Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Turizmin senetten ötürü açmış olduğu bir menfi tespit davası olmadığını, müvekkilinin kendi adına imzalamamış olduğu bir senet üzerine müvekkilinin adı ve TC Kimlik Numarası yazılarak müvekkilinin, borçlu hale getirildiğini, müvekkilinin iki şirket arasındaki kira ilişkisinden kaynaklı bir menfi tespit talebi bulunmadığını, müvekkilinin, senet üzerinde yazısı kendisine ait olmayan bir ad ve TCKN sebebi ile borçlu hale getirildiğini, şirketler arasındaki kira alacağı ile müvekkilinin işbu senet sebebi ile borçsuz olduğunun tespiti arasında bir bağ olmadığını, müvekkilinin, işbu senetten ötürü borçlu olmadığını ispat etmek amacı ile eldeki davayı açtığını, dava dilekçelerinde talepleri arasında müvekkilinin kira alacağından kaynaklı bir borcu olmadığı ya da kira ilişkisinin geçersiz olduğu gibi bir iddiada da bulunulmadığını, sadece müvekkilin işbu senetten ötürü şirketin yetkilisi olarak atmış olduğu imzanın; kötü niyetli şekilde müvekkilinin ismi ve TC'si de eklenmek sureti ile kullanılarak...

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/22 Esas KARAR NO: 2023/78 DAVA: İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) DAVA TARİHİ: 10/01/2022 KARAR TARİHİ: 26/01/2023 DAVA:Davacı vekili Mahkememize sunduğu----- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında mevcut ticari ilişki kapsamında davalının --- cari borcu ödenmemesi üzerine davalı aleyhine ------ sayılı dosyası ile cari hesap alacağından bahisle ilamsız icra takibi başlatıldığını, icra takibin başlatılması sonrasında davalının ---- tutarında kısmi ödeme yaptığını, takipten sonra ödeme yapılması halinde takip giderleri ve vekâlet ücretinin de borçlu tarafça ödenmesi gerektiğini, davalının bakiye kısma itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, devam eden süreçte davalının ödeme emrine itiraz etmiş olmasına rağmen davalının ------ daha ödeme yaptığını, bakiye tutarın ödenmesi konusunda davalı ile görüşmeler gerçekleştirildiğini, ancak araya giren uzun zamana rağmen bu görüşmelerden...

      Borçlu itirazın iptali davası açılmamış iken, itirazına konu borcu tamamen öderse, alacaklının itirazın iptali davası açmasına gerek kalmayacak ve böyle bir davayı açmakta hukuki yararı bulunmayacaktır. Zira, itirazın iptali davası açılmasında amaç, itiraz nedeniyle kanun gereğince kendiliğinden durmuş olan takibin devamını sağlamaktır. Takibin devamı yoluyla elde edilecek olan sonuç (alacağın tahsili), borçlunun tüm borcu ödemesiyle zaten gerçekleşmiş olacağına göre gerçekleşmiş olan bu sonucu sağlamak üzere bir dava açılmasında hukuki yarar bulunmayacaktır. Bunun gibi, takibe konu borcun kısmen ödendiği durumlarda da ödenmeyen borç tutarına yönelik itirazın iptali davasında, itirazdan sonra ödenmiş olan miktar bakımından itirazın iptalinin istenilmesinde hukuki yararın mevcut olmayacağı kuşkusuzdur....

        "İçtihat Metni" Dava, arsa satış bedelinin tahsili istemiyle yapılan takipten dolayı borçlu olmadığının tespiti ve istirdadı istemine ilişkindir. Taraflar tacir değildir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, verilen hükmün temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasası ve ilgili Başkanlar Kurulu Kararı uyarınca Yüksek (13). Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına SUNULMASINA, 11.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlık, davalı eczane sahibi ve işleteni tarafından SGK katılım payı alacağının tahsili için yapılan takipten dolayı borçlu olmadığının tespiti isteminden kaynaklanmakta olup, sözleşme hukukunu ilgilendirdiğinden dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 08.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            alındığı görülmesine rağmen, bu kayıtlar ile borcun tamamı tasfiye olmadığından, bu durumun icra müdürlüğünce infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği, ---- Davacının takipten sonra davalıya hitaben düzenlediği faturanın ---------davacının takipten sonra davalıya hitaben düzenlediği faturanın ----- davalının takipten sonra yaptığı ödemenin ------, Davacının takipten sonra davalıya hitaben düzenlediği faturanın ---davalının takipten sonra yaptığı ödemenin------davacının takipten sonra davalıya hitaben düzenlediği fatura ----- davalının takipten sonra yaptığı ödeme ------ davacının takipten sonradavalıya hitaben düzenlediği fatura ----- davacının takipten sonra davalıya hitaben düzenlediği fatura ---- Olduğu, toplam davalının takipten sonra yaptığı ödemenin ----davacının takipten sonra davalıya hitaben düzenlediği faturaların --------Olduğu, tarafların masraf, inkar tazminatı, vekalet ücreti ve benzeri diğer taleplerinin takdirinin mahkememizin takdirleri içinde kaldığı sonuç ve kanaatine...

              Yemekçilik ...Ltd Şti' ne ... tarihli, 250.000,00 TL lik Genel Kredi Taahhütnamesi/Sözleşmesine istinaden kefalet mukabili ticari krediler kullandırıldığını, borçlu şirketin kullanmış olduğu kredilerden, davalılar ... ve ...' nin Genel Kredi Sözleşmelerini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzalamış olduklarını, kredi borcunun ödenmesi üzerine, borçlu asil ve müşterek borçlu müteselsil kefillere Noter kanalı ile ihtarnamenin keşide edildiğini ve alacağın muaccel hale geldiğini, yine çek bedeli kredisinden kaynaklı alacak için borçlu davalılara ihtarnamenin keşide edildiğini, ihtarnamenin muhattaplara tebliğ edildiğini, ancak bugüne kadar herhangi bir ödemede bulunulmadığını bu nedenle borçlular aleyhine Antalya .. İcra Müdürlüğünün .../......

                (toplam faiz KDV si) olmak üzere takibin toplam 4.060,94 TL. için başlatılan ilamsız takibe davalı borçlunun süresinde itirazı üzerine takibin durdurulmuş olduğu, icra dosyası içeriğine göre borçlu tarafından tebliğ için gider avansı yatırılıp itiraz dilekçesi alacaklıya tebliğ edilmemiş olduğundan davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu görülmüştür....

                  Davacı borçlu olmadığının tespitine dair iddiasının içerisinde alacağın zamanaşımına uğradığı iddiasında bulunmuştur. Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre davalı takip tarihinden geriye doğru 10 yıllık süre için eksik tahakkuk ettirilen elektrik bedelini davacıdan isteyebilir. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 25.02.2016 Tarih ve 2016/633 Esas 2016/2692 karar ve bu yönde bir çok kararı) Davacı aleyhine İcra takibi 30.09.2015 tarihinde yapılmıştır. Alacağın kaynağını oluşturan faturalar ise 2002 ve 2003 yılında tahakkuk ettirilmiştir. Hal böyle olunca alacağın sırasıyla 2012 ve 2013 yıllarında zaman aşımına uğramış olduğu görülmektedir. Bu sebeple davacı zaman aşımı iddiasında haklı olup yukarıda belirtilen ve davacı adına tahakkuk edilen faturalardan dolayı borçlu olmadığının tespitine ve ayrıca İstanbul 18. İcra Müdürlüğü 2015/27851 Esas sayılı İcra Dosyasında da borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/768 Esas KARAR NO : 2022/302 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 06/12/2021 KARAR TARİHİ : 26/04/2022 Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi DAVA: Davacı vekili ----- harç tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili şirket arasında ticari ilişkiden kaynaklı cari hesap alacağının mevcut olduğunu, müvekkili ve davalı arasında ticari ilişkiden kaynaklı ve ödenmemiş olan icra takibine konu cari hesap ekstresini sunduklarını, söz konusu faturalarda da görüleceği üzere alacaklı müvekkili şirket ile borçlu davalı arasında ticari ilişkiden kaynaklı bir borcun bulunduğunu, davalı davaya konu icra takibine itirazında müvekkile borcu olmadığı iddiasında bulunmasına rağmen takibe konu borcun ödendiğine ilişkin herhangi bir belge de sunamadığını, davalının müvekkiline olan borcunu ----- tarihli protokol ile kabul ettiğini beyan ile kötü niyetli itirazın...

                    UYAP Entegrasyonu