Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Esas sayılı icra takip dosyasına itiraz ettiğini, borlu şirketin itiraz dilekçesindeki beyanlarının maktu olup, açıklamadan ve gerekçelendirmeden dahi yoksun olduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 20 den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının aynı alacak için daha önce AIntalya ... İcra Müdürlüğü'nün .../... Esas sayılı takip dosyasında ilamsız icra takibi başlattığını ve takibin müvekkilinin itirazı üzerine durduğunu, halen derdest olduğunu, davacı tarafından yine aynı alacak için Antalya ... İcra Müdürlüğünün .../ ... Esas sayılı takip dosyasında ilamsız icra takibi başlattığını, bu takibe de müvekkilinin itirazı üzerine takibin durduğunu, bu takip dosyasının da halen derdest olduğunu, aynı alacak için daha önce mükerrer başlatılan alacaklı bu defa Antalya ... İcra Müdürlüğünün .../......

    Mahkemece, davanın kısmen kabul, kısmen reddine, borçlu ...’un yaptığı itirazın iptali ile takibin 3.374,67-TL üzerinden devamına, ayrıca alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %32,60 oranında faiz yürütülmesine, davalı Kefil ... yönünden ise davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalı ...’un aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Mahkemece, 2.629,80-TL’si asıl alacak olmak üzere,kat öncesi ve sonrası işlemiş faiz, faizin KKDF’si ve BSMV’si, %5 BSMV, ihtar masrafı olmak üzere toplam 3.374,67-TL üzerinden takibin devamına, ayrıca alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %32,60 oranında faiz yürütülmesine şeklinde hüküm kurulmuş olmakla, faize faiz yürütülmüştür....

      Davalı vekili, ödeme emrindeki asıl alacağa değil, hesaplanan faize ve faiz oranına itiraz edildiğini tüm alacağa itiraz edilmiş gibi dava açılmasının doğru olmadığını ihtarnameye itiraz edildiğini, hesaplanan faiz ile faiz oranının fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının ihtarla temerrüde düşmesi nedeniyle bu tarihten itibaren faiz hesaplanması gerektiği, asıl alacağa yönelik bir itiraz bulunmadığı belirtilerek, davanın kısmen kabulüne 169.384.60 TL üzerinden 159.035.73 TL alacağa değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, itiraz edilen faizin %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, davalının talep ettiği haksız takip tazminatının reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıya borç para verdiğini, davalının borcunu ve bu borcun işlemiş faizini ödemediğini,girişilen icra takibine de itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve % 40 icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

          Davacı takibinde 2.148,20 TL. asıl alacak, 629,80 TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.778,00 TL.nin tahsilini talep etmiş, davalı borca ve fer’ilerine itiraz etmiş, bunun üzerine açılan iş bu itirazın iptali davasında davacı davasının harca esas değerini asıl alacak miktarı 2.148,00 TL. olarak belirtip faiz ve masrafların hariç olduğunu bildirmiştir. Davacı yanın dava dilekçesindeki bu bildiriminde takipte talep ettiği işlemiş faiz talebi ile ilgili olarak itirazın iptali davası açmadığı, sadece asıl alacağa yönelik olarak itirazın iptali davası açtığının kabulü gerekir. Hal böyle olunca, mahkemece faize itiraza ilişkin olarak açılan bir dava bulunmadığı gözetilmeden davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Mahkemece, ilamın aynen icrasının mümkün olmaması durumunda, İİK'nun 24. maddesi gereği, ilam konusunun icra müdürü tarafından değeri tespit edilerek bu değer üzerinden takibin devamının gerektiği, şikayete konu icra takibinde de, bu şekilde bilirkişiye tespit ettirilen değer üzerinden takibe devam olunduğu, borca ve faize itiraz mahiyetindeki diğer taleplerin süresi içinde ve ayrıca itiraz yolu ile ileri sürülebileceği, bu şekilde şikayet istemine konu edilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu vekili, icra mahkemesine başvurusunda, takibin devam edeceği miktara ilişkin icra memuru işlemini şikayeti yanında, ödeme itirazı ile işlemiş ve işleyecek faize yönelik talepte de bulunduğu halde, mahkemece anılan konularda inceleme ve değerlendirme yapılmadığı görülmektedir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/275 Esas KARAR NO: 2021/452 DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 16/07/2020 KARAR TARİHİ: 24/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, davalının ---- borcuna karşılık davalı aleyhine---------dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının borcu bulunmadığından bahisle kötü niyetli olarak icra takibine, alacağa, faize ve ferilerine itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının faize ve faiz oranına itiraz ettiğini, faiz ve faiz oranı kanuni sınırlar içinde olduğunu ve takipten önce işlemiş faiz talebinin de bulunmadığını, arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını iddia ederek; davanın kabulü ile ---- dosyasına yapılan itirazın iptali ile--------- takip tarihinden itibaren işlemiş...

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/275 Esas KARAR NO: 2021/452 DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 16/07/2020 KARAR TARİHİ: 24/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, davalının ---- borcuna karşılık davalı aleyhine---------dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının borcu bulunmadığından bahisle kötü niyetli olarak icra takibine, alacağa, faize ve ferilerine itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının faize ve faiz oranına itiraz ettiğini, faiz ve faiz oranı kanuni sınırlar içinde olduğunu ve takipten önce işlemiş faiz talebinin de bulunmadığını, arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını iddia ederek; davanın kabulü ile ---- dosyasına yapılan itirazın iptali ile--------- takip tarihinden itibaren işlemiş...

                  bu kez -----sayılı dosyası üzerinden örnek ilamsız icra yolu ile icra takibi başlatılmışsa da, borçlu-davalı ve dava dışı şirket yasal süresi içinde yetkiye, borca, faize, faiz oranına ve tüm fer’ilerine itiraz etmiş ve böylelikle takip durduğunu, akabinde dosya kefil yönünden ---- şirket yönünden ise------ Sayılı dosya olduğunu, davalı şirket için ise ------- sayılı dosyası üzerinden örnek ilamsız icra yolu ile icra takibi başlatılmışsa da, borçlu-davalı şirket yasal süresi içinde borca, faize, faiz oranına ve tüm fer’ilerine itiraz etmiş ve böylelikle takibin durduğunu, arabuluculuk görüşmelerinden de bir sonuç alınamadığını, davalı tarafın kullanılan krediyi geri ödemediğini, hesap kat tarihi itibarıyla ve icra takibi aşamasında istenilen alacak miktarı, işletilen faiz oranlarındaki isabet, banka defter ve kayıtlarının incelenmesi ile bu hususun sabit hale geleceğini, dava dışı asıl borçlunun tacir olduğunu tüm bu nedenlerle davalının vaki tüm itirazların iptali ile takibin devamına...

                    ve ...yönünden ise Her ne kadar ödeme emri tebligatı yapılmadan itiraz edilmişse de, İstanbul BAM 22.HD 04/05/2017 tarih 2017/561 esas 2017/699 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere borçluya ödeme emri tebliğ edilmese de borçlunun itiraz hakkı doğduğundan ve ödeme emrinin tebliği halinde bu tebliğ ile İstanbul BAM 21.HD 19/02/2019 tarih 2018/2749 esas 2019/256 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere ödeme emrinin tebliği ile başkaca itiraz ve şikayet sebepleri sunma imkanı doğduğundan, ödeme emrinin tebliğinden önce itiraz edilmesinde ve bu itiraz kapsamında değerlendirme yapılmasında engel bulunmadığı anlaşılmış, tüm borçlular yönünden itirazın süresinde olduğu değerlendirilmiş olup, itiraz üzerine takibin durdurulmasına dair bir kararın alacaklı/vekiline tebliğine dair takip dosyası kapsamında mazbataya ve sair bilgi belgeye rastlanmamakla birlikte, eldeki itirazın iptali davasının 01/03/2018 tarihinde açıldığı, alacaklı/vekiline itiraz üzerine takibin durdurulması kararının...

                      UYAP Entegrasyonu