Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddelerinde uyuşmazlığın çözümünde tahkim şartı düzenlenmiş olup sözleşmenin 19/1.maddesinde "sözleşmeye Türk Hukuku'na göre yorumlanır ve uygulanır," tahkimi düzenleyen 20.maddesinde " tahkim dilinin İngilizce ve tahkim yerinin İstanbul" olacağı düzenlenmiş, 20.3.madesinde" tahkim kararının tenfizi için gerekli veya yararlı olan tescil ve diğer işlemler ve kanunen açıklanması zorunlu olan yükümlülükler herhangi zorunlu düzenleyici açık yükümlülükleri, taraflar tahkim işleminin mevcudiyetini ve konusunu tahkim kararının gizliliği gibi koruyacaklardır." düzenlemesini içermektedir....

    Bu noktada esasa ilişkin inceleme yapmaksızın, yabancı bir mahkeme tarafından verilen kararın şekil ve esas bakımından MÖHUK kapsamında düzenlenen tanıması ve tenfizi kabil kararlar niteliğine ilişkin şartları taşımanın yeterli olduğu kabul edilmektedir. Öyleyse tanıma ve tenfiz talepleri bakımından bir dava değil, talep ve talep sonucu çerçevesinde verilen bir karar olduğu hususu basit yargılama usulünün kabul edilmesi ile de desteklenmektedir. Zira tanıma ve tenfiz talepleri bakımından kanun koyucu çekişmeli bir durumun yaratılmasını değil, derhal uyuşmazlığın çözümlenmesini amaçlamıştır(Ali Önal, MHB, Cilt: 37, Sayı: 2, 576–610. Tanıma Ve Tenfiz Kararlarının Hukuki Niteliği.). Somut olaya gelindiğinde, yabancı mahkeme ilamı ile verilen karar, davacı bankanın aleyhine olduğundan, bu kararın Türk Mahkemelerince tanınması için davacı banka tarafından istemde bulunulması kendisinden beklenmeyeceğinden; davalının yaptığı gibi kesin hüküm itirazında bulunulması tabiidir....

      Sözü edilen düzenlemede; yabancı mahkemelerce verilen boşanma kararları için Türk mahkemelerince tenfiz veya tanıma kararı verilip, tanıma ve tenfiz kararının kesinleşmesi halinde; boşanma tarihinin tanıma ve tenfiz kararının kesinleşme tarihi değil; yabancı mahkemece verilmiş olan kararın kesinleşme tarihi olacağı kabul edilmiştir. Aynı Yönetmeliğin 157.maddesinde: “(...)….Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun hükümleri uyarınca, yabancı devlet mahkemelerinden verilen ve ilgili devletin kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilamların işleme konulabilmesi için, yetkili Türk mahkemesince tenfiz edilmesi veya tanınması zorunludur. (...) Devletimizin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerin bu konudaki hükümleri saklıdır.” düzenlemesi yer almaktadır. Bu hükme göre de, yabancı mahkeme kararlarının Nüfus Müdürlüklerince işleme konulabilmesi için, yetkili Türk Mahkemesince tenfizi veya tanınması gerekmektedir....

        Diğer bir deyişle tanıma davaları; yalnızca "kesin delil" ve "kesin hüküm" niteliği kazandıran davalar olup icra kabiliyeti kazandırma gücüne sahip değildir. Oysa tenfiz davaları; tanıma davalarının sağladığı etkilerin yanı sıra icra kabiliyetine de yol açar. Bu sebeple kararın tanınmasına ilişkin şartlar ile tenfizine ilişkin şartlar farklılık arz etmektedir. Eldeki davada; davacının istemi, tazminata ilişkin ve icra kabiliyetine sahip olan yabancı mahkeme ilamının tanınması ve tenfizidir. Yukarıda belirtildiği üzere; mahkemece, hükümde tenfize de karar verilmiş; ancak, tenfizin şartlarının oluşup oluşmadığı araştırılmamıştır. Ayrıca 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanunun 55/2....

          -2- ilanı ve tazminat kısımlarından oluştuğu anlaşılmış olup, kararın markaya tecavüzün ortadan kaldırılması ve hükmün ilanına ilişkin kısımlarının niteliği gereği ancak kararı veren mahkemenin bulunduğu yabancı ülkede infaz edilebilecek olup, kararın söz konusu kısımları için ... tenfiz kararı verilmesi yasal olarak mümkün değildir....

            Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve dosya kapsamına göre, MÖHUK.un 54. maddesinde belirtilen tenfiz şartlarının oluştuğu, verilen kararın kamu düzenine açıkça aykırı olmadığı, MÖHUK'nun 55. maddesi uyarınca tenfiz isteminin basit yargılama usulü hükümlerine göre incelenip karara bağlanacağı, 55/2. maddesi gereğince, davaya ancak, tenfiz şartlarının bulunmadığı veya yabancı mahkeme ilamının kısmen veya tamamen yerine getirilmiş yahut yerine getirilmesine engel bir sebep ortaya çıkmış olduğu öne sürülerek itiraz edilebileceği, davalının belirtilen itiraz sebeplerini ispat edemediği gerekçesiyle, davanın kabulüne, ... Eyalet (Asliye Hukuk) Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nin 05/09/2008 tarihli ve 3 O 28/08 sayılı kararının ve aynı mahkemenin masraf tespit kararının tenfizine karar verilmiştir....

              Mahkemesi’nin yukarıda bahsi geçen kararlarına ilişkin olmak üzere davalının avukatlık gideri ve mahkeme masrafları tutarı yönünden 25 Ekim 2007 gün, A/99/5411 sayılı kararını verdiğini, kararın davalıya tebliğ edilip, 05.06.2008 günü tasdik olunduğunu, davalıdan bu karar içeriği avukatlık ücreti ve mahkeme masrafları istendiği halde bir ödemede bulunmadığını belirterek,... Ticaret Mahkemesi tarafından verilmiş olan 25 Ekim 2007 tarih, A/99/5411 sayılı ilamının tenfizine, kararda hüküm altına alındığı üzere davalının davacıya 25 Ekim 2007 tarihinden itibaren işleyecek kanuni faizi ile birlikte 55.016.00 Euro ödemeye mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yabancı mahkeme kararının yargılama yapılmadan verildiğini, davalının savunma hakkının kısıtlandığını, kararın davalıya tebliğ de edilmediğini, bu halin Türk Hukuk Sistemine aykırı olduğunu, önceki tenfiz kararının da hukuka aykırı olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir....

                Davalı------ Vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile müvekkili şirket arasında bugüne kadar herhangi bir ticari ilişki vuku bulmadığını, tanıma ve tenfizi talep edilen karar incelendiğinde kararın ---- firması ile ilgili olduğunu ve firmanın----- Kanunlarına göre kurulu olduğunu, adresinin ise ---- olduğunu, ------bu isimde bir şirketin olmadığını ve husumet itirazlarının olduğunu, talep edilen tanıma ve tenfiz isteminin kanun ve kurallara aykırı olduğunu, bu nedenlerle davanın husumet itirazları, MÖHÜK 54/ç'ye aykırı hareket edilmesi ve sair itirazlar dahilinde reddine, davacı tarafın ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talebinin reddine, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2020/413 Esas KARAR NO:2022/805 DAVA:Tanıma Ve Tenfiz DAVA TARİHİ:13/08/2020 KARAR TARİHİ:07/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacının Hollanda'da faaliyet gösteren ve tıbbi teknoloji alanında uzmanlaşmış bir şirket olup, yüksek teknoloji ile ürettiği medikal ürünlerin satışını gerçekleştirmekte olduğunu, davacı ile davalı arasındaki sözleşme ve ticari ilişkinin kapsamının da söz konusu ürünlerin davalıya satışı ile alakalı olduğunu, davalı tarafın taraflar arasındaki sözleşme ve ticari ilişkinin sona ermesinden sonra, önceki dönemden kalan borçlarını da ödemediğini, bunun üzerine davacının alacağını tahsilini teminen ... Mahkemesinde dava ikame ettiğini, ......

                    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkindir. Uyuşmazlık tenfiz koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun 54 üncü maddesi 3....

                      UYAP Entegrasyonu