Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara; kararın dayandığı deliller ile kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, taraflar arasında faiz oranının %25 olacağına ilişkin sözleşme bulunmadığı gibi, taraflar tacir de olmadığından takip talebi ile ancak yasal oranda faiz istenilebilir.Mahkemece, takibin devamına karar verilmek suretiyle fahiş oranda (%25) faize hükmedilmesi doğru değil ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birinci paragrafındaki “takibin devamına” ifadesi çıkartılarak yerine “takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal oranda faiz yürütülmek suretiyle devamına” sözleri yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine...
- K A R A R - Davacı vekili; taraflar arasında ticari ilişki kapsamında oluşan cari hesap alacağının ödenmemesi üzerine aleyhin girişilen takibe davalı borçlunun itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaliyle, takibin devamına ve %40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; müvekkilinin davacıya bir borcu bulunmadığını, takibin dayanaksız olduğunu bildirerek, davanın reddini savunmuş ve %40 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece; dosyaya sunulan deliller birlikte değerlendirilerek, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davacı yanın alacaklı olduğunun kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının takibe itirazının iptaliyle, takibin devamına, hükmolunan tutarın %40'ı oranındaki 7.777,24 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
Maddesinin (2).cümlesinde yazılı “takibin iptaline” sözcüklerinin silinerek karar metninden çıkarılmasına, yerine “takibin durdurulmasına” sözcüklerinin yazılmasına, mahkeme kararın düzeltilen bu şekliyle İİK 366 ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına mahal olmadığına, 30.05.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi. ...
Borçlu vekili şikâyet dilekçesinde; müvekkili aleyhine başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takibin müvekkilinin itirazı üzerine durduğunu, alacaklının itirazın iptali davası açtığını, Mersin 1....
İcra Müdürlüğünün 2008/3249 Esas) sayılı dosyası ile alacaklı Medaş Nevşehir İşletme Müdürlüğü tarafından borçlu Hacı Mehmet Varol hakkında 25.514,73 TL elektrik faturası alacağına dayalı olarak 09/06/2008 tarihinde ilamsız takibe geçildiği, takibin kesinleşmesi sonrasında takip borçlusunun 16/05/2012 tarihinde vefat ettiği, borçlunun mirasçılarından şikayetçi T1 gönderilen muhtıranın 20/06/2013 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Bu durumda borçlu takipten sonra öldüğünden İİK. nun 53. maddesi gereğince alacaklının tereke aleyhine veya mirasçılar aleyhine takibin devamını istemesi gerekir. Eğer mirasçılar hakkında takibin devamını isterse reddi miras için Medeni Kanun gereğince tayin edilen 3 aylık süre içerisinde takibin geri bırakılması icabeder. Alacaklı terekeye karşı takibe devam etmek isterse bundan sonraki işlemlerin tereke mümessillerine tebliği icabeder. Ancak bu durumda üç aylık mirasın reddi süresi beklenmez....
İlk derece mahkemesi tarafından; takip dayanağı senedin aynı olduğu ve tahsilde tekerrür kaydının yer almadığı, ilk takibe devam edilerek ilk takipten feragat edilmeksizin başlatılan ikinci takibin mükerrerlik oluşturacağı gibi usul ekonomisi ilkesine de aykırılık teşkil ettiği gerekçesi ile, şikayetin kabulüne, şikayetçi borçlu hakkında başlatılan Çankırı İcra Müdürlüğünün 2018/2291 Esas sayılı mükerrer icra takibinin iptaline karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; Çankırı İcra Müdürlüğü'nün 2017/3642 sayılı dosyası ile yapılan takibin borçluların itirazı üzerine durduğunu, takibin devamı için dava açılmadığını, alacağın tahsil edilmediğini, tek başına tahsilde tekerrür olamama kaydının bulunmamasının takibin iptali nedeni olamayacağını belirterek kararın kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık; kambiyo senedine dayalı takipte borca itiraz niteliğindedir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece dosyaya sunulan bilirkişi raporu ve Türkiye İş Bankası tarafından dosyaya sunulan dekont sureti dikkate alınarak, davacının Türkiye İş Bankası’nın 28.12.2018 keşide tarihli ve 31.877,00 TL bedelli çek borcuna ilişkin 10.000,00 TL ödeme yaptığını ancak takibin alacağın tamamı yönünden takibe konulduğunu ispatlamış olmasına rağmen takibin tamamının durdurulması ve takibin iptalini talep etmiş olduğundan, takibin açılmasında bir usulsüzlük olmadığından davanın kısmen kabul ve kısmen reddi ile Kozan İcra Dairesinin 2019/765 takip sayılı dosyasında yürütülen icra takibinde davacı tarafça 10.000,00TL 'lik kısmın ödendiği anlaşılmakla takibin bu miktar yönünden iptaline, 24.359,71TL lik kısım yönünden takibin devamına fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir....
İcra Dairesinde takibin başlatıldığını ileri sürmüştür. Bilindiği üzere yetki sözleşmesi; yetkili kılınan mahkeme belirtildiği takdirde HMK'nin 17.maddesi uyarınca geçerlidir. Yalnızca tacirler ve kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlık hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi yetkili kılabilir. Sgk kayıtları, gib kaydı ve dosyadaki bilgi belgeler uyarınca, davalının tacir olmadığı anlaşılmaktadır. Somut olayda; davalı tarafın tacir olmaması nedeniyle taraflar arasındaki yetki sözleşmesi geçersizdir. Bu durumda İİK'nin 50.maddesinin yollamasıyla HMK'deki yetki kuralları ve 6.maddedeki düzenleme gereğince davalı borçlu hakkındaki takibin, takibin başlatıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairelerinde başlatılması zorunludur. Takibin başlatıldığı tarih itibariyle borçlunun adresinin .../... olduğu ve tebligatın da adı geçen davalı şirkete bu adreste yapıldığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır....
Yasal düzenleme çok açık olup, İcra Mahkemesince, İcra Müdürlüğü’ nün İİK. nun 97/1. maddesine ilişkin talebi üzerine vereceği karar, “ takibin devamına veya talikidir”, başka bir karar verilemez. İcra Mahkemesi, 97. maddenin yerine 99. maddenin uygulanıp, uygulanmayacağını takibin taraflarının ya da 3. kişinin şikayeti üzerini değerlendirebilir. Somut uyuşmazlık ve kararlar yukarıdaki açık yasal düzenlemelere göre değerlendirildiğinde; İcra Mahkemesince, İcra Müdürlüğü’ nün İİK. nun 97/1. maddesine ilişkin talebi üzerine ( takibin taraflarının ya da 3. kişinin bu yolda bir şikayette olmadığı gözetilerek ) “ takibin devamına veya talikine” karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç; Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi 23....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, mükerrerlik nedeniyle takibin iptali istemi ve ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte borca itiraza ilişkindir. Soma İcra Müdürlüğünün 2010/3305(yenilenmekle 2015/458) Esas sayılı dosyasıyla yürütülen takiple huzurdaki davada iptali istenen Kırkağaç İcra Müdürlüğünün 2020/232 Esas sayılı dosyasıyla başlatılan takip konusu borç ve ipoteğin aynı olduğu hususunda taraflar arasında çekişme bulunmamaktadır. Davacı taraf her iki takibin derdest olduğunu iddia ederken, davalı ise Soma İcra Müdürlüğünün 2010/3305(yenilenmekle 2015/458) Esas sayılı dosyasıyla yürütülen takibin düştüğünü, Kırkağaç İcra Müdürlüğündeki takibin bu düşme kararından sonra başlatıldığını savunmaktadır. Bu halde, uyuşmazlığın çözümünde, iptali istenen takip başlatılmadan önce Soma İcra Müdürlüğünün 2010/3305(yenilenmekle 2015/458) Esas sayılı dosyasıyla yürütülen takibin düşüp düşmediğinin tespiti önem arz etmektedir....