Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sigorta AŞ tarafından borçlular ... ve Nimet Andiç aleyhine, 43.747,00-TL asıl alacak 1.423,87-TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 45.170,87-TL alacak için ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığı, borçlu ...'in 19/01/2016 tarihli dilekçesi ile borca ve faize itiraz ettiği, 19/01/2016 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin ... E. ... K. sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı ... Sigorta AŞ ile davalı ... arasında haksız eylemden kaynaklanan zarar nedeniyle açılan itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonucunda davacının davasının reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Dava; davacı taşıyıcının yükte meydana gelen hasar zararı nedeniyle davalı taşıtan satıcı sigortalıya karşı borçlu olmadığının tespiti ve istirdat davasıdır. Mahkememizin ... Esas, ... karar sayılı dosyasında, davacı ... Sigorta A.Ş. tarafından, davalı hasar sorumlusu olan taşıyıcı.........’e karşı, dava dışı sigortalısı olan ... ......

    Borçlu her ne kadar talep dilekçesinde, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu belirtmiş ise de devamında 2011 yılında takipten hebardar olduğunu ve alacaklı ile görüşerek hacizlerin kaldırılmasını sağladığını beyan etmiştir. 13.11.2007 tarihinde başlatılan takipte, her ne kadar borçluya yapılan ödeme emri tebligatı usulsüz ise de borçlu en geç 2011 yılında takipten haberdar olmuş, ancak 05.09.2013 tarihinde mahkemeye başvurarak alacaklı sıfatına itiraz ile takibin iptalini talep etmiştir. O halde mahkemece istemin süre aşımından reddi gerekirken işin esası incelenerek yazılı gerekçeyle takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      olumsuz etkilendiğini, bu nedenle müvekkilinin----- dosyasında borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptalini ve %20'den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....

        İcra mahkemesinde borçlunun takibin dayanağı İİK’nun 68.maddesinde sayılan belgeleri hükümden düşürecek belgelerden birine sahip olması halinde borçlu itirazın kaldırılması talebinin reddini sağlayabilir. Oysa menfi tespit davasında borçlu bütün savunma sebeplerini ileri sürerek borçlu olmadığının tespiti yönünde lehine karar alabilir. Bu nedenle alacaklının itirazının kesin kaldırılmasını talep etmesinden sonra açılan menfi tespit davasında borçlunun hukuki yararının bulunduğu kabul edilmelidir. 2-Alacaklını İtirazının Geçici Kaldırılması Talebinde Bulunmasından Sonra Açılan Menfi Tespit Davasında Hukuki Yarar Alacak ilamsız icra takibinde adi senede dayanmış ve borçlu sadece takibin dayandığı belgedeki imzaya itiraz etmişse, alacaklı itirazın tebliğinden itibaren 6 ay içinde icra mahkemesine başvurarak itirazın geçici kaldırılmasını isteyebilir. (İİK.m.69)....

          TL lik kısım yönünden borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir. Alacak yargılamayı gerektirdiğinden tarafların tazminat talebi red edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            TL faiz olmak üzere toplam ...TL üzerinden iptali ile bu miktar üzerinden takibin devamına, takip tarihinden sonra yatırılan .. ödemenin infazda dikkate alınmasına, davacı yararına %.. icra inkar tazminatına, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, faturadan kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Dava dışı ... ile davalı arasında elektrik alım satım ilişkisi olduğu, davalı şirketin davacıdan elektrik satın aldığı konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Dava dışı ... ile davacı ... arasındaki .... tarihli “hizmet sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin ... maddesi uyarınca dava dışı şirket ile davacı arasında geçerli temlik sözleşmesinin bulunduğunun kabulü gerekir....

              İcra Müdürlüğü'ne ait ... esas sayılı icra dosyasına konu bonolardan kaynaklı olarak borçlu bulunmadığının tespiti ile icra takibinin iptalini talep ettiği anlaşılmıştır. Davacı vekilinin takibin iptali talebi takip hukukuna ilişkin olup, bu dava yönünden feri talep niteliğindedir. İstanbul 24. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2022/1190 esas sayılı dosyasında takibin iptalini talep ettiği mahkemece davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır....

                -YTL. bedelli bonodan dolayı borçlu olmadığının tespiti ile senedin iptali ve ödenen 2.900.-YTL.nin ödeme tarihlerinden itibaren ticari reeskont faizi ile tahsili ve % 40 tazminat istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece menfi tespit ve istirdat davasının reddine, davadan ve takipten önce ödeme yapıldığından, takipteki alacağın 2.850.-YTL. asıl alacak üzerinden yapılmasına, davaya takipten önce ödenen ve takip sırasında düşülmeyen 8.00.-YTL. üzerinden % 40 kötüniyet tazminatı verilmesine dair kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Dairemizce bozulan karara uyularak yapılan yargılama sonunda, alınan bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne, B.K.nun 84. maddesi gereğince yapılan hesaplama sonunda faize yönelik olarak 645.-YTL.nin kabulü ile davacının davalıya bu miktar borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin 5.750.-YTL. A.A.+6.235.29.-YTL. faiz olmak üzere toplam 11.985.31....

                  Bu durumda aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine itiraz edebilir ve itiraz üzerine takip duracağından, alacaklı bu itirazı bertaraf ettirmek için harekete geçtiğinde, alacaklının itirazın iptali veya kaldırılması talebi üzerine, borçlu bu konudaki savunmalarını genel mahkemede veya icra mahkemesinde ileri sürebilecektir. Diğer hâlde borçlu, alacaklının harekete geçmesini beklemeden borçlu olmadığının tespitinde korunmaya değer bir yararı bulunması hâlinde borçlu olmadığının tespiti için dava açabilir (İİK. m. 72/2). Alacaklının takibe girişmesinden sonra, hatta takip kesinleştikten sonra da borçlunun, borçlu olmadığının tespitini mahkemeden istemesi mümkündür (İİK. m. 72/3). Borçlu, belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açarak bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi iptal edilir ve borcu ödemekten kurtulur. Ancak, borçlu borcunu icra dairesine ödedikten sonra, artık menfi tespit davası açamayacaktır....

                  Dava konusu uyuşmazlık ortak gider alacağından kaynaklı icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesi gereğince kat maliklerinden her biri aralarında başka türlü anlaşma olmadıkça anagayrimenkulün ortak yerlerini koruma, güçlendirme ve onarım giderleriyle ortak tesislerin işletme giderlerine ve giderler için toplanacak avansa kendi arsa payları oranında katılmakla yükümlüdürler. Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden davalının mantolama işlemine başlamadan önce borca konu bağımsız bölümleri sattığı ve yargılama süresi içerisinde de mantolama işlemine başlanmadığı anlaşılmıştır. Mantolama işleminin yapıldığı tarih itibariyle de faydalanan maliklerin bu borçtan sorumlu olacağı gözetilerek, davalının borcun doğduğu tarih itibariyle kat maliki ve borçlu olmadığının tespiti ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile davanın kısmen kabulüne ilişkin karar verilmesi doğru görülmemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu