Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü’nün 2005/11182 sayılı senede dayalı takip dosyasının iptali ile, borçlu olunmadığının tespiti ve % 40 tazminat istemine ilişkindir. Davalı banka vekili, davalı hakkında başlatılan icra takibinin tahsilde tekerrüre esas teşkil etmeyecek şekilde açıldığını, davacının zaman kazanmak için ... bu davayı açtığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece alınan rapora göre, davanın kısmen kabulüne, davacının ... 2. İcra Müdürlüğü’nün 2005/11182 sayılı takipten dolayı davalıya 53.794.18.-YTL. borçlu olduğunun, 12.857.82.-YTL. borçlu olmadığının tespitine, yasal şartlar oluşmadığından taraf vekillerinin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

    Mahkemece, asıl dava yönünden; davacı tarafından senet yönünden açılan menfi tespit davasının kabulü ile; davacının 06/01/2011 tarih ve 45.000 TL bedelli senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine, davacının tazminat talebinin reddine, davacının kömür satışı ve site genel giderleri nedeniyle davalıya borçlu olmadığına yönelik açtığı menfi tespit davasının reddine, davalının tazminat talebinin reddine, birleştirilen dava yönünden; davanın kısmen kabulü ile Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü'nün 2012/3842 E. sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 11.972,09 TL asıl alacak yönünden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, taraf vekilleri kararı temyiz etmiştir....

      Buna rağmen borçlunun, alacaklının harekete geçmesini beklemeden borçlu olmadığının tespitinde korunmaya değer bir yararı bulunabilir. Bu tür bir yararının bulunması halinde borçlu, borçlu olmadığının tespiti için dava açabilir. Bunun dışında icra takibi taraflar arasındaki maddi ilişkiyi tespit edecek nitelikte olmadığından, alacaklının takibe girişmesinden sonra, hatta takip kesinleştikten sonra da borçlunun, borçlu olmadığının tespitini mahkemeden istemesi mümkündür. Borçlu belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açar; bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi dayanaksız kalır ve borcu ödemekten kurtulur. Ancak borçlu borcunu icra dairesine ödedikten sonra, artık menfi tespit davası açamaz. Bu halde borçlunun sırf borçlu olmadığının tespitinde hukuki bir yararı yoktur....

        Dava, İİK'nın 72. maddesi uyarınca açılan icra takibine konu senedin takip öncesi banka havalesi yolu ile ödenmiş olması sebebiyle takipte borçlu olmadığının tespiti ile %20 kötüniyet tazminatı istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; dava konusu 26/01/2015 tarihli bono bedelinin ödenip ödenmediği, anılan bonodan kaynaklı olarak İstanbul Anadolu ---. İcra Müdürlüğü'nün ---- esas sayılı dosyasında davacının davalıya borçlu olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. Taraflar arasında davacının davalıdan--- davalıya ödeme yapıldığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. İstanbul Anadolu --. İcra Müdürlüğü'nün -- esas sayılı dosyasının içeriğine göre; 11.05.2016 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının davalı ----- borçlusunun---- düzenleme tarihli 95.000,00 TL bedelli bonoya istinaden kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığı görüldü....

          Dava, İİK'nın 72. maddesi uyarınca açılan icra takibine konu senedin takip öncesi banka havalesi yolu ile ödenmiş olması sebebiyle takipte borçlu olmadığının tespiti ile %20 kötüniyet tazminatı istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; dava konusu 26/01/2015 tarihli bono bedelinin ödenip ödenmediği, anılan bonodan kaynaklı olarak İstanbul Anadolu ---. İcra Müdürlüğü'nün ---- esas sayılı dosyasında davacının davalıya borçlu olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. Taraflar arasında davacının davalıdan--- davalıya ödeme yapıldığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. İstanbul Anadolu --. İcra Müdürlüğü'nün -- esas sayılı dosyasının içeriğine göre; 11.05.2016 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının davalı ----- borçlusunun---- düzenleme tarihli 95.000,00 TL bedelli bonoya istinaden kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığı görüldü....

            Eldeki dava zaman aşımı iddiasıyla takipten borçlu olunmadığının tespiti davasıdır. Sözleşmeye dayalı alacaklar için zaman aşımı 10 yıldır. Bu süre takipten önce ancak dava açılması, takip yapılması gibi sebeplerle kesilir. Takipten sonra ise alacağın tahsiline yönelik işlemler zaman aşımını kesecektir. Bunun yanında bir takibin zaman aşımına uğramasından bahsedebilmek için öncelikle takibin usulünce kesinleşmesi gerekir. Somut olayda takip 2021 yılına kadar kesinleşmediğinden bir zaman aşımı işlemesinden de söz edilemeyecektir. Bu sebeple davacının iddiasının yerinde olmadığı görülmüş ve davanın reddine, davada tedbir uygulandığından hüküm altına alınan alacağın %20 si oranındaki kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava ------- kaynaklı kefalet borcunun ödenmemesinden dolayı yapılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir. Dava ----- yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır. Dosyaya sunulan bilgi ve belgeler davacı banka kayıtları, davaya konu ------ davalıların borca itirazı, işlemiş faiz---- takip tarihi itibariyle irdelenerek davalıların borçlu olup olmadığının tespiti için dosyanın genel kredi sözleşmeleri konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiştir....

                un müşterek borçlu ve müteselsil kefaletiyle müvekkili banka tarafından finansman kullandırıldığını, finansman ödemelerinin vadesi geçtiği halde geri ödenmemesi üzerine borçlular hakkında .... icra müdürlüğünün ...E. sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, yapılan itiraz üzerine öncelikle dava şartı olan uzlaşma yoluna gidildiği ancak sonuç alınamadığını belirterek; haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin devamına, kötü niyetli davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP: Davalılara dava dilekçesi ve tensip tutanağı usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olmasına rağmen davaya cevap vermemişlerdir GEREKÇE: Dava;Kredi Sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalıların itirazı üzerine açılan İİK. 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır. Davacı vekili davada; .... İcra Müdürlüğü'nün ...E....

                  Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, bireysel kredi sözleşmesinden kaynaklı, hukuka aykırı olarak icra takibinde faiz işletildiği iddiasına dayalı menfi tespit istemlidir. Mahkemece; icra takibine konu bireysel kredi sözleşmesi ve ekleriyle geri ödeme planı, ihtarname ve benzeri alacağa ilişkin tüm kayıt ve belgeler davalı bankadan getirtilerek dosyanın bankacı bilirkişiye tevdi sağlanarak bilirkişiden alınan rapordaki görüş doğrultusunda "davacının davasının kabulü ile, davacının Antalya 2. İcra Dairesinin 2019/9077 esas sayılı dosyasına dava tarihi itibariyle 12.269,81- TL.tutarında borçlu olmadığının tespitine, uygulanan temerrüt faizinin iptali ile asıl alacağa %18 oranında temerrüt faizi uygulanmasına," şeklinde karar verilmiş, kararı süresi içerisinde davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacının, davalı bankadan tüketici kredisi kullandığı, tüketici kredisinden doğan alacağın davalı banka tarafından Antalya 2....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava, senet metninden ve kambiyo senedinden kaynaklanan takipten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 19.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 19.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 08.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu