği, karar gereği Bornova Tapu Müdürlüğüne müzekkere yazıldığı, bir kısım davalılar vekilinin itirazı üzerine 30/11/2020 tarihinde ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine dair karar verildiği anlaşılmıştır. Bornova Tapu Müdürlüğünün 22/09/2020 tarihli müzekkere cevabında tapu kaydı ve resmi senet örneğinin gönderildiği, 09/10/2020 tarihli müzekkere cevabında MK'nun 1016 ve Tapu Sicil Tüzüğünün 26.maddesince ihtiyati tedbir işleminin yerine getirilemediğinin bildirildiği, 19/10/2020 tarihli cevabi yazısında ise ilgili taşınmaz üzerine 7 bağımsız bölümlü kat mülkiyeti tesis edildiğinden tapu kayıtlarının incelenerek kim yada kimlerin tapu kaydına haciz konulması istendiğinin belirtilmesi halinde ihtiyati haciz işleneceğinin belirtildiği, mevcut durum itibari ile talebin yerine getirilmediği belirtilmiştir....

          Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine, kamulaştırılan taşınmazın tapu kaydının iptali ile 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/C maddesi uyarınca tapudan terkinine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; Dava konusu 1625 parsel sayılı taşınmazın kaydındaki haczin davalı ... payına düşen kamulaştırma bedeline yansıtılmamış olması doğru görülmemiştir....

            İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/415 Esas - 2020/477 Karar sayılı dosyası ile haczin kaldırılması talepli şikayette bulunulduğunu ve mahkemece haczin kaldırılmasına karar verildiğini, ancak kaldırılması istenen haczin yevmiye numarasının 3349 yazılması gerekirken sehven 8817 olarak yazılması nedeniyle istinaf kanun yoluna başvurulduğunu, Bölge Adliye Mahkemesince kararın gerekçe ve hüküm fıkrasının çelişkili olması nedeniyle kaldırılmasına karar verdiğini, dava dilekçesinin sonuç ve istem kısmında şikayete konu icra dosyasından Kayseri İli, Talas İlçesi,Harami Mevkii, 475 Ada, 1 Parselde kayıtlı 7. kat 27 numaralı bağımsız bölüm üzerinde tesis edilmiş tüm haciz şerhlerinin kaldırılmasının talep edildiğini, ancak mahkemece şikayete konu 24.02.2020 tarihli haczin kaldırılmasına karar verilmiş olmakla birlikte 8817 yevmiye numaralı haczin kaldırılmasına karar verildiğini, takyidatlı tapu kayıtlarında dava konusu 24.02.2020 tarihli haczin yevmiye numarasının 3349 olduğunun görüldüğünü, mahkemece...

            İcra Müdürlüğü'nün 2017/12467 Esas sayılı dosyasında adına kayıtlı tapu üzerine haciz konulduğunu, haciz konulan gayrimenkullerin dosya borçlusu İbrahim Tugay adına kayıtlı olmadığını, borçlunun mirası reddettiğini, icra müdürlüğünce veraset belgesi ibraz edilmeden haciz uygulamasının hukuka aykırı olduğunu, haczin kaldırılması talebinin ilgili icra müdürlüğünce red edildiğini, ilgili dosyaya cüzi miktarda satış avansı yatırıldığını, 300,00 TL ile gayrimenkulün satılamayacağını, satış talebinin hukuka aykırı olduğunu, satış talebinin haczin düştüğünden reddi gerektiğini, haciz işleminin hukuka aykırı olduğunu, kaldırılması gerektiğini bu nedenlerle 26/06/2019 tarihli müdürlük kararının iptalini, dosyadaki hacizlerin kaldırılmasını, yargılama masraflarının davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu