"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun takip sonrası zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasını talep ettiği, mahkemece ortaklığın giderilmesi davasının zamanaşımını kestiği gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği görülmektedir. Bononun vade tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK'nun 690. maddesinin yollaması ile uygulanması gereken aynı Yasa'nın 661/1. maddesi gereğince, bonoda, keşideciye karşı yapılacak takiplerde zamanaşımı süresi üç yıldır....
Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, yetki itirazı ve zamanaşımı def’i reddedilerek, sürücü değişikliğine ilişkin savunmanın ispatlanamadığı, hasarın teminat kapsamında kaldığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, davalının takibe itirazının 11.800.00 TL asıl alacak ve 817.11 TL işlemiş faiz toplamı üzerinden iptaliyle takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazla istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir....
Somut olayda, davalı itirazın iptali davasına karşıverdiği cevap dilekçesinde zamanaşımı def'inde bulunmamış, rücu koşulları oluşmadığını savunmuş, mahkemece icra takibinde davalı vekilinin zamanaşımı definde bulunduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Bilindiği gibi zamanaşımının dolduğu savunması bir def’i niteliğindedir. Bu bakımdan zamanaşımı, alacaklının borçluya karşı dava açma veya icra takibinde bulunma hakkını ortadan kaldırmamakla birlikte, açılan davada veya başlatılan takipte borçlunun zamanaşımı def’ini ileri sürmesiyle, alacaklının ifa talebinin reddine neden olmaktadır. Bu nedenle zamanaşımı alacak hakkının ifa edilebilirliğine etki etmekte, alacağın ifasının borçlunun iradesine bırakılmasına neden olmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak genel haciz yoluyla başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlunun borca ve ferilerine itirazı ile birlikte takibin durduğu, alacaklının icra mahkemesine başvurusunda, itirazın kaldırılmasını talep ettiği, borçlunun ise verdiği cevap dilekçesinde zamanaşımı itirazında bulunduğu, mahkemece, takibe dayanak bononun ibraz tarihine göre 6 aylık zamanaşımı süresine tâbi olduğu, zamanaşımı süresinden sonra takip başlatıldığı anlaşılmakla, itirazın kaldırılması talebiyle açılan davanın reddine karar verildiği görülmektedir....
uygun olmayacak şekilde zamanaşımı sebebiyle düşme kararı verilmesi, 2-Sanık ...'...
İcra Müdürlüğü'nün 2012/6480 esas sayılı dosyasında ilamsız takip başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali ile %40’dan az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, 12.10.2002 ve 12.11.2002 vade tarihli senetlere dayanarak 17.10.2012 tarihinde icra takibi başlatmıştır. Her ne kadar bonolarda zamanaşımı süresi 3 yıl ise de davacı kambiyo senedine mahsus takip yolu ile icra takibi başlatmamış, ilamsız takip yolu ile alacağın tahsilini talep etmiştir. Davalı yan dava konusu bonolarla ilgili zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de bu husus değerlendirilmemiştir....
TTK'nun 661. maddesi uyarınca; bonolar için 3 yıllık zamanaşımı öngörülmüştür. Diğer yandan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 133. maddesine nazaran daha özel nitelikte bulunan TTK’nun 662. maddesinde; “müruruzaman; dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi sebepleriyle kesilir” hükmüne yer verilmiştir. 6762 sayılı TTK'da zamanaşımını kesen işlemler sınırlı olarak sayılmıştır. Öte yandan, alacaklı tarafından takibin devamını sağlamaya yönelik olarak yapılan icra takip işlemleri de zamanaşımını keser. Somut olayda, takip dayanağının 21/09/2017 tanzim, 16/11/2018 vade tarihli 50.000 USD tutarlı bir bono olduğu, söz konusu senette şikayetçi borçlunun keşideci konumunda bulunduğu, alacaklının borçlu hakkında yetkisiz icra dairesi olan İstanbul 31. İcra Müdürlüğünde 04/12/2018 tarihinde takip başlattığı, borçlunun süresinde yetki itirazı üzerine İstanbul 11....
İcra Müdürlüğü 2010/518 E. sayılı dosya ile takip başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline ve davalının icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin takip sonrası davacıya 55.000,00 TL ödediğini ve ibraname imzaladıklarını belirterek, söz konusu ibranameyi ibraz etmiş ve davanın reddini istemiştir. Mahkemece, ibraname üzerinde yaptırılan inceleme sonucu benimsenen ... ... Kurumu Başkanlığı raporuna göre, imzanın davacıya ait olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Ancak somut olaydaki gibi takibin kesinleşmediği hallerde, takip tarihinden sonra fakat ödeme emrinin tebliğinden önce gerçekleşen zamanaşımı itirazı hakkında, mahkemece İİK'nun 168/5 ve 169/a maddeleri koşullarında inceleme ve değerlendirme yapılması zorunludur. O halde mahkemece, borçlunun zamanaşımı itirazının süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, zamanaşımı itirazının kabulü ile İİK’nun 71/son ve 33/a maddelerine göre icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 30/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda, takip dayanağı belge bono olup, borçlunun icra dairesine yaptığı itirazında zamanaşımı itirazını ileri sürmediği anlaşılmıştır. Zamanaşımı itirazı, ileri sürülmediği takdirde re'sen nazara alınacak hususlardan değildir. Ancak, borçlu İİK'nun 63. maddesi gereği senet metninden anlaşılan itiraz nedenlerini yargılama sırasında ileri sürebilir. Zamanaşımı itirazı da senet metninden anlaşılan bir itirazdır. Borçlunun cevap dilekçesinde zamanaşımı itirazında bulunduğu görüldüğünden ve bononun 25.10.2010 vade tarihli olup üç yıllık zamanaşımı dolduktan sonra takibe başlandığından, bononun zamanaşımına uğradığının kabulü zorunludur. O halde, mahkemece, itirazın kaldırılması isteminin açıklanan nedenlerle reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'...