K A R A R Davacı, asıl davada ...’a ait 5 nolu abonelikten kaynaklanan borca davalılar ... ve ...’in müşterek ve müteselsil kefil sıfatı ile kefil olmaları nedeniyle Finike İcra Müdürlüğünün 2005/8 sayılı takip dosyası ile icra takibinde bulunduklarını, davalıların ödeme emrine itiraz etmeleri üzerine takibin durduğunu, bu nedenle itirazın iptali ile takibin devamına ve % 40 İcra İnkar tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir. Davacı birleşen davada muris ... mirasçıları olan davalılar ..., ..., ... ve ...’a murisin 5 nolu aboneliğinden kaynaklanan borcu nedeniyle Finike İcra Müdürlüğünün 2005/8 sayılı takip dosyası ile icra takibinde bulunduklarını, davalıların ödeme emrine itiraz etmeleri üzerine takibin durduğunu, bu nedenle itirazın iptali ile takibin devamına ve % 40 İcra İnkar tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir. Davalılar, ... ve ... davanın reddini dilemiştir....
Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda, itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. Bu husus dava şartıdır ve mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir. 2004 Sayılı İİK'nın 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatına, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. İİK 67/2. madde hükmünün amacı, borçlu olduğu miktarı bilebilecek veya bilebilecek durumda olan borçlunun icra takibine konu alacağın varlığına haksız olarak itiraz etmesini önlemektir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 16/04/2019 NUMARASI: 2018/784 E - 2019/417 K DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali KARAR TARİHİ: 25/05/2021 Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının, takip dayanağı faturaları ödememesi üzerine, aleyhine icra takibi yapıldığını, davalı tarafın alacaklarının tahsilini geciktirmek amacıyla, haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini, takibin durduğunu, davalının borca ve ferilerine ilişkin itirazlarının soyut, gerçek dışı ve dayanaksız beyanlar olduğunu, şirket ortağı ve yöneticilerinin TTK 553 ve devamı maddeleri uyarınca sorumluluğunun bulunduğunu, davalı yan ile müvekkili şirket arasındaki ilişkinin sözleşmeden kaynaklı olduğunu beyanla, davalı yanın icra takibine ilişkin, borca itirazının iptaline, takibin takip talebindeki şartlarla devamına...
İcra Müdürlüğü'nün 2014 / 313 sayılı dosyasında 09.01.2014 tarihinde başlattığı icra takibi ile aylık 1.736.03 TL'den Temmuz 2013 – Ocak 2014 arası aylar kirasının tahsilini talep etmiş, Örnek 7 ödeme emrinin 10.01.2014 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine de, davalı borçlu, 14.01.2014 tarihli itiraz dilekçesi ile, icra takibinin haksız ve dayanaksız yapıldığını, ödeme emri ile istenilen borca, işlemiş faize ve takibin fer'ilerine itiraz ettiğini belirterek icra takibini durdurmuştur. İtiraz üzerine davacı alacaklı tarafından itirazın kaldırılmasına yönelik 23.01.2014 tarihinde işbu dava açılmış ise de, bu kez davalı borçlu vekili 10.02.2014 tarihli dilekçesi ile icra müdürlüğüne başvurarak ödeme emrine zühulen itiraz edildiğini, itirazlarını geri aldıklarını beyan etmiştir....
Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı borçlu takibe itirazında genel olarak borca itiraz etmiş olup özel bir itiraz nedenine dayanmadığından ve cevap dilekçesi de sunmadığından cevap süresi aşılarak sunulan talep ve delillerin değerlendirmeye alınamayacağı dikkate alınarak ispat yükü davacı alacaklıdadır....
İflas talebinin ilanından itibaren onbeş gün içinde diğer alacaklılar davaya müdahale veya itiraz ederek iflası gerektiren bir hal bulunmadığını ileri sürerek mahkemeden talebin reddini isteyebilirler. Mahkeme, icra dosyasını celbeder ve basit yargılama usulüne göre duruşma yaparak, gerek iflas talebini gerek itiraz ve defileri umumi hükümler dairesinde tetkik ve intac eder. Şu kadar ki, borçlu takibe karşı usulü dairesinde itiraz etmemiş veya itiraz ve defileri varit görülmemişse mahkeme yedi gün içinde faiz ve icra masrafları ile birlikte borcunu ifa veya o miktar meblağın mahkeme veznesine depo edilmesini borçluya veya iflas davasında kendisini temsil etmiş olan vekiline, dava vicahda devam ediyorsa duruşmada, aksi takdirde Tebligat Kanunu hükümleri dairesinde yapılacak tebliğ ile emreder. Borçlu imtina ederse ilk oturumda iflasına karar verilir.'' şeklindedir. Davaya dayanak takip konusu alacak yönünden; davacının dava tarihinden önce ... 12. Tüketici Mahkemesi’nin ... Esas ,......
İcra takibine kısmi itirazı düzenleyen İİK'nun 62/4. maddesine göre; "Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun, o kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermesi lazımdır. Aksi takdirde itiraz edilmemiş sayılır." İİK'nun 66/1. maddesinde ise; "Müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur. İtiraz müddetinde değilse, alacaklının talebi üzerine icra memuru takip muamelelerine alacağın tamamı için devam eder. Borçlu, borcun yalnız bir kısmına itirazda bulunmuşsa, takibe, kabul ettiği miktar için devam olunur" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda borçlu, itiraz dilekçesi ekinde banka hesap ekstresi sunarak borca kısmen itiraz ettiği, alacaklının ise temyiz dilekçesinde, 3.466,91 TL'lik miktar yönünden itiraz edildiğini kabul ederek bu miktar kadar takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmakla, mahkemece, 3.466,91 TL yönünden takibin durdurulması yerine 5.298,78 TL yönünden takibin durdurulmasına karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir....
İtirazın iptali davasının şartları; 1-) Geçerli bir takip bulunması, 2-) Süresinde ödeme emrine itiraz edilmesi ve 3-)1yıllık hak düşürücü süre içinde dava açılması (itirazın tebliğinden itibaren) şeklindedir. İtirazın iptali davasında usule ilişkin veya esasa ilişkin nihai kararlar verilebilmektedir. Usule ilişkin nihai kararlar dava şartı noksanlığı durumunda verilen kararlar olup, süresinde ödeme emrine itiraz edilmemiş olması, itirazın davadan önce geri alınmış olması, davadan önce borcun tamamen ödenmiş olması, hak düşürücü sürede dava açılmaması ve geçerli takibin bulunmaması durumlarında verilecektir. Geçerli takibin olmaması kavramı yetkili icra müdürlüğünde takip yapılmamasını da içermektedir. Dolayısıyla borçlu veya borçlular tarafından süresinde verilen borca itirazla birlikte icra müdürlüğünün yetkisine de itiraz edilmişse, öncelikle dava şartı olan yetkili icra müdürlüğünde başlatılan geçerli bir takip olup olmadığını değerlendirmesi gerekmektedir....
Mahkemece söz konusu husus dikkate alınarak konusuz kalan asıl alacak miktarının 110.685 TL olarak kabulü ile, söz konusu miktarın ferileri bakımından hüküm tesisi gerekirken takibin devamına karar verilerek infazda karışıklığa sebebiyet verecek şekilde hüküm tesisi yerinde görülmemiştir. 2.Davalı vekilince ödeme emrine dayanak faturaların müvekkiline gönderilmediğini, 13/09/2018 tarihli faturadan kaynaklı müvekkilinin borcunun bulunmadığını, borcun sebebinin anlaşılamaması nedeni ile icra takibine itiraz edildiğini, icra inkâr tazminatına hükmedilmesinin yerinde olmadığını belirterek istinaf itirazında bulunulmuştur. Bursa 1....
DOSYANIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, davacının, bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK'nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir. Davalı icra dosyasına yapmış olduğu itirazında müvekkilinin alacaklı görünen tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, bu nedenle takibe, borca, ödeme emrine, işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini beyan etmiştir....