İcra Müdürlüğünün 2015/10355 E. sayılı dosyasından ilamlı icra takibi başlatıldığını, başlatılan takibin hukuka aykırı olduğu iddiasıyla icranın geri bırakılmasına, ... 8. İcra Müdürlüğünün 2015/10355 E. sayılı dosyasındaki takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. ... 1. İcra Mahkemesindeki yargılama sırasında davacı vekilinin 28.01.2016 tarihli dilekçesinde davaya konu icra takip dosyasının ... 2. İcra Müdürlüğünün 2015/13730 Esas sayılı dosyası olduğunu açıklandığı anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın ... 1. İcra Mahkemesi tarafından görülüp, çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK’nın 25 ve 26. maddeleri gereğince ... 1. İcra Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 17/10/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Senedin tanzim tarihi dikkate alındığında gerçek vade tarihine göre kambiyo vasfının olması nedeni ile bu husus takibin iptalini gerektirmez. Kaldı ki bir an için kambiyo vasfını etkilediği kabul edilse bile, borçlu imzaya itirazını geri aldığından İİK'nun 170/a-son maddesi uyarınca senedin kambiyo vasfında olmadığı nedeni ile takibin iptaline karar verilemez. Öte yandan senedin miktarında tahrifat yapıldığının belirlenmesi halinde, alacaklının tahrifat öncesi miktar üzerinden takibe devam hakkı mevcuttur. O halde mahkemece, takip dayanağı bonoda tahrifatla arttırılan kısım olan 100.000,00 TL asıl alacak ve gerçek vade tarihi dikkate alındığında işlemiş faiz alacağı yönünden İİK'nun 169/a maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile takibin tümden iptaline karar verilmesi isabetsizdir....
DAVA Davacı borçlu vekili şikayet dilekçesinde; haklarında bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinde alacaklı tarafından takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde takibin devamını sağlayıcı nitelikte taleplerde bulunulmadığından takibin zaman aşımına uğradığını ileri sürerek icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde; davanın süresinde açılmadığını, borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, usulüne uygun şekilde takip kesinleştiğinde haciz işlemlerine geçildiğini, üzerine kayıtlı mal varlığı olmayan borçlunun annesi Melahat Sakın'ın vefatı neticesinde kendisine intikal eden taşınmaza haciz konulduğunu, bu haczin konulmasından sonra davacı borçlunun haksız ve mesnetsiz şekilde zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talebiyle dava açtığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....
DAVA Borçlu vekili şikayet dilekçesinde; hakkında bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinde, alacaklı tarafından takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde takibin devamını sağlayıcı nitelikte taleplerde bulunulmadığından takibin zaman aşımına uğradığını ileri sürerek icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı vekili cevap dilekçesinde; takibi ilerletici taleplerde bulunduklarını, takibe ilişkin olarak borçlu ile 3. kişiler arasındaki tasarrufların iptali için açtıkları dava ile de zaman aşımı süresinin kesildiğini ve dava süresince zaman aşımı süresinin işlemediğini savunarak davanın reddini talep etmiştir. III....
Kaybetmesi veya yedi gün içinde dava açmaması halinde ise icranın geri bırakılması kararı, takibin iptaline ilişkin sonuçları doğurur (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2013/35851 esas, 2014/2112 Karar ve 28.01.2014 tarihli içtihadı). O halde mahkemece, İzmir 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/701 esas, 2021/103 karar sayılı kararıyla, asıl borçlu Kazım Karataş'ın zamanaşımı itirazının kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği ve iş bu kararın 27/02/2021 tarihinde kesinleştiği, kararın tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde alacaklı tarafından İİK'nun 33/a-2 maddesi uyarınca alacak davası açılmadığı görülmekle, icranın geri bırakılması kararı takibin iptaline ilişkin sonuçları doğuracağından, Mahkemece şikayetçinin talebinin 'icranın geri bırakılması' olduğu da nazara alınarak şikayetçi kefil yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olmuştur....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/209 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, bu davanın yapılan yargılaması, istinaf ve temyiz aşamaları sonucunda dava konusu takibin davacı borçlu yönünden iptaline karar verildiğini, istinafa konu davada bu davanın gerekmediği ve birbirinden bağımsız davalar olduğu halde bekletici mesele yapıldığını, takibin iptaline ilişkin kararın kesinleşmesi üzerine de zamanaşımı nedeni ile icranın geri bırakılması istemli açılan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, verilen kararın yasal olmadığını, davanın reddi gerektiğini, ayrıca muvekkili aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin de hatalı olduğunu beyanla, istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldınılmasını ve davanın reddi ile müvekkili lehine yargılama gideri ile vekalet ücretine hükmedilmesini istemiştir....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, takibin kesinleşmesinden sonra gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
İcra Müdürlüğü'nün 2018/6858 Esas başlatılan takipte davacı yönünden İİK'nun 170/b maddesi göndermesi ile olayda uygulanması gerekli aynı Yasanın 71/2 ve 33/a-1. maddeleri gereğince İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA,'' dair karar verildiği görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- İcra Müdürünün 3.kişinin istihkak iddiasına alacaklının itirazı üzerine İİK'nin 97/1.maddesi gereğince takibin devamı veya taliki konusunda karar verilmesi için mahkemeye gönderilmesi üzerine verilen takibin devamı kararı, 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Karar da her ne kadar 3.kişiye dava açmak üzere süre verilmemiş ise de bu eksikliğin çıkartılacak ihbarnamede dikkate alınması mümkün olup, İİK'nin 97/5.maddesi gereğince takibin devamı kararının temyizi kabil olmadığından temyiz dilekçesinin reddi gerekir....
Tic.Ltd.Şti tarafından yapılan istihkak iddiası ile ilgili olarak takibin devamı veya taliki hakkında karar verilip verilmediği, verildi ise karar örneği ile birlikte kararın davacı 3.kişiye tebliğ edilip edilmediğinin araştırılarak, tebliğ edilmiş ise tebligat parçasının okunaklı ve onaylı bir suretinin, bulunduğu yerlerden temin edilip eklenmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemiz'e gönderilmesi için dosyanın Mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18.10.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....