Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; meskeniyet ve taşkın haciz şikayetlerinin hak düşürücü süre nedeniyle reddine, dair karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf (süre tutum )dilekçesinde özetle; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren istinaf dilekçesi sunacağını, süre tutum talebinin kabulüne, mahkeme kararının kaldırılması istemine ilişkindir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, meskeniyet iddiasına ilişkin haczedilmezlik şikayeti ile taşkın haciz istemine ilişkindir. İİK'nun 4. maddesi gereğince takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Anılan yetki kuralı kamu düzenine yönelik olup, kesin niteliktedir ve mahkemece re'sen gözetilmelidir (HGK. 21.03.2001 Tarih, 2001/12- 235)....
Uyuşmazlığın; meskeniyet şikayeti ile birlikte taşkın haciz şikayetine ilişkin olduğu görüldü. İİK'nun 82/1- 12.maddesi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı, adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. İcra mahkemesince, borçlunun sözü edilenlerle tespit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirlenen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanının icra dosyasındaki hak sahiplerine ödenmelidir. Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu ögeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır....
Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. İcra mahkemesince, borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tespit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirlenen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı hak sahiplerine ödenmelidir. Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu öğeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır. Borçlunun görev ve sıfatı kendisinin yukarıda belirlenenden daha görkemli bir meskende ikamet etmesini gerektirmez....
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, taşınmazın değerinin 360.511,50- TL olduğu ve dava konusu evin davacının haline münasip evi olduğunun belirtildiği görülmüştür. Bu tespite göre, borçlunun fiilen oturduğu evin değeri tespit edilerek sonuca gidilmiş, dava konusu taşınmazın tapu kaydı, tapudaki hisse durumu ve niteliği değerlendirilme konusu yapılmamış, ayrıca davacının daha mütevazi semtlerde haline münasip bir evin bedeli de tespit edilmemiştir. Meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunulan taşınmaz, tapuda "bahçeli iki katlı kargir ev" vasfı ile kayıtlı olup, 243,71 metrekare miktarında olduğu ve 121,86 metrekareye tekabül eden kısmının borçluya ait bulunduğu anlaşılmaktadır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/1971 KARAR NO : 2023/1816 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : EDİRNE İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/05/2021 NUMARASI : 2019/350 ESAS - 2021/192 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Dairemizden verilen 13/06/2022 tarih ve 2021/3141 Esas 2022/1929 sayılı kararı Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 05/04/2023 tarih ve 2022/8970 Esas, 2023/2373 Karar sayılı ilamıyla BOZULMAKLA, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılıp incelendi: İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine Edirne İcra Müdürlüğü'nün 2017/3315 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, müvekkilinin söz konusu icra takibine itiraz etmediğini ve takibin kesinleştiğini, alacaklı karşı tarafın müvekkilinin oturmakta olduğu Aşağı Zaferiye Mah....
Mahkememizce 26/10/2021 tarihli duruşma tutanağında bilirkişi ücretinin 2 haftalık kesin süre içerisinde yatırılması aksi halde masraf yatırılmadığından mevcut deliller ışığında yargılamanın sonlandırılacağının ihtarına karar verildiği, ara kararımız doğrultusunda şikayetçiye söz konusu ihtaratlı duruşma zaptının usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ancak şikayetçinin kendisine verilen 2 haftalık kesin süre içerisinde bilirkişi ücretini yatırmadığı, meskeniyet şikayetinin keşif ve bilirkişi incelemesiyle ispatı mümkün olduğundan, verilen kesin süreye rağmen davacı tarafından bilirkişi ücretinin yatırılmaması nedeniyle davacının keşif ve bilirkişi incelemesinden vazgeçmiş sayıldığının kabulü gerektiğinden dosya içerisinde sair delillerle davacının davasını ispat edemediğinden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Meskeniyet şikayetinin Reddine, karar verildiği görülmüştür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, davacı adına kayıtlı taşınmazdaki haczin meskeniyet iddiasına istinaden kaldırılması istemine ilişkindir. İİK'nun 4. maddesi gereğince; takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasal koşulların oluşması halinde, İİK.nun 79 ve 360. maddeleri, bu husustaki yetki ile ilgili istisnaları teşkil etmektedir. İİK'nun 79. maddesi gereğince; haczolunacak malların başka bir yerde bulunması halinde icra dairesi, malların bulunduğu yer icra dairesine talimat yazarak haczin yapılmasını ister. Bu halde, hacizle ilgili şikayetler, kendisine talimat yazılan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesince çözümlenir. Anılan husus, kesin yetki kuralı olup mahkemece re'sen uygulanmalıdır....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle; Yargıtay içtihatları ve Anayasa Mahkemesi'nin davada tasarruf görüşleri nedeniyle 11 adet icra dosyası için tek bir dava açtığını, Yargıtay kararlarında da 1'den fazla icra dosyası için tek bir dava açılabileceğinin belirtildiğini, dosyanın mahkemenin 2021/540 esas sayılı dosyasından tefrik edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, yetki itirazı davalı tarafa ait bir itiraz yolu olup, mahkemenin resen yetki yönünden reddi kararının da usulüne aykırı olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, davacı adına kayıtlı taşınmazdaki haczin meskeniyet iddiasına istinaden kaldırılması istemine ilişkindir. İİK'nun 4. maddesi gereğince; takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir....
Davalı/alacaklı vekili cevap dilekçesinde: şikayetin süresinde yapılmadığını, taşınmaz üzerindeki takyidatların meskeniyet şikayetine etkilerinin değerlendirilmesi gerektiğini belirterek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi; meskeniyet iddiasına konu taşınmazın büro vasfında olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar vermiştir. Davacı/borçlu vekili istinaf dilekçesinde; taşınmazın tapu kaydında büro vasfında kayıtlı olmasının meskeniyet şikayetine engel olmadığını, kanunun amacının barınma hakkını korumak olduğunu belirterek ve şikayet dilekçesinde saydığı nedenlerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir....
Bu durumda, henüz kendisine takip yöneltilmemiş mirasçılarının kendisi ve ailesinin ihtiyacı nedeniyle bu yargılamaya devam etmesi olanaklı değildir. Bu nedenlerle davacı mirasçılarının istinaf isteminin reddi ile şikayetçi borçlunun ölümü nedeniyle meskeniyet iddiasının dayanağı ve dolayısıyla haczedilmezlik şikayetinin konusu kalmadığından kararın HMK'nun 353/1- b(2) maddesi uyarınca re'sen kaldırılmasına, şikayetin konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir....