Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R – Dava, tanıma ve tenfiz istemine ilişkindir. İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesince, tanıma ve tenfiz davalarında 5718 sayılı kanunun 51/1. Maddesinde görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun düzenlenmesi ve 6335 sayılı kanunun 2. maddesine göre de Asliye Hukuk Mahkemesi ile Ticaret Mahkemesi arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğunun belirlenmesi nedenleriyle görevsizlik kararı verilmiştir. İzmir 13. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, tarafı arasındaki ilişkinin ticari ilişkiden kaynaklandığını, bu nedenle davanın ticari dava olduğunu tanınması ve tenfiz istenen mahkeme kararından da davanın ticari dava olarak görüldüğünün anlaşılması nedenleriyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....

    SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/11/2022 NUMARASI : 2022/816 ESAS 2022/1803 KARAR DAVA KONUSU : Tanıma ve Tenfiz KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, Almanya Gross - Gerau Yerel Mahkemesi (Vesayet Mahkemesi) tarafından verilen 34 XX 780/17 C sayılı vesayet kararına istinaden kardeşi Meryem Çil'in vasisi olarak atandığı ve bahsi geçen karar, tarafların itirazı olmaksızın kesinleştiği, karar ve kesinleşme şerhinin, apostil şerhine sahip olduğu, tercümesi yapıldıktan sonra noter tarafından onaylandığı, davanın kabulü ile 34 XX 780/17 C sayılı vesayet kararının tanınması ve tenfizini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARLARININ ÖZETİ Kocaeli 3. Asliye Hukuk Mahkemesince; "tanıma istenen yabancı mahkeme ilamının vesayet mahkemesine dair ve çekişmesiz yargı işi olması nedeniyle Sulh Hukuk Mahkemeleri görevli olduğundan HMK 382/b-19.maddesi gereği görevsizliğine" dair karar verilmiştir. Kocaeli 4....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tanıma Ve Tenfiz Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın usulden reddine karar verilmiş olup, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, ilâmda belirlenip dayanılan gerektirici sebeplere ve davanın tanıma-tenfiz olmayıp, tapuda isim düzeltilmesi davası olduğunun anlaşılmasına göre, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda ONANMASINA, HUMK'un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 03.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/06/2021 NUMARASI : 2020/92 ESAS - 2021/532 KARAR DAVA KONUSU : Tanıma Ve Tenfiz KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında, davalı tarafından istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı asıl, dava dilekçesinde özetle; Düsseldorf Mahkemesi tarafından verilen boşanma kararının kesinleştiğini beyanla, yabancı mahkeme ilamının tanınmasına ve tenfizine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, yargılamanın 03/02/2021 ve 18/03/2021 tarihli celselerinde özetle; dava şartlarının oluşmadığını, davayı kabul etmediklerini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece "......

      İlk derece mahkemesince ihtiyati haciz için şartlarının gerçekleştiği gerekçesiyle davacı tarafın ihtiyati haciz talebinin teminatlı olarak kabulüne karar verilmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ İhtiyati haciz kararına itiraz eden davalı vekili; ihtiyati haciz kararının devam etmesi halinde davalı şirketin iflasına neden olacağını, ihtiyati haciz için aranan muacceliyet koşulunun gerçekleşmediğini, davalı şirket yönünden usulüne uygun olarak verilmiş bir tenfiz kararı olmadığını bildirererk ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

        hususunun değerlendirilmek suretiyle hasıl olacak sonucuna göre tanıma ve tenfiz ile ilgili düzenlemeleri içerir 5718 sayılı Yasa'nın 50 ila 59 maddeleri doğrultusunda dava konusu tanıma ve tenfiz talebi ile ilgili değerlendirme yapılarak hüküm kurulmak üzere dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine, kaldırma kararının sebebine göre sair istinaf itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına..." şeklinde karar verilmiş ve sözkonusu Dairemiz Kaldırma kararında, Yargıtay 4....

        Yabancı mahkeme kararının içeriğinde icra dairesine başvurulmasını gerektiren yani o devletin icra organlarının harekete geçmesini gerektiren bir durum varsa, açılacak dava tenfiz davası olacaktır. Ancak kararın böyle bir özelliği yoksa açılması gereken dava tanıma davasıdır. İçerdiği hükümler sebebiyle tenfiz davası açılması gereken bir yabancı mahkeme kararı hakkında tanıma davası açılabilmesi için, davacının tenfiz yerine tanıma istemesinde haklı bir menfaatinin bulunması gerektiği kabul edilmektedir. 4. Türk hukukunda yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizine ilişkin hükümler 5718 sayılı Kanun'un İkinci Kısmının İkinci Bölümünde düzenlenmiştir. Kanun'un 50 ilâ 57 nci maddeleri arasında "tenfiz", 58 ile 59 uncu maddelerinde ise "tanıma" hükümlerine yer verilmiştir. 5. Bilindiği üzere 5718 sayılı Kanun hükümlerine göre tanıma ve tenfiz şartları; ön koşullar ve esasa ilişkin koşullar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tanıma ve Tenfiz İstemli ... görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 20.02.2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı ... ile vekili Av. ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Dava dilekçesinde; davacının babası ...'ın kısıtlanmasına dair Almanya'da verilen kararın tanınması istenmiş, mahkece duruşma açılmaksızın dosya üzerinden dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Kanunun 50 ilâ 57.maddeleri “tenfiz” e, 58 ile 59.maddeleri ise “tanıma”ya ilişkindir. 5718 sayılı Kanunun; “Tenfiz Kararı” başlıklı 50.maddesinin 1.fıkrasında:“Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilâmların Türkiye'de icra olunabilmesi yetkili Türk mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır.” “Tenfiz İstemi” başlıklı 52.maddesinin 1.fıkrasının 1.cümlesinde:“Kararın tenfiz edilmesinde hukukî yararı bulunan herkes tenfiz isteminde bulunabilir..”...

              Yabancı ilamla ilgili tanıma veya tenfiz kararı verilmedikçe veya bu yönde açılan dava reddedildiği takdirde, o ilam, Türkiye’de hukuki sonuç doğurmaz ve taraflar boşanmış sayılamazlar. Tanıma tenfiz kararı verildikten sonra, eşler yabancı mahkemenin boşanmaya ilişkin verdiği kararın kesinleştiği tarihten itibaren boşanmış sayılırlar. Maddi hukuka ilişkin 5718 sayılı Kanun ile getirilen bu düzenleme, özellikle miras hukuk ve aile hukuku bakımından önemli haksızlığı gidermiş ve boşluğu doldurmuştur. Ancak unutulmaması gereken ayrıntı, yabancı mahkemelerce verilen hükümle sağlanan haklardan Türkiye'de yararlanmak için, tanıma tenfiz kararının alınmasının gerekliliğidir. Başka bir anlatımla yabancı mahkemenin verdiği kesinleşmiş kararla sağlanan haktan, ancak Türkiye'de tanıma tenfiz kararının alınmasından sonra yararlanılabilir....

                UYAP Entegrasyonu