DOSYANIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, davacının, bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK'nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir. Davalı icra dosyasına yapmış olduğu itirazında müvekkilinin alacaklı görünen tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, bu nedenle takibe, borca, ödeme emrine, işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini beyan etmiştir....
İcra Müdürlüğü 2018/9493 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlular aleyhine 7 örnek ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacı/borçluya 09/08/2018 tarihinde tebliğ edildiği, yasal sürede itiraz edilmemesi üzerine takibin kesinleştiği görülmüştür. Mirasçı borçlu vekili, borçlunun Kayseri 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/2240 Esas, 2016/2113 Karar sayılı ilamı ile mirası reddettiklerini ileri sürerek ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı- borçlu mirası redden dolayı borçlu olmadığını ileri sürdüğüne göre, başvurusu borca itiraz niteliğindedir. Borçlu borca itirazını, takibin niteliği gereği ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmesi gerekir. Somut olayda; davacı- borçluya ödeme emrinin 09/08/2018 tarihinde tebliğ edildiği, yasal süre içerisinde icra dairesine itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiği görülmüştür....
İcra ve İflas Kanununun 67.maddesinin 2.fıkrası gereğince, icra tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin --------- engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının-----; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın --- olduğunun kabulü zorunludur....
Asliyet Ticaret Mahkemesi'nin 2015/833 E. sayılı dosyasında menfi tespit davası ikame ettiği görülmekle; davacının şikayet konusu yaptığı kesinleşmiş ilamsız icra takibine ilişkin davacı tarafından her ne kadar takibin iptali talep edilse de bu talebin borca itiraz niteliğinde olması nedeniyle mahkememizce değerlendirilmesi mümkün olmadığından davacının şikayetinin reddine ve davacının haklı bulunmaması nedeniyle davacının davalı lehine vekalet ücreti ödemesine ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir....
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, normal bir eda (alacak) davasıdır. Yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. Takip alacaklısı tarafından takip borçlusuna karşı açılır. Borçlu bu davaya karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirdiği itiraz sebepleri ile bağlı değildir. Borçlu cevap dilekçesinde itiraz ederken bildirmiş olup olmadığına da bakmaksızın bütün savunma sebeplerini bildirmelidir. Alacaklı bu davada alacağının varlığını 6100 sayılı HMK' ya göre caiz olan her türlü delille ispat edebilir....
Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı takibe itirazında genel olarak borca itiraz ettiğini ileri sürmüş olup özel bir itiraz nedenine dayanmadığından ispat yükü davacı alacaklı üzerindedir. Davacı alacaklı, alacağının varlığını ve miktarını kanıtlamakla yükümlüdür. Deliller toplandıktan sonra ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılmak suretiyle mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında bilirkişi raporu düzenlemesi için dosya mali müşavir Turgay Portakalcı'ya tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve denetime elverişli olup hükme esas alınmıştır. Davacı şirkete ait ticari defterlerin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varılmıştır....
Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı takibe itirazında genel olarak borca itiraz ettiğini ileri sürmüş olup özel bir itiraz nedenine dayanmadığından ispat yükü davacı alacaklı üzerindedir. Davacı alacaklı, alacağının varlığını ve miktarını kanıtlamakla yükümlüdür. Deliller toplandıktan sonra ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılmak suretiyle mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında bilirkişi raporu düzenlemesi için dosya mali müşavir Turgay Portakalcı'ya tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve denetime elverişli olup hükme esas alınmıştır. Davacı şirkete ait ticari defterlerin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varılmıştır....
dilekçesinde ileri sürdükleri nedenlerin borca itiraz mahiyetinde olduğu, takibin şekline göre ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 7 günlük süre içerisinde icra müdürlüğüne ileri sürülmesi gerektiğinden bahisle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verildiği görülmektedir....
Bu husus dava şartıdır ve mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir. 2004 Sayılı İİK'nın 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatına, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. İİK 67/2. madde hükmünün amacı, borçlu olduğu miktarı bilebilecek veya bilebilecek durumda olan borçlunun icra takibine konu alacağın varlığına haksız olarak itiraz etmesini önlemektir. (Prof.Dr.B.Kuru İ.İ.Huk.2008.İst.sh.230-231)....
Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda, itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. Bu husus dava şartıdır ve mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir. 2004 Sayılı İİK'nın 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatına, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. İİK 67/2. madde hükmünün amacı, borçlu olduğu miktarı bilebilecek veya bilebilecek durumda olan borçlunun icra takibine konu alacağın varlığına haksız olarak itiraz etmesini önlemektir....