Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesince alınan Orman Yüksek Mühendisi bilirkişinin 01/10/2019 tarihli raporunda; Aydın ili Çine İlçesi Tatarmemişler Mahallesi Kızılcaköy Mevkiinde arazi keşfi esnasında fen bilirkişisince ölçülmüş dava konusu 5896 m2 yüzölçümlü taşınmazın kesinleşmiş orman tahdit haritasında devlet ormanı sınırlar içinde kaldığı ve Devlet Ormanı olduğu, içerisindeki pırnal meşelerinin ve diğer maki formasyonunun sadece dallarının kesildiği, kök ve ana gövdelerinin zarar görmediği, hayatiyetlerini devam ettirdiklerinin anlaşıldığı, bu sebeplerden dolayı eylemin açma eylemi sayılamayacağı, buna göre de ağaçlandırma gideri tazminatına (kurum zararı) gerek olmadığı, gerçek maddi zarar ve ağaçlandırma gideri yönünden tazminata konu bir hususun bulunmadığının bildirildiği, ceza yargılamasında alınan rapor ve ceza yargılamasının zarar olmadığına dair görüşü ile ilk derece mahkemesince alınan raporların örtüştüğü, ilk derece mahkemesince bu deliller değerlendirilerek diri orman örtüsünü tahrip...

Davacı, devlet ormanında davalılar tarafından gerçekleştirilen usulsüz ağaç kesimi nedeniyle oluşan tazminat ve ağaçlandırma gideri zararının ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Olay nedeniyle .. 2012/200 Esas ve 2013/127 karar sayılı kararı ile; davalılar hakkında orman alanından yakacak nitelikte emval veren ağaç kesmek suçundan ayrı ayrı kamu davası açılmış ise de, sanıkların eyleminin orman sayılan yerdeki düşük ve devrikten emval temin etmek olduğu, bu eylemin sanıkların lehine bulunan 6217 sayılı Yasa'nın 11. maddesi ile değişik 6831 sayılı Yasa'nın 91/5 maddesi kapsamında kaldığı ve suç olmaktan çıkartılarak kabahate dönüştürüldüğü, kabahat tarihinin suç tutanağına göre 14/12/2005 olup, bu tarih itibariyle işlemeye başlayan üç yıllık soruşturma zamanaşımı süresinin 14/12/2008 tarihinde dolduğu belirtilerek, kabahatliler hakkında ayrı ayrı idari yaptırım kararı verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. .....

    Türk Borçlar Kanunu'nun 49. maddesi gereğince kusurlu ve hukuka aykırı bir fille başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 19. maddesi ormanlara hayvan sokulmasını yasaklanmış, aynı yasanın 95. maddesinde ormanlara izinsiz hayvan sokanlar hakkında cezai yaptırım öngörülmüştür. 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 112/1 maddesinde, dikiliden ağaç kesilmesi dışındaki fiillerin işlenmesi nedeniyle meydana gelen zarar için ayrıca genel hükümlere göre hukuk mahkemesinde gerçek zarar üzerinden tazminat talebinde bulunulabileceği düzenlenmiştir. Davacı idare, Orman Kanunu'nun 112/1- B maddesi gereğince hasar gören fidan bedelleri ile aynı Kanun'un 114. maddesi gereğince ağaçlandırma giderini talep etmektedir. İlk derece mahkemesi tarafından olay mahallinde keşif yapılarak, hayvan otlatılan bölgenin orman sayılan yerlerden olduğu tespit olunmuş ve oluşan zarar konusunda bilirkişi raporu alınmıştır....

    İLGİLİ MEVZUAT: 6831 sayılı Orman Kanunu'nun "Ağaçlandırma ve imar işleri" başlıklı 57. maddesinde; "Orman sahasını artırmak maksadıyla, orman sınırları içinde yangın ve çeşitli sebeplerle meydana gelmiş açıklıklarda, verimsiz, vasıfları bozulmuş ve amenajman planlarında toprak muhafaza karekteri taşımadığı halde muhafazaya ayrılmış orman alanları ile, Devlete ait olup orman yetişme muhiti şartları bakımından elverişli olan yerlerde; köy tüzelkişilikleri ve diğer gerçek ve tüzelkişiler tarafından Orman Genel Müdürlüğünce uygun görülecek planlara göre ağaçlandırma yapılabilir. Köy, kasaba ve şehirler civarında Devlete veya diğer kamu tüzelkişilerine ait arazilerle de gerekli şartlar bulunduğu ve ilgili kuruluşların talebi olduğu veya muvafakatları alındığı takdirde bu kuruluşlarca tesis edilmek ve bakılmak şartıyla orman idaresince ağaçlandırmalar yapılabilir. Bu yerler için lüzumlu fidan ile ağaçlandırma planları ve ağaçlandırma ile ilgili yardımlar bedelsiz sağlanabilir....

      Köyü 804 sayılı parselin Hazine adına tapuda kayıtlı olup orman sayılmayan yerlerden olduğu halde, yörede ilk defa yapılarak 27.04.2001 tarihinde ilan edilen orman kadastrosunda orman sınırları içine alındığını ileri sürerek, Hazine payı yönünden orman kadastro işleminin iptali ile taşınmazın orman sınırları dışına çıkartılmasını istemiştir.Mahkemece çekişmeli taşınmazın TRT Genel Müdürlüğünce ağaçlandırıldığı,öncesinin orman olmadığı,üzerinde orman bitkisi ile kaplı alanın 3 hektardan ... olduğu ve 15.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 23/G bendi gereğince orman sayılmayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne ve 804 sayılı taşınmazı içine alan 81 sayılı Orman Kadastro Komisyonu kararının iptali ile orman sınırı dışına çıkarılmasına karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Dava, ......

        'ün yeminli ifadesinde, köyün ağaçlandırma sahasında çalışma yapılıp sahayı dozerle temizlediklerini, dozerin kökünden çıkardığı ağaçları vatandaşların almasına izin verdiklerini, ağaçların bu şekilde kullanıldığını beyan etmesine karşılık Orman idaresinin 21.07.2008 tarihli yazısı ve eklerinde, ağaçlandırma sahasındaki emvalin Orman İdaresince değerlendirildiğinin bildirilmesine, yazı ekindeki 11.08.2006 tarihli ağaçlandırma sahası ilanında da sahaya giriş, kök veya çalı kozalak toplamak v.b. eylemlerin 6831 Sayılı Kanunla ilgili hükümleri gereğince yasak olduğunu bildirilip köyde de bu ilanın 11.08.2006 tarihinde ilan edildiğinin anlaşılmasına, emval üzerinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporundan suça konu emvalin gövde odunu olup çamların yapacak, meşelerin yakacak vasıfta olduklarının anlaşılmasına, zabıt mümziinin de ağaçlandırma sahasındaki yapacak vasıflı ağaçları idarenin aldığını, gerisinin sahada kaldığını ifade etmesine göre ......

          İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararında; davaya konu saha için özel ağaçlandırma izni verilen davacının, Taahhüt Senedinie aykırı olarak orman idaresinin haberi olmadan ortaklık işlemi yaptığı, ortaklıkla ilgili olarak mevzuatta belirtildiği şekilde ilgili Orman İşletme Müdürlüğüne başvuruda bulunmadığı, saha tesliminin yapıldığı 10/06/2015 tarihinden itibaren doksan (90) gün içinde işe başlamadığının tespit edilmesi nedeniyle özel ağaçlandırma izin olurunun ve projenin iptal edilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi .......

            Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1) Müdahil idare vekilinin, şahsi hak talebini içeren temyiz talebine hasren yapılan incelemede; Suç tarihi itibariyle orman idaresinin katılma istemini içeren dilekçesinde ağaçlandırma gideri talep etmemesi ve talep edilse dahi ceza davasında hüküm altına alınmayacağından idare vekilinin temyiz talabinin CMUK'nun 317 maddesi uyarınca REDDİNE, 2) Sanık ...'in temyiz talebi üzerine yapılan incelemede; Sanığın temyiz itirazları, oluşa, yapılan yargılamaya, toplanan delillere, gerekçeye ve uygulamaya göre yerinde görülmediğinden, reddiyle hükmün ONANMASINA, 26.4.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              veya mahkeme kararı ile orman sayılan yerler içerisinde kalan sahalara özel ağaçlandırma ve özel imar ihya gayesi ile müracaatta bulunulması durumunda; bu sahalarda özel ağaçlandırma ve özel imar ihya yapılması amacıyla orman-halk ilişkilerinin bozulmaması için önceden kullanan gerçek veya tüzel kişilere izin verilebilir....

                Orman İşletme Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... vd aleyhine 19/07/2012 ve 06/02/2015 günlerinde verilen dilekçeler ile taksirle orman yangını nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulü ile birleşen davanın reddine dair verilen 30/05/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacının diğer temyiz itirazına gelince; Asıl ve birleşen dava, taksirle orman yangınına sebebiyet verilmesi nedeniyle uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu