Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aynı Kanunun 71/2. maddesine göre ise, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımı itirazı bir süreye tâbi değildir. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, takibin kesinleşmesinden sonraki devreye ilişkin zamanaşımı şikayetidir. Takip dayanağı çek, ibraz süresinin bitim tarihi itibariyle uygulanması gereken 6762 Sayılı TTK' nun 726. maddesi uyarınca 6 aylık zamanaşımı süresine tâbidir. İİK'nun 170/b maddesinin göndermesi ile olayda uygulanması gereken aynı Kanun'un 71/2. ve 33a/1. maddelerine göre; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde alacağın zamanaşımına uğradığı iddiası, resmi belgelere dayalı olarak incelenir....

    Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 71. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı şikayetidir. İİK'nun 71/2. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/a-l. maddesi gereğince, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığının belirlenmesi halinde icranın geri bırakılmasına karar verilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 04.11.1998 tarih ve 1998/12-753 E. 1998/797 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere, borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı şikayeti süreye bağlı değildir. Somut olayda, alacaklının haciz talep ettiği 11.10.2010 tarihi ile yenileme talep ettiği 27.05.2015 tarihi arasında zamanaşımını kesen bir işlem yapılmadığı görülmektedir....

      Takibin şekline göre zamanaşımı itirazı takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkinse İİK.nun 62. maddesi gereğince ödeme emri tebliğinden itibaren 7 günlük sürede icra dairesine bildirilmesi gerekir. İcra mahkemesine ise İİK'nun 71. maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle başvurulabilir. Somut olayda takip henüz kesinleştiğinden borçlunun başvurusu İİK.nun 71. maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımına ilişkin olmayıp, takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazıdır. O halde, takibin şekline göre borçlunun icra dairesi yerine mahkemeye yaptığı zamanaşımı itirazı fuzuli bir başvuru olup sonuç doğurmayacağından mahkemece itirazın bu gerekçe ile reddi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin kabulüne dair hüküm tesisi isabetsizdir....

        Borçlu 13.02.2012 tarihinde icra mahkemesine başvurarak, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleştiğini ileri sürmüş, mahkemece istem yerinde görülerek icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. İİK'nun 71/2. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 33/a-1. maddesi gereğince, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığının belirlenmesi halinde mahkemece icranın geri bırakılmasına karar verilir. T.T.K.'nun 720/2.maddesi gereğince, çekin süresinde muhatap bankaya ibraz edildiğinin, "ibraz günü de gösterilmek suretiyle" çekin üzerine yazılmış olan tarihli bir beyanla tespiti gerekir. Aksi takdirde alacaklı müracaat hakkını kaybeder. Somut olayda takip dayanağı belgede ibraz tarihi bulunmadığından, alacaklı, TTK'nun 708 ve 720. maddeleri uyarınca müracaat hakkını yitirmiştir....

          Başvuru bu hali ile İİK.nun 71.maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazıdır. İİK'nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir. Bir diğer anlatımla takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazı süreye tabi değildir. O halde, mahkemece, işin esası incelenerek takibin kesinleşmesinden sonra yapıldığı iddia edilen ödemeler yönünden araştırma yapılmak suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde istemin süreden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekirken Dairemizce onandığı anlaşılmakla borçluların karar düzeltme isteminin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir....

            Bu durumda bono hakkında TTK'nun 661. maddesinde öngörülen üç yıllık süre içinde takip başlatıldığı için, "takipten önceki" dönemde zamanaşımı süresinin oluştuğundan söz edilemez. Borçlunun bu konudaki başvurusu ödeme emrine itiraz süresi içinde ileri sürülebilecek nedenlerdendir. Somut olayda borçlu vekilinin icra mahkemesindeki talebi takipten sonraki dönemde icra dosyasının işlemsiz bırakıldığı iddiasına dayalı olup, inceleme İİK'nun 71/2 ve 33/a-1. maddeleri kapsamında değerlendirilmelidir. Bir başka deyişle, TTK'nun 661. maddesinde öngörülen üç yıllık zamanaşımı süresinin, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde oluşması gerekli ve incelemenin bu kurallara göre yapılması zorunlu bulunmaktadır. O halde, icra dosyasının tetkikinde takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde dosyanın üç yıldan fazla işlemsiz bırakılmadığı tespit edilmekle istemin reddine karar verilmesi gerekirken olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

              İcra takibinin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı itirazının yasal dayanağı İİK.nun 71. maddesi olup bu madde uyarınca borçlu takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığını her zaman icra mahkemesinde ileri sürebilir. Bir diğer anlatımla borçlunun İİK.nun 71. maddesine dayanan isteminin incelenebilmesi, bu istemin belli bir süre içinde ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir (HGK.nun 04.11.1998 tarıh ve 1998/12-763 esas - 1998/797 kararı). O halde mahkemece, borçlunun İİK.nun 71. maddesine dayanan isteminin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. ....

                Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 71. maddesi kapsamında, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiği nedenine dayalı itfa şikayetidir. Mahkemece hükme esas alınan 27.01.2014 tarihli bilirkişi raporunda, 09.04.2010 tarihi itibariyle dosya borcunun tamamen kapandığı ve 285,25 TL fazladan ödeme yapıldığı tespit edilmiş olup, şikayet başvurusunun yapıldığı 22.02.2011 tarihi itibariyle dosya borcunun tamamının ödenmiş olduğu açıktır. O halde; mahkemece, İİK'nun 71. maddesi uyarınca takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun itfa edilmesi sebebiyle istemin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle istemin reddi şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takibin kesinleşmesinden sonra borçluların zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasını talep ettikleri mahkemece; istemin süreden reddedildiği görülmektedir. İİK'nun 170/b maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 71/2 ve 33/a maddesi gereğince, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığına yönelik şikayet, herhangi bir süreye tabi olmayıp iddianın yerinde olduğunun belirlenmesi halinde icranın geri bırakılmasına karar verilir....

                    Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davacı tarafından davalı hakkında başlatılan kambiyo takibinin itirazsız kesinleştiği, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede alacaklı davacı yanca takip dosyasında, takibin yenilenmesinden önce yapılan en son muamele tarihinin 5.3.2004 tarihi olup, bu tarihten sonra alacaklı davacı yanca takip dosyası davalı borçlu hakkında yenileme tarihine kadar ihmal edilerek 6 aydan fazla bir süre takipsiz bırakıldığı, İİK.nun 71/2. maddesi hükmüyle takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığına dair takibin talik ya da iptali talebinin 71/2. maddesine yollamada bulunduğu İİK.nun 33/a maddesinde bir süre öngörülmediğinden davalı borçlu takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımı iddialarını süreye tabi olmadan ileri sürme hakkı olup, davalı borçlu hakkında çeke dayalı kambiyo takibinin kesinleşmesinden sonraki dönemde çekler için öngörülen 6 aylık zamanaşımı süresinin geçtiği anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar...

                      UYAP Entegrasyonu