Köyü (Mahallesi) 55 parsel sayılı 20700 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliği ve ağustos 1322 Y. Tarih 29 ve ... 1947 tarih ve 65 sıra numaralı tapu kaydıyla ... oğlu ... ve müşterekleri adına tesbiti itirazsız kesinleşip tapuya kayıt edilmiş, 2981 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan imar uygulaması ve parselasyonlarla çekişmeli imar parseli oluşmuş satışlar ile davalı adına tapuya kayıt edilmiştir. Çekişmeli imar parseli fiili olarak kısmen 331 sayılı ihdasen 1985 yılında Hazine adına tapuya tescil edilen parselde kısmen 55 sayılı kadastro parseli içinde kalmaktadır....
Bu nedenle mahkemece; çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosunun yapılıp yapılmadığının, yapılmış ise orman kadastrosuna ilişkin işe başlama, işi bitirme, çalışma sonuçları, ilan tutanağı ve tahdit haritası yönetimden getirtilmeli, önceki bilirkişiler dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman yüksek mühendisi, bulunamadığı takdirde orman mühendisi, ziraat mühendisi ve harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak üç kişilik bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte orman kadastrosu kesinleşmiş ise tahdit haritası ve tapulama paftası ölçekleri denkleştirilerek sağlıklı bir biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıklarda olan en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktasını gösterecek biçimde çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu hattına göre konumu duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanmalı, taşınmazın kesinleşen orman tahdit haritası içinde kalıp kalmadığı duraksamaya...
kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada dava konusu 109 ada 11, 117 ada 34, 120 ada 3 ve 5 parsel sayılı taşınmazlarda bilirkişi raporlarında B Harfi ile gösterilen kısımların yukarıda anlatıldığı üzere orman kadastro komisyonlarınca 2/B madde niteliğiyle orman sınırları dışına çıkartılmadığı da dikkate alınarak kesinleşen orman tahdidi içerisinde kalan yerlerden olduğu belirlendiği,yine 109 ada 11 ve 117 ada 34 parsel sayılı taşınmazlarda bilirkişi raporunda A Harfi ile gösterilen kısımlar 6831 sayılı Kanun kapsamında 135 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından 2/B madde uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan ve kadastro ekiplerince bu şekilde askıya çıkartılan yerde kaldıkları, Orman Yönetimince bu çalışmalara karşı süresinde itiraz edilmediği ve Orman Yönetiminin dava açtığı tarihte 2.maddesi uygulamasına itiraz süresinin dolduğu ve çalışmaların kesinleştiği ayrıca komisyon üyeleri ve kadastro ekipleri hakkında çekişmeli...
detaylı ve teknik ölçülerde tespit edilmeli, dayanak tapu kaydının tüm revizyonları ile birlikte çekişmeli parseli kapsayıp kapsamadığı, kapsıyor ise değişebilir nitelikte sınır içerip içermediği, çekişmeli parselin bu sınırlar içinde kalıp kalmadığı, kalıyor ise ormandan açma suretiyle edinilip edinilmediği tereddütte yer bırakmayacak biçimde saptanmalı, 6831 sayılı Kanunun 1/F maddesinin orman içindeki veya ormana sınır yerler söz konusu olduğunda, tapu kaydı kapsamındaki yerler için uygulama olanağı bulabileceği, bunun için çekişmeli parselin tapu kaydı kapsamında kaldığının tereddütte yer bırakmayacak biçimde saptanması gerektiği düşünülmeli, yapılan araştırma sonunda çekişmeli parselin orman sayılan veya orman içi açıklık olmadığı ve dayanılan tapu kaydının çekişmeli parseli kapsamadığı saptandığı taktirde bu kez, ziraat uzmanı bilirkişiye inceleme yaptırılarak, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki diğer yerlerden olup olmadığı, imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, kaç yıl ne şekilde...
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 3116 sayılı Kanuna göre 1944 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1993 yılında yapılan arazi kadastrosu ve eldeki dava nedeniyle kesinleşmeyen aplikasyon ve 2B çalışması bulunmaktadır. 1944 yılında yapılıp kesinleşen ilk orman tahdidi sırasında dava konusu taşınmazın bilirkişi raporlarında A1 ve A2 olarak gösterilen kısımları tahdit dışında bırakılmış, B1, B2 ve C harfleri ile gösterilen kısımlar ise orman olarak sınırlanmış olup, 2019 yılında yapılan çalışmalarda C ile gösterilen kısım orman niteliğini yitirdiğinden bahisle orman sınırları dışına çıkartılmıştır. 2019 yılında yapılan ve davaya konu aplikasyon ve 2B çalışmalarının, dava konusu taşınmaz yönünden yeni bir orman kadastrosu niteliğinde olmadığı anlaşılmaktadır....
İdare Mahkemesinin 1998/74-1999/1274 sayılı kararı ile iptal edilmiş ve bu iptal kararı ile çekişmeli taşınmazın ifraz edildiği ve çekişmeli parselin bulunduğu yer imarsız duruma düşmüşse de, ifraz edildiği parselin, 2981 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan imar uygulaması ve parselasyonda ifraz edilerek tapudaki sayfaları kapatıldığı gibi, çekişmeli parselin tapudaki kaydının da henüz silinmediği, bu nedenle imar ve parselasyonun iptaline ilişkin kararın sonuca etkili olmadığı, sayfaları kapatılan parsellerin ihya edilmesi halinde, dava konusu parsel hangi kadastro parselinden ifraz edilmişse, mahkemenin bu kararı ifraz parselinin geldisi olan kadastro parseli yada gittisi olan düzenleme parseli için de geçerli olacağından, kadastro parselinin tapu kaydı iptal edilerek Hazine adına tescil edilmek suretiyle, Mahkemenin kesinleşen kararının infazının yapılacağı, Çekişmeli taşımaz, 1946 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastro sınırları içinde olduğu halde, 1963 yılında arazi...
Hukuk Dairesinin 2009/14779-17689 sayılı bozma kararında; "Mahkemece, taşınmazın (A1), (A2) ve (A3) bölümlerinin eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle bu bölümler yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ise de, davacı Hazinenin kesinleşmiş orman kadastrosu ve 2B uygulamasına göre dava açtığı, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın kesinleşmiş orman sınırları dışında kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına göre, taleple bağlı kalınarak davanın tümden reddi gerekirken, talebin dışına çıkılarak kesinleşmiş orman sınırının dışında kalan (A1), (A2) ve (A3) bölümlerinin eski tarihli belgelerde orman sayılan yerlerden olması nedeniyle bu bölümler yönünden tapu kaydının iptaline karar verilmesi yanlış olduğu” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili ... Köyü PI nolu parselin 1994 yılında yapılan orman kadastrosu sırasında 6 nolu orman kadastro komisyonu tarafından orman sınırı içine alınarak 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına çıkarıldığını belirterek taşınmazın Hazine adına tescilini ve el atmanın önlenmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın Hazine adına tesciline, el atmanın önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Madde gereği orman kadastrosu yapıldığı ve askı ilanının 2015 yılında yapılarak kesinleşmesi halinde askı ilan süresi sonrasında tapu iptal ve tescil talebi ile açılan davada Kadastro Mahkemesinin görevli olmayacağı, buna karşılık davacının sadece yörede 2018 yılında yapılan 2/B madde uygulamasına itiraz ettiği ve böylelikle taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılması isteminde bulunduğu belirlendiği takdirde davanın yörede yapılan 2/B madde uygulamasının askı ilan süresi içinde açıldığı gözetildiğinde bu yönden Kadastro mahkemesinin görevli olacağı anlaşılmakla davacının aynı mahkemece incelenmeyecek talepleri konusunda orman kadastrosunun ve oluştu ise tapu kaydının iptali ve tescil istemi hakkında işin esasına girilerek karar verilmesi yerinde olmamıştır....
Adası'nda bulunan çekişmeli taşınmazın evveliyatı 1508 numaralı orman parseli olup, ...nin, ... Yönetimi ve köy tüzel kişiliği aleyhine açtığı tescil davası sonucunda ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 26/12/1996 gün ve 1992/227 E. - 1996/1100 K. sayılı kararı ile davanın kabulüne; 1, 2 ve 3 nolu OS taşları ile çevrili, zeytincilik parseli olarak orman sınırı dışına çıkarılan ve Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olan 31 parsel ve dava dışı taşınmazların ... adına tesciline karar verilmiştir. Davacı, 09.05.2007 tarihli dava dilekçesiyle, taşınmazın kendi zilyedliğinde olduğu iddiasıyla ve tapu kaydının iptali istemiyle dava açmış; mahkemece, 27192 m² yüzölçümlü taşınmazın zilyedlikle kazanılacak yerlerden olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....