WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu hükme göre yabancı bir ülke hakem heyeti tarafından verilen kararın geçerli olabilmesi için usulüne uygun Türk Mahkemelerince tenfiz edilmiş olması gerekli ve zorunlu bulunmaktadır. Bir başka deyişle Türk Mahkemeleri tarafından usulünce tenfiz edilmeyen kararların ilâm niteliğinde sayılması mümkün bulunmamaktadır. Tenfiz edilmeyen somut olaydaki hakem kararının Türk Hukuku açısından henüz ilâm niteliğinde olmadığı anlaşılmaktadır. 5718 sayılı MÖHUK 62.maddesinde tenfiz şartları belirtilmiş olup, bunlardan birisinin bulunmaması halinde tenfiz talebi reddedileceğinden ve böyle bir hakem kararı henüz Türk Hukuk sisteminde tanınmadığından karara konu alacağın varlığının kabul edilmesi ölçüsüne yeterli bilgi ve belge olup olmadığına ilişkin yaklaşık ispat kurallarının değerlendirilmesi mümkün olmayacaktır. Tüm bu nedenlerle bu aşamada davacının ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş olmasında bir usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır....

    Hukukî konulara ilişkin adlî kararlar, b.Tazminata ilişkin olarak cezaî konularda verilmiş kararlar. 2. ---- sadece işbu--- yürürlüğe girmesinden sonra verilen kesinleşmiş adlî kararlar tanınacak ve tenfiz edilecektir." 36. Maddesi ise; "Kararların Tanınması ve Tenfizi Şartları İşbu Anlaşmanın 35. maddesinde belirtilen kararlar, aşağıdaki şartları olmaları halinde diğer ------ tanınır ve tenfiz edilir: a. Karar verildiği, --------- kanunlarına göre kesinleşmiş ve icra edilebilir olmalıdır. b. Kararın verildiği --- kanunlarına göre, davalı taraf, usulüne uygun surette mahkemeye davet edilmiş olmalıdır, c....

      kabûlüne, Udine Mahkemesinin 1327/10 R....C sayılı dosyası üzerinden verilen 26.04.2010 tarihli ve Udine-27.052010 kayıt yer/ve tarihli 1897 no'lu kararının tanınmasına ve tenfizine karar verilmiştir....

        Dilekçede aşağıdaki hususlar yer alır: a) Tenfiz isteyenle, karşı tarafın ve varsa kanunî temsilci ve vekillerinin ad, soyad ve adresleri. b) Tenfiz konusu hükmün hangi devlet mahkemesinden verilmiş olduğu ve mahkemenin adı ile ilâmın tarih ve numarası ve hükmün özeti. c) Tenfiz, hükmün bir kısmı hakkında isteniyorsa bunun hangi kısım olduğu." 5718 sayılı Kanun'un Dilekçeye Eklenecek Belgeler başlıklı 53 üncü maddesi şöyledir: "Tenfiz dilekçesine aşağıdaki belgeler eklenir: a) Yabancı mahkeme ilâmının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilâmı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve onanmış tercümesi. b) İlâmın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesi." 5718 sayılı Kanun'un Tenfiz Şartları başlıklı 54 üncü maddesi şöyledir: "Yetkili mahkeme tenfiz kararını aşağıdaki şartlar dâhilinde verir: a) Türkiye Cumhuriyeti ile ilâmın verildiği devlet arasında karşılıklılık esasına dayanan bir anlaşma yahut o devlette Türk...

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 20/12/2023 NUMARASI: 2022/669 Esas - 2023/1135 Karar DAVA: Tanıma Ve Tenfiz İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/07/2024 Taraflar arasındaki Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davalılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

            Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/05/2016 tarih ve 2015/175-2016/182 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı, ..... ... Yöresel Mahkemesinin 30178/09 esas sayılı kararının tanınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, 5718 sayılı MÖHUK’un 51. maddesine göre tanıma ve tenfiz davalarının kendisine karşı tenfiz istenen kişinin ikametgahının olduğu yer mahkemesinde görülmesi gerektiği, müvekkilinin merkezinin ...-... Karayolu .... K....ı –.... adresinde olduğunu, yetkili mahkemenin ..... Mahkemeleri olduğundan bahisle yetki itirazında bulunmuş, davanın reddini talep etmiştir....

              Davalı vekili, taraflar arasındaki sorunun çözümünde Türk Mahkemelerinin münhasır yetkiye haiz olduğunu, yabancı mahkeme kararının kesinleşme tarihinin 15.02.2010 tarihi göründüğü halde müvekkiline tebliğinin ise, 22.07.2010 tarihi olduğu bu durumun açıkça kamu düzenine aykırı olduğunu, kararda faiz oranı belirtilmediği için faiz yönünden tenfiz kararı verilmesinin karışıklığa neden olacağını, İtalyan mahkemesinin vermiş olduğu kararda KDV ve Sosyal Güvenlik Katkısı ve genel masrafların götürü bedeller üzerinden tanzim edilmesi için harç ve ücretlerde %12 ,50'lik bir artıştan da müvekkilinin sorumlu olacağının belirtildiğini, bu talebin de tenfiz dışında bırakılması gerektiğini savunmuştur....

                KARŞI OY YAZISI Dava yabancı mahkeme tarafından verilen hükmün tanınması ve tenfizine yöneliktir. Bu davada MÖHUK 54. ve devamı maddeleri gereğince tanıma ve tenfiz şartların oluşup oluşmadığı incelenmekte olup tanıma ve tenfizi istenen kararın münhasıran velâyet düzenlemesine yönelik olmasının bir önemi bulunmamaktadır. MÖHUK’da tanıma ve tenfize ilişkin davalarda temyiz edilemezlik durumuna ilişkin açık bir düzenleme bulunmamakla birlikte; MÖHUK 57/2. maddesinde tenfiz isteminin kabul veya reddi hususunda verilen kararların temyizinin genel hükümlere tabi olduğu belirtilmiştir. HMK’ da tanıma tenfiz davalarının temyiz edilemeyeceğine dair düzenleme de bulunmamaktadır. A.İ.H.S.nin 6. maddesi ve Anayasa’nın 36. maddesi gereğince adil yargılanma hakkının genel unsurlarından biri de adalete erişim hakkıdır....

                  Davalı vekili, taraflar arasındaki sorunun çözümünde Türk Mahkemelerinin münhasır yetkiye haiz olduğunu, yabancı mahkeme kararının kesinleşme tarihinin 15.02.2010 tarihi göründüğü halde müvekkiline tebliğinin ise, 22.07.2010 tarihi olduğu bu durumun açıkça kamu düzenine aykırı olduğunu, kararda faiz oranı belirtilmediği için faiz yönünden tenfiz kararı verilmesinin karışıklığa neden olacağını, İtalyan mahkemesinin vermiş olduğu kararda KDV ve Sosyal Güvenlik Katkısı ve genel masrafların götürü bedeller üzerinden tanzim edilmesi için harç ve ücretlerde %12 ,50'lik bir artıştan da müvekkilinin sorumlu olacağının belirtildiğini, bu talebin de tenfiz dışında bırakılması gerektiğini savunmuştur....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVACILAR :... ve Ark. DAVA TÜRÜ :Tenfiz Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 18.02.2013 (Pzt.) .......

                      UYAP Entegrasyonu