Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda, itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. Bu husus dava şartıdır ve mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir. 2004 Sayılı İİK'nın 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatına, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. İİK 67/2. madde hükmünün amacı, borçlu olduğu miktarı bilebilecek veya bilebilecek durumda olan borçlunun icra takibine konu alacağın varlığına haksız olarak itiraz etmesini önlemektir....

    Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda, itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. Bu husus dava şartıdır ve mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir. 2004 Sayılı İİK'nın 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatına, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. İİK 67/2. madde hükmünün amacı, borçlu olduğu miktarı bilebilecek veya bilebilecek durumda olan borçlunun icra takibine konu alacağın varlığına haksız olarak itiraz etmesini önlemektir....

      Maddesinde ödeme emrine itiraz üzerine yapılacak işlemler düzenlenmiştir. Kanunda borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri üzerine nelere itiraz edebileceği sayılmıştır. Yetkiye, borcun tamamına veya bir kısmına ya da alacaklının takibat icrası hakkına itiraz yolu açıktır. Ancak 7155 sayılı yasanın 7/5.maddesine göre , sadece yetkiye itiraz hâlinde alacaklı avukatı, yetki itirazında gösterilen icra dairesinde haciz işlemlerini başlatabilir. Takip talebinde belirtilen icra dairesinde haciz işlemlerinin başlatılabilmesi için bu dairenin bağlı bulunduğu mahkemede yetki itirazının kaldırılması şarttır. Sadece yetkiye itiraz hâlinde, alacaklı avukatı MTS üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğini seçerek, UYAP üzerinden entegre bilişim sistemleri vasıtasıyla borçlunun mal, hak veya alacağı olup olmadığını sorgulayabilir veya yetki itirazında gösterilen icra dairesinde haciz işlemlerini başlatabilir....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2060 KARAR NO : 2022/455 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/03/2021 NUMARASI : 2019/968 ESAS 2021/182 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz), Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 12....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/01/2020 NUMARASI : 2018/547 ESAS, 2020/81 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını takibe konu senetlerin teminat senedi niteliğinde olduğunu senetlerin taraflarca imzalanan finansal kiralama sözleşmesinin aylık taksitlerinin teminatı olarak verildiğini bu nedenle kambiyo senedine özgü takip başlatılamayacağını söyleyerek takibin iptalini istemiştir....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı borçlu taraıfndan kambiyo senedine, takibe, ödeme emrine ve borca yapılan itirazın haksız ve yersiz olduğunu davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece; davacının borca ve ferilerine itirazının 5 günlük yasal sürede yapmadığı, alacaklı tarafından 26.04.2011 tarihinden sonra icra takibini ilerletecek işlem yapılmadığı ve takibin 3 yıllık zamanaşımına uğradığı anlaşıldığından zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına diğer itirazlar yönünden süreden reddine karar verilmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarla birlikte davacının imza itirazının olmadığını ve süresinde açılmadığını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

        Şti. tarafından hasardan doğan bedellerin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine, hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 3.573,21-TL'nin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılmış ve borçluya Örnek No: 7 ödeme emri gönderilmiştir. 3.Davalı/borçlu ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borca ve icra takibine itiraz etmiştir. Borçlu itirazında icra takibine, ödeme emrine, faize, faiz oranına, borca ve bilcümle fer'ilerine itiraz etmiş, takibin durdurulmasını talep etmiştir. Söz konusu hasar sebebiyle borç tahakkuku ve akabinde de icra takibine geçilmiştir. Borçlular, haksız fiilden kaynaklı müvekkil kuruma vermiş oldukları zararı henüz tazmin etmemiş; hasar bedeli alacağına ilişkin icra takibine de kötü niyetle itiraz etmişlerdir. Dilekçemiz ekinde sunduğumuz hasara ilişkin tutanaklar incelendiğinde huzurdaki davamızın haklılığı ve davalının itirazlarının haksızlığı ortaya çıkacaktır....

          Şti. tarafından hasardan doğan bedellerin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine, hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 3.573,21-TL'nin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılmış ve borçluya Örnek No: 7 ödeme emri gönderilmiştir. 3.Davalı/borçlu ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borca ve icra takibine itiraz etmiştir. Borçlu itirazında icra takibine, ödeme emrine, faize, faiz oranına, borca ve bilcümle fer'ilerine itiraz etmiş, takibin durdurulmasını talep etmiştir. Söz konusu hasar sebebiyle borç tahakkuku ve akabinde de icra takibine geçilmiştir. Borçlular, haksız fiilden kaynaklı müvekkil kuruma vermiş oldukları zararı henüz tazmin etmemiş; hasar bedeli alacağına ilişkin icra takibine de kötü niyetle itiraz etmişlerdir. Dilekçemiz ekinde sunduğumuz hasara ilişkin tutanaklar incelendiğinde huzurdaki davamızın haklılığı ve davalının itirazlarının haksızlığı ortaya çıkacaktır....

            Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, ilk derece mahkemesinin dosya içeriği ile çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre; HMK'nın 355.maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve re'sen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, davacı tarafından ileri sürülen iddianın borca itiraz ve şikayet niteliğinde olduğu, borca itirazın kabulü halinde takibin durdurulmasına karar verileceği, şikayetin kabulü halinde takibin iptaline karar verileceği, bu durumda şikayetin öncelikle değerlendirilmesi gerektiği ve davacının da yararına olduğu, şikayet sonucunda takibin iptaline karar verildikten sonra yeniden takip başlatılması halinde davacının kendisine gönderilecek ödeme emrine karşı yasal süresi içerisinde borca itiraz edebileceği, takip talebine ve ödeme emrine davacı hakkında "Konkordato ilanı olduğundan işlem yapılmayacaktır" yazılmasının ve davacıya ödeme emri gönderilmemiş...

            Davalı kiracının borcunu ödediğine ilişkin İİK'nın 296/c maddesine yazılı nitelikte bir ödeme belgesi sunmadığı gibi mahkemece alınan bilirkişi raporunda da davacı tarafın kira alacağının bulunduğu tespit olunarak ilk derece mahkemesi tarafından itirazın kaldırılmasına ve takibin devamı ile %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalı vekili gerek yargılama sırasında gerekse istinaf dilekçesinde davalının icra takibine ve borca itiraz etmediğini dolayısıyla icra müdürlüğünce takibin durdurulması ve akabinde davacı tarafça itirazın kaldırılması ve tahliye davası açılmasının hukuka aykırı olduğu iddiasında bulunmuş ise de; davalı tarafın icra takibinde açıkça "borca itiraz" ettiğini belirttiği ve "takibin durdurulmasını" istediği ve takibin bu itiraz üzerine durdurulduğu, davalı vekilinin icra takibinin durdurulması kararının hukuka aykırı olduğu gerekçesi ile Antalya 4....

            UYAP Entegrasyonu