----arasında karşılıklı anlaşma olduğu, karar içeriğinin kamu düzenine aykırılık teşkil etmediği, davalıların savunmalarının kısıtlandığına dair bir savunmanın olmadığı karşılıklı anlaşma tanıma ve tenfiz şartlarına uyduğu anlaşıldığından mezkur kararın tanınmasına ve tenfizine karar verilmiştir....
Davalı istinafında, dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun tebliğ edilmediği gibi, tensip zaptının da müvekkiline tebliğ edilmediğini, tanıma ve tenfizine karar verilen yabancı mahkeme ilamının gerekçe içermediği, bu kararın tanıma ve tenfizine karar verilemeyeceğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı vekilinin dosya içindeki vekaletnamesi her ne kadar yabancı ülkelerden verilmiş mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizine ilişkin yetki içerse de, genel vekaletnamedir. Boşanma davası açma ve açılmış olan davayı takip etme yetkisi bulunmamaktadır. Açıkça yetki verilmemiş ise vekil, kişiye sıkı sıkıya bağlı haklarla ilgili davaları açamaz ve takip edemez (HMK m. 74)....
arasında soy bağının 19.07.1996 tarihinde tanıma senedi (TMK mad. 295) ile kurulduğu, tanımanın 07.08.1996 tarihinde nüfusa tescil edildiği, tanımanın yapıldığı ve nüfus kayıtlarına tescil edildiği 1996 yılından, iş bu davanın açıldığı 26.12.2013 tarihine kadar 17 yılı aşkın süre geçtiği, TMK'nin 300/2. maddesinde belirtilen; 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın reddine karar verilmiştir....
Taraflar arasındaki tanıma, tenfiz ve boşanmanın fer'îlerine yönelik davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tanıma ve tenfiz ile boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir. Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...Söz konusu Taşıt Tanıma sistemi şu şekilde çalışır; Taraflar arasında TTS için anlaşma yapılması akabinde Taşıt Tanıma Ünitesi bayi tarafından müşteriye gönderilir, Taşıt Tanıma Ünitesi ... tarafından araca monte edilir, Taşıt ön Saha elemanları tarafından arka camdaki TTS logosu sayesinde tanınır, ve TTS Pompalarına yönlendirilir, Sürücü TTS Pompasına yanaştığında ön saha elemanının tabancayı aracm deposuna soktuğunda aracm depo ağzına monte edilmiş olan akıllı halka ile pompa iletişime geçer, yapılan dolum pompadaki dallı sistem üzerinden ... Merkez Bilgisayarına aktarılır, Verilen Yakıtın türü, miktarı ve alım zamanı ......
Somut olay incelendiğinde; ilk derece mahkemesince Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü'ne yazılan müzekkere cevabında, ülkemiz ile Libya arasında mahkeme kararlarının tanıma ve tenfizi konusunda ikili veya çok taraflı bir anlaşmanın ya da fiili uygulamanın olmadığı hususu bildirilmiş olduğundan, davanın reddine karar verilmişse de; MÖHUK 58/1 maddesinde belirtildiği üzere " Tanımada 54 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi uygulanmaz." hükmü bulunduğundan, tanıma talebinin, tenfizden farklı olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Buna göre tanıma için, Türkiye Cumhuriyeti ile ilâmın verildiği devlet arasında karşılıklılık esasına dayanan bir anlaşma yahut o devlette Türk mahkemelerinden verilmiş ilâmların tenfizini mümkün kılan bir kanun hükmünün veya fiilî uygulamanın bulunması şartı aranmamaktadır....
Mahkemesi'nin verdiği boşanma kararı 30.09.2009 tarihinde kesinleşmiş ve verildiği ülkede kesin delil ve kesin hüküm olarak kabulü sonucunu doğurabilmekte ise de, kararın Türkiye’de uygulanabilmesi ancak, bir tanıma kararı verilmesi halinde mümkün olabilecektir (MÖHUK. m.50). Dava tarihi itibarı ile yabancı mahkeme hükmünün tanınması hakkında açılmış bir dava yok ise de bozmadan sonra davacı vekili tanıma konusunda dava açıldığını bildirerek sonucunun beklenilmesini istemiştir. O halde; yukarıda açıklanan ilke ve esaslar ile usul ekonomisi dikkate alınarak HGK'nun 27.06.2012 tarih ve 2012/8-268 Esas, 2012/420 Karar sayılı kararı uyarınca, tanıma davasının sonucunun beklenmesi, ondan sonra elde edilecek sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, tanıma davasının açılmış olduğu gözden kaçırılarak yazılı nedenlerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
HUKUKİ SÜREÇ: Dava; 17.12.2021 tarihinde, Azerbaycan Cumhuriyeti Bakü Devlet Üniversitesinden almış olduğu diplomanın denklik işlemi için Türkiye Cumhuriyeti Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının Tanıma ve Denklik Hizmetleri Daire Başkanlığına başvuru yapan davacı tarafından, Yükseköğretim Yürütme Kurulunun 22.03.2022 tarihli toplantısında söz konusu başvurunun reddine ilişkin karar ile bu kararın dayanağı olan 30261 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Tanıma ve Denklik Yönetmeliği’nin 7. maddesinin 5. fıkrasının (b) bendinin iptali istemiyle açılmıştır....
İstinaf Sebepleri Davalı vekili; davacının asıl boşanma davasının ıslah ile tanıma tenfiz davasına dönüştürülmesinin usulsüz olduğunu, kendi boşanma davalarının bu iş bu dosyadan tefrikinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davalı vekili; erkeğin tanıma-tenfiz davasının kabulü ile kendi boşanma davasının tefrikine karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın tüm yönlerden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....
. … DAVALI : … Başkanlığı - …/… Davanın Özeti : Yükseköğretim Kurulu Tanıma Denklik Hizmetleri Daire Başkanlığı'nın … tarih ve …-E. … sayılı işlemi ile bu işleme dayanak gösterilen 05 Aralık 2017 tarihli ve 30261 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Tanıma ve Denklik Yönetmeliği'nin ilgili hükümlerinin iptali istenilmektedir. Danıştay Tetkik Hakimi : … Düşüncesi : 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 3. maddesine uygun olmayan dava dilekçesinin reddi gerektiği düşünülmektedir....