Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı vekili, müvekkilinin ... mirasçılarından bir kısım yeri 1995 yılında haricen satın alarak bu yere bina yaptığını ve bahçesinde ağaçlar yetiştirdiğini, daha sonra bu yerde imar uygulaması olduğunu, bu güne kadar vekil edenine tapusu verilmediğinden öncelikle söz konusu harici satın alma ve iyi niyetle bina yapılması nedeniyle subjektif ve objektif koşulların gerçekleştiğinden 279 ada 8 nolu parselden 260 m2'lik kısmın muhik tazminat karşılığında iptal edilerek adına tesciline, bu mümkün olmadığı taktirde paylı mülkiyet üzere tesciline, taşınmazın bedeli 1995 yılında ödendiğinden yeniden ödeme yapılmasına yer olmadığına, tescil mümkün olmadığı taktirde haricen ödenen satış bedelinin bu günkü değeri üzerinden vekil edenine iadesine ve iyi niyetle yapılan inşaat bedelinin de ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Eldeki davada, davacı taraf, tarafların kök murisleri olan ve dava konusu taşınmazların da halen adına tescilli olduğu Hacı Bilal'den, davacının ve davalının babasının da aralarında bulunduğu mirasçılarına intikal eden miras hisselerinden davalının babası Kemal'in kendisine intikal eden hisseyi davacının babasına bedeli karşılığında devrettiğinin yazılı olduğu belgeye dayanarak eldeki tapu iptal ve tescil olmadığı taktirde bedel davasını açmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan babası ...’den intikal eden, ... İli ... ve ... İlçelerinde bulunan dava konusu taşınmazlardaki paylarının, davalı amcası ... ile davalı kardeşi ...’in aldatması neticesinde davalılar uhdesine geçtiğini, hileli şekilde tutanak başlıklı belge düzenlendiğini, ruhsal bakımdan sıkıntılı olduğu bir dönemden istifade edildiğini, taşınmazların değeri konusunda aldatıldığı gibi herhangi bir bedel de ödenmediğini, davalı amcasına güvenerek vekaletname tanzim edildiğini, davalıların birlikte hareket ederek ...daki taşınmazları satıp bedelini uhdelerine geçirdiklerini ileri sürerek tutanak başlıklı belgenin hükümsüzlüğü ile dava konusu taşınmazların iptal tesciline, olmadığı taktirde bedelin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılardan ... vekili aşamalarda, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava konusu taşınmazların ......

      Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacının tapu iptali ve tescil talebinin kesin hüküm sebebiyle usulden reddine, tazminat talebinin esastan reddine karar verilmiş; hükmün, davacı ... ve müşterekleri vekili istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacılar vekilinin esasa ilişkin istinaf taleplerinin esastan reddine, vekalet ücretine ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile Kandıra Asliye Hukuk Mahkemesinin 19.07.2017 tarihli ve 2016/74 Esas, 2017/285 Karar sayılı kararının vekalet ücretine ilişkin bölümünün HMK'nin 353/(1)-b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına, davacının tapu iptali ve tescil ile terditli tazminat talebinin reddine şeklinde yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiş ve bu karar davacı ... ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Yurter tapu kaydında Ayşeana Yurter olduğu da gözetilip bu husustaki çelişki giderilerek) dosyaya konulmasından ve karar tebliği yapılmayan mirasçılar bulunduğu taktirde mahkeme kararının tebliği sağlanarak temyiz süreleri beklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine bir kez daha GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dava tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir. Davacı tarafından davanın birden fazla taleple açılması mümkündür. Bu tür davalar terditli davalar olup HMK'nın 111 maddesinde düzenlenmiştir. Terditli davada birden fazla dava çeşidi yoktur. Dava, aslında terditli istekler içeren tek bir davadır. İş bu dava ile de davacı tek bir dava açmış, öncelikle tapu iptali ve tescil olmadığı taktirde bedelin tahsilini talep etmiştir. Mahkemece davacının terditli talepleri sıraya uygun şekilde incelenmiş, terditli taleplerin birincisi tapu iptali ve tescil istemi yönünden davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir. Terditli dava terditli istekler içeren tek bir dava olduğundan tek yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir....

          Kanaatimce bu uygulama Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (1) nolu protokolünün 1. maddesine ve T.C. Anayasası’nın 46. maddesine açıkça aykırılık teşkil etmektedir. Türk yargısının bu şekilde kazanılmış hak olarak özel mülkiyet haline gelmiş taşınmazlara ait tapu kayıtlarını iptal etmesi, tapu iptali sonucu açılan bedel (tazminat) davalarını reddetme biçimindeki uygulamasının devletimize zarar verdiği kanaatindeyim. Zira tapusu iptal edilen ve kendisine bedel (tazminat) ödenmeyen vatandaşlarımızın AİHM’de açtıkları davalarda AİHM’ce devletimiz daha yüksek oranda tazminatlara veya yargılama giderlerine mahkum edilmektedir. Bu durum sonuçta devletin daha fazla zararına yol açmaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu 2396 parsel sayılı taşınmazın satışı konusunda davalılardan ... ile anlaştığını, ancak verilmiş bir vekâlet olmamasına rağmen satış bedelinin davalı ... tarafından diğer davalı ...'a ödendiğinin ifade edildiğini, kendisine bedel ödenmediğini ileri sürerek, tapu iptali-tescil, olmadığı takdirde tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, diğer davalı ... ise beyanda bulunmamıştır. Mahkemece, tapu iptal ve tescil isteminin ispatlanamadığından reddine, davalı ...'a yönelik tazminat talebinin reddine, davalı ... hakkındaki tazminat isteminin ise kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı....

              Davalı vekilinin, müvekkilinin kadastroca yapılan tesbit ve tescil işlemine göre tapuda taşınmaza malik olduğu halde, AİHS Ek-1 nolu protokolün 1. maddesine ile korunan mülkiyet hakkının somut olayda ihlal edildiği, taşınmazın tapu kaydının iptali karşısında malikine tazmini bir bedel ödenmediği ve tazminat ödenmeden tapu kaydının iptalinin kanunlarca korunan mülkiyet hakkı ilkelerine aykırı olduğu yolundaki karar düzeltme istemlerine gelince; Mahkemece, 3402 sayılı Kanunun 14. maddesine göre kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yolu ile mülk edinme koşulları davalı yararına oluşmadığı kabul edilerek, Hazinenin davasının kabulüne karar verilmiştir. Eldeki somut dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Somut davada; davalı tarafın tazminat talebini içeren karşı bir davası bulunmamaktadır....

                (AİHS Ek-protokol 1.md AYM 36 md. ve TMK 1007 md) Mahkemece dava konusu yere yöntemi belli olmayan bir şekilde m² birim bedel biçip, tazminat miktarlarını belirleyen iki kişilik kurul raporuna göre karar verilmiştir. Tapu iptali nedeniyle devlet aleyhine açılan bu tür davalarda 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun bedel tespitine ilişkin 11. Maddesi kıyasen uygulanmaktadır. Kamulaştırma Kanunu 11. Maddede ilk önce dava konusu yerin niteliği belirlenmeli ve arsa veya arazi olması durumuna göre iki ayrı yöntem uygulanarak bedel tespiti yapılır. Taşınmazın niteliği için imar durumu için Belediyeye ve Tapu Müdürlüğüne müzekkere yazılarak niteliği tespit olunur. Arsa ise; Kamulaştırma Kanunu 11- g maddesine göre tapu iptal kararının kesinleşmesinden önce özel niteliği olmayan emsal satışlar taraflardan liste halinde sunmaları istenir....

                UYAP Entegrasyonu