Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu itibarla, tanıma ve tenfiz davasının neticesi bu davayı etkileyeceğinden, tanıma ve tenfiz kararının kesinleşmesinin beklenerek hasıl olacak neticeye göre hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 18.02.2019(Pzt.)...

    Aksi düşünceyle, on yıllık zamanaşımı süresini yabancı mahkeme ilamının kesinleştiği tarihte başlatmak; tanıma tenfiz kararı verilene kadar geçen sürede eşler, Türk Kanunlarına göre halen evli sayılacaklarından, ara dönemde boşanmaya bağlı olarak Türkiye’de açılacak tazminat, nafaka, velayet ve mal rejiminin tasfiyesi gibi bazı dava haklarından yararlanma imkanı olmayacak, açılmış davaların da görülebilirlik ön koşulu (evlilik devam ettiğinden) gerçekleşmediğinden reddedilmesi sonucu ile karşılaşılacaktır. Başka bir anlatımla, tanıma tenfiz kararından önceki ara dönemde, taraflar boşanmaya bağlı diğer dava haklarını kullanamayacak, ancak zamanaşımı işlemeye devam edecektir. Tanıma tenfiz kararından sonra açılacak davalarda ise zamanaşımı, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği tarihte başlatılmış olacağından zamanaşımının geçmiş olması olasılığı ile karşılaşılacaktır....

      Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun u'nun 52.maddesinde; "(1) Kararın tenfiz edilmesinde hukukî yararı bulunan herkes tenfiz isteminde bulunabilir. Tenfiz istemi dilekçe ile olur. Dilekçeye karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenir. Dilekçede aşağıdaki hususlar yer alır: a) Tenfiz isteyenle, karşı tarafın ve varsa kanunî temsilci ve vekillerinin ad, soyad ve adresleri. b) Tenfiz konusu hükmün hangi devlet mahkemesinden verilmiş olduğu ve mahkemenin adı ile ilâmın tarih ve numarası ve hükmün özeti. c) Tenfiz, hükmün bir kısmı hakkında isteniyorsa bunun hangi kısım olduğu."...

      Bu bakımdan sözleşme hükümlerine göre yabancı bir ilam için Türkiye'de doğrudan icra ettirebilme olanağı olduğundan, tanıma ve tenfiz kararına gerek bulunmamaktadır. Davacının doğrudan icra ettirebilme imkanı olduğu halde tanıma ve tenfiz kararı talep etmesinde hukuki yarar görülmemiş, bu nedenle davanın reddine karar vermek gerekmiştir" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, temyiz edilmeksizin 22.01.2015 tarihinde kesinleşmiştir....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2021/315 KARAR NO:2023/499 DAVA:Tanıma Ve TenfizDAVA TARİHİ:30/04/2021 KARAR TARİHİ:05/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacılar ... ... ....ve ... ...'nin ham petrol ve petrol ürünlerinin ticari ve tedariki ile ilgilenen ...'ın %100 bağlı şirketleri olduğunu, bu iki kuruluşun ... ... ... İsviçre'de ve ... ... ... ... Finans Merkezinde kayıtlı olduklarını, ... ile davalı ...'nin 02/05/2007 tarihli, ... ... ... ile ...'nin 20/03/2008 tarihli Taşıma Hizmetleri Sözleşmesi yaptıklarını, bu sözleşmelere tabi olarak ...'...

          Heyet hâlinde bakılacak davalarla ilgili olmak üzere, dava açılmadan önce veya açıldıktan sonra talep edilen ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbirler de heyet tarafından incelenir ve karara bağlanır...'' hükmü düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta, yabancı mahkeme kararının tenfizi istendiğine göre, davanın heyetçe görülüp bir karar verilmesi gerekirken, tek hakimle yürütülüp sonuçlandırılması doğru görülmemiştir. Mahkemenin teşekkülüne dair dava koşulu gerçekleştirilmeden karar verilmesine göre, işin esasına yönelik istinaf sebepleri incelenmeksizin HMK'nın 353/1.a.3. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          Heyet hâlinde bakılacak davalarla ilgili olmak üzere, dava açılmadan önce veya açıldıktan sonra talep edilen ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbirler de heyet tarafından incelenir ve karara bağlanır...'' hükmü düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta, yabancı mahkeme kararının tenfizi istendiğine göre, davanın heyetçe görülüp bir karar verilmesi gerekirken, tek hakimle yürütülüp sonuçlandırılması doğru görülmemiştir. Mahkemenin teşekkülüne dair dava koşulu gerçekleştirilmeden karar verilmesine göre, işin esasına yönelik istinaf sebepleri incelenmeksizin HMK'nın 353/1.a.3. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

            Heyet hâlinde bakılacak davalarla ilgili olmak üzere, dava açılmadan önce veya açıldıktan sonra talep edilen ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbirler de heyet tarafından incelenir ve karara bağlanır...'' hükmü düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta, yabancı mahkeme kararının tenfizi istendiğine göre, davanın heyetçe görülüp bir karar verilmesi gerekirken, tek hakimle yürütülüp sonuçlandırılması doğru görülmemiştir. Mahkemenin teşekkülüne dair dava koşulu gerçekleştirilmeden karar verilmesine göre, işin esasına yönelik istinaf sebepleri incelenmeksizin HMK'nın 353/1.a.3. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

            /2014 E. ve 967/2015 K. sayılı mahkeme kararının tanınmasını ve tenfizini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; ... .... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 28/10/2004 Karar tarihli ve 8 F 83/2000 Esas no'lu nafaka ödenmesine ilişkin kararının tanıma ve tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, "Davanın kabulü ile .... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 28/10/2004 Karar tarihli ve 8 F 83/2000 Esas no'lu nafakaya ilişkin yabancı mahkeme ilamının 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku hakkında kanunun ilgili maddeleri uyarınca tanınmasına ve tenfizine," karar verilmiş; davalı tarafından temyiz edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu