WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Taraflar arasında görülen takibin iptali ve borçlu olmadığının tespiti davasında mahkemece ihtiyati tedbir isteminin reddine dair verilen ara karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı dava dilekçesinde,takibin iptali ve borçlu olmadığının tespiti ile Kurum tarafından 6183 Sayılı Yasa kapsamında yapılan icrai takibin tedbiren durdurulmasını talep etmiştir. Davacı tarafın ihtiyati tedbir talebi 30.10.2012 tarihinde reddedilmiştir. Mahkemenin ara kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 382/d maddesinde göre; ihtiyati tedbir, çekişmesiz yargı işleri arasında sayılmış, 387. maddede ise (2) hafta içinde istinaf yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Taraflar arasında görülen takibin iptali ve borçlu olmadığının tespiti davasında mahkemece ihtiyati tedbir isteminin reddine dair verilen ara karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı dava dilekçesinde,takibin iptali ve borçlu olmadığının tespiti ile Kurum tarafından 6183 Sayılı Yasa kapsamında yapılan icrai takibin tedbiren durdurulmasını talep etmiştir. Davacı tarafın ihtiyati tedbir talebi 23.10.2012 tarihinde reddedilmiştir. Mahkemenin ara kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 382/d maddesinde göre; ihtiyati tedbir, çekişmesiz yargı işleri arasında sayılmış, 387. maddede ise (2) hafta içinde istinaf yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir....

      Asliye Ticaret Mahkemesi 2005/682 E. 2008/174 K. sayılı dosyasının menfi tespit davası olduğunu, davacı ... şirketinin borçlu olmadığını ve ... tarafından verilmiş olan ipoteğin kaldırılmasının talep edildiğini, ... bu davada davacı şirketin borçlu olmadığına, davacı ...' ın gayrimenkulündeki ipoteğin fekkine karar verildiğini, bu dava dosyasında alınan bilirkişi raporlarında, davacı şirket defterlerinin incelenmesi sonucunda, davalı ... şirketinin davacı şirkete 13.682,59 TL borçlu olduğunun tespit edildiğini, davacı şirketin bu alacağa istinaden ... 14. İcra Müdürlüğü 2009/20280 numaralı dosyasında başlattığı takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında itirazın iptaliyle takibin devamına karar verildiğini ancak davacı şirketin bu takipte sehven 3. kişi ipotek veren ...'ı da alacaklı olarak gösterdiğini, ...'...

        İcra mahkemesinde borçlunun takibin dayanağı İİK’nun 68.maddesinde sayılan belgeleri hükümden düşürecek belgelerden birine sahip olması halinde borçlu itirazın kaldırılması talebinin reddini sağlayabilir. Oysa menfi tespit davasında borçlu bütün savunma sebeplerini ileri sürerek borçlu olmadığının tespiti yönünde lehine karar alabilir. Bu nedenle alacaklının itirazının kesin kaldırılmasını talep etmesinden sonra açılan menfi tespit davasında borçlunun hukuki yararının bulunduğu kabul edilmelidir. 2-Alacaklını İtirazının Geçici Kaldırılması Talebinde Bulunmasından Sonra Açılan Menfi Tespit Davasında Hukuki Yarar Alacak ilamsız icra takibinde adi senede dayanmış ve borçlu sadece takibin dayandığı belgedeki imzaya itiraz etmişse, alacaklı itirazın tebliğinden itibaren 6 ay içinde icra mahkemesine başvurarak itirazın geçici kaldırılmasını isteyebilir. (İİK.m.69)....

          Davalı vekili, takip konusu alacaklar için davacılar tarafından bankaya bir kısım ödemeler yapıldığı konusunda ihtilaf bulunmadığını, bu sebeple bu miktar üzerinden borçlu olmadığının tespiti davası açmanın yersiz olduğunu, davacı borçlu ile bankanın bir protokol imzaladığını, davacının yapmış olduğu ödemeleri icra dosyasında görünmüyorsa bu ödemeleri belgeleri ile dosyaya beyan etmek ve dosya borcunun güncellenmesini talep etme hakkının olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir....

            GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davaya konu icra emrine dayanak mahkeme ilamı incelendiğinde davacının, sözleşmeden kaynaklı olarak borçlu olmadığının tespitini talep ettiğini, her ne kadar Yalova 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin gerekçeli kararında sözleşmelerin iptaline yönelik hüküm kurulmuş olsa da, sözleşmelerin iptal edilmesinin doğal bir sonucu da sözleşmeler iki tarafa da borç yükleyen sözleşmeler olduğu için davacının borçlu olmadığının tespiti olduğunu, davacının borçlu olmadığının tespiti sonucu doğuran bu hükmün, söz konusu ilamın menfi tespit konulu bir ilam olduğunu gösterdiğini, İcra ve İflas Kanunu'nun 72/4. Maddesi gereğince menfi tespit konulu ilamın kesinleşmeden takibe konulmasının mümkün olmadığını belirterek, takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; şikayetin reddine, dair karar verilmiştir....

            - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait taşınmazda kiracı olduğunu, Şubat 2007 dönemi kira bedeli alacağının 22.03.2007 tarihinde banka havalesiyle ödendiği halde, davalının müvekkili aleyhine takibe geçtiğini belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, kira parasının ödendiğini, takipten sonra bu davanın açılmasıyla öğrendiklerini, bu nedenle takipten feragat ettiklerini bildirmiştir. Mahkemece, davacının Şubat ayı kira bedelini takipten önce 22.03.2007 tarihinde ödediği, davalının da 19.07.2007 tarihinde takipten feragat ettiği, davanın konusuz kaldığı, ancak takibin haksız ve kötüniyetli olduğu gerekçeleriyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalının 1.600.-YTL.tazminatla sorumluluğuna karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

              - K A R A R - Davacı vekili, davacının davalı bankadan kullandığı kredinin 2009 yılında yapılandırıldığını ve o tarih itibariyle güncel borcun 62.377 TL olduğunu, davacının şimdiye kadar 54.657 TL ödeme yaptığını buna rağmen davacıya karşı takip başlatıldığını, yapılandırma uyarınca kalan borcun 38.831 TL olması gerekirken davalı bankanın yanlış hesaplaması ile halen davacının 64.000 TL borçlu olarak gözüktüğünü ileri sürerek, davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile bakiye borç kalmış ise bu borcu aşan miktar için takibin iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Davalı vekili, davacının kötüniyetli olduğunu, yapılan ödemelerin borcundan düşüldüğünü, takip dosyasında davacının ödeme taahhüdünde bulunarak borcu kabul ettiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir....

                Davacının sair itirazlarının süresinde olup olmadığının ve gerekliliğinin düzeltilen tebligat tarihine kapsamında takibin şekline göre icra dairesince değerlendirilmesi gerekmekte olup, davanın kabulü ile, Bakırköy 9. İcra Dairesinin 2021/10504 Esas sayılı dosyasında ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunun tespiti ile, ıttıla tarihinin 15/08/2022 olarak belirlenmesine, davacının sair itirazlarının takibin şekline göre icra müdürlüğü tarafından değerlendirilmesine'' karar verildiği görülmüştür....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Davacı, borçlu olmadığının tespitini, takibin iptalini ve kötüniyet tazminatı verilmesini istemiştir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum ile davalı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

                  UYAP Entegrasyonu