Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, satış talimatına konu icra takibin yönelik itiraz ve şikayet hakkında verilen karara ilişkin temyiz incelemesinin henüz sonuçlanmadığını ve kararın kesinleşmediği, şikayet hakkında verilen kararın temyiz tarihinin satış talimatı yazılması tarihinden önce olduğu, takibin iptaline yönelik şikayet keşinleşmeden ve borçlunun satışın durdurulması talebi olduğu halde satışa gidilmesi ve bu hususta satış için talimat yazılmasının usul ve yasaya uygun olmadığı belirtilerek şikayetin kabulüne karar verilmiştir....

İcra Müdürlüğünün 2014/9708 Esas sayılı icra dosyalarında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlattıklarını, taşınmazın 2014/187 Esas sayılı icra dosyasındaki alacağına mahsuben 170.000,00 TL bedelle müvekkili bankaya ihale edildiğini, ihale tarihi itibariyle bu dosyadaki alacağın 157.019,24 TL’ye ulaştığını, bakiye tutarın 2014/9708 Esas sayılı dosyaya gönderilmesi için talepte bulunduklarını, ancak söz konusu takibin hukuka aykırı olarak iptal edilmesi üzerine İcra Mahkemesine şikayet yoluna başvurduklarını, İcra Müdürlüğünce, şikayetin sonucu beklenmeden, ipoteğin paraya çevrilmesine yönelik olan bu takibin akibeti netleşmeden, 2014/187 Esas sayılı dosyada kalan tutar için sıra cetveli tanzim edildiğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini istemiştir. Şikayet olunanlar, şikayetin reddini istemiştir....

    İcra Müdürlüğü’nün 2019/3299 E. sayılı dosyasından aynı hükmü takibe koyduğu, bu nedenle şikayet konusu takibin mükerrer olduğu, ayrıca dayanak ilamda birleşen dosya yönünden gemi üzerinde rehin hakkının tanınmasına ve tespitine karar verilmediği ileri sürülerek takibin iptalinin talep edildiği, ilk derece mahkemesince, takibin mükerrer olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulüne ve takibin iptaline karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, 2009/11532 E. sayılı dosyasının esasının “2009” olsa da bu dosyadan ihtiyati haczin infazının istendiği, daha sonra takibin ise 14.03.2019 tarihinde başlatıldığı, 2019/3299 E. sayılı takibin ise 12.03.2019 tarihinde başlatıldığı, şikayet konusu iptali istenen takibin daha önce başlatıldığı, takibin mükerrerliğe dayalı olarak iptal edilemeyeceği, ilk derece mahkemesi kararının bu nedenle yerinde olmadığı, dayanak ilamda birleşen dosyada kanuni rehin hakkının tanınmasına ve tespitine dair bir hükmün...

      Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki takibin ve icra emrinin iptaline yönelik şikayet uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında davanın kabulüne, takiplerin iptaline karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklılar tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlu vekili, icra takibine konu ilamda alacak kalemlerinin brüt olduğunu brüt tutarlar üzerinden takibin başlatıldığını brüt tutarlar üzerinden faizin hesaplandığını, bu durumun açık biçimde haksız kazanç sağladığını, işçi alacaklarının net tutar üzerinden hesaplanması gerektiğini belirterek icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, takip talebinde kıdem tazminatı ve işlemiş faiz alacağının brüt olarak belirtildiği, net miktar üzerinden takip yapılabileceğinden şikayetin kabulüne, takibin iptaline karar verilmiş; hüküm, alacaklı vekilince temyiz edilmiştir....

          Noteri tarafından düzenlenen 23471 yevmiye nolu hesap kat ihtarı gönderdiğini, ancak hesap kat ihtarının müvekkilinin konutta olmaması nedeniyle TK'nun 21. maddesine göre muhtara tebliğ edildiğini, yapılan tebliğ işleminin Teb, Kanunu'na aykırı gerçekleştirildiğini, tebliğ memurunca yeterli araştırma yapılmadığını belirterek TK'nun 150/ı maddesi uyarınca usulüne uygun tebligat yapılmadığından takibin ve satış işlemlerinin geçici olarak durdurulmasına, takibin iptaline, takibin iptalinin mümkün olmaması durumunda müvekkiline gönderilen ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

          İİK'nın 168/1. maddesine dayalı icra takibinin dayanağı olan belgenin ödeme emri ekinde borçluya gönderilmediğine ya da ödeme emrinin usulüne uygun düzenlenmediği ve yasada gösterilen zorunlu kayıtların bulunmadığına ilişkin iddia, aynı Kanun'un 16.maddesi kapsamında ödeme emrine yönelik şikayet niteliğindedir. Haliyle, şikayet ödeme emrine yönelik olduğundan dosyada geçerli olan takip talebine de aykırı şekilde icra müdürlüğünce hatalı olarak düzenlenen ve ekinde takip dayanağı senedin de tebliğ edilmemiş olması nedeniyle yasal yaptırım olarak ödeme emrinin iptalinin gerektiği açıktır. Diğer bir deyişle takibin iptalini gerektirecek durum ve yasal dayanak bulunmamaktadır. Ödeme emrine ilişkin şikayet halinde takibin iptaline değil, ödeme emrinin iptaline karar verileceği Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin süregelen ve bilinen içtihadıdır ( Yargıtay 12. H.D.'...

          İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/18 Esas, 2021/93 Karar sayılı ilamında takibin durdurulmasına yönelik tedbir kararının kaldırıldığına ilişkin hüküm bulunmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verdiğini, icra mahkemesi kararlarının infazı için kesinleşmesinin gerekmediğini ileri sürerek dosyadaki hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep itmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; şikayetin süresinde yapılmadığını, adi ortaklığın tüzel kişiliğinin bulunmadığı gerekçesiyle takibin iptaline karar verildiğini, kararının henüz kesinleşmediğini, ilgili kararın istinaf aşamasında olduğunu, ilamda, tedbir kararının kaldırılmasına ilişkin hüküm bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          Şikayetin konusu, ilamlı takipte itiraz üzerine icra müdürlüğünce verilen takibin durdurulmasına ilişkin kararın iptali talebi olup, mahkemece, taleple ilgisi olmayan gerekçeyle, alacaklı aleyhine olacak şekilde takibin iptaline hükmolunduğu görülmektedir. Mahkemece, alacaklının şikayet dilekçesinde ileri sürdüğü şikayet sebebinin incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Her icra mahkemesi hâkimi, kendisine Adlî Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığınca dönüşümlü olarak bağlanan icra ve iflâs dairelerinin muamelelerine yönelik şikâyetleri ve itirazları inceler, bu dairelerin gözetim ve denetimlerini yapar, idarî işlerine bakar." hükmü düzenlenmiş, aynı kanunun 16. maddesinde "Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir." düzenlemesi mevcuttur. Açıklanan yasa hükümleri çerçevesinde, borçlunun, aleyhine başlatılan takibin iptaline ilişkin bahse konu şikayeti hakkında inceleme ve karar verme görevi İcra Mahkemeleri'ne aittir. Mahkemece, şikayet dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken işin esası incelenerek sonuca gidilmesi isabetsizdir....

              UYAP Entegrasyonu