Borçlunun görev ve sıfatı, kendisinin yukarıda belirlenenden daha görkemli bir meskende ikamet etmesini gerektirmez. Asıl olan borcun ödenmesi olup, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu semtte veya o yere yakın semtte meskeninin bulunması da zorunlu değildir. Borçlunun meskeniyet iddiasında bulunduğu taşınmazda ikamet etmemesi bu taşınmaza ilişkin meskeniyet iddiasında bulunmasına engel değildir. Ayrıca, ortaklığın giderilmesi davasına konu edilmiş taşınmaza ilişkin meskeniyet iddiasında bulunulmasında yasal bir engel bulunmamaktadır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1833 KARAR NO : 2023/54 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HATAY İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/04/2021 NUMARASI : 2021/34 XX 624/275 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Hatay İcra Hukuk Mahkemesi'nin 08/04/2021 tarih ve 2021/25 Esas 2021/275 Karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı T1 tarafından istenmesi üzerine dosya dairemize gönderilmekle dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı T1 dava dilekçesinde özetle; Hatay İcra Müdürlüğünün 2015/31723 E sayılı dosyası ile hakkında icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleşerek mesken olarak kullanmakta olduğu evin kaydına haciz konulduğunu ve durumun kendisine gayrimenkul haciz ve kıymet takdir tutanağı ile tarafına bildirildiğini, tarafına 103 davet kağıdının...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; söz konusu taşınmazın uzun yıllardır aile konutu olarak kullanılmakta olup taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi bulunduğunu ve taşınmazın müvekkilinin haline münasip evi niteliğinde olduğunu, müvekkilinin söz konusu evden başka herhangi bir evi olmayıp ailesi ile beraber halen aynı evde ikamet ettiğini, meskeniyet iddiası ile yapılan haciz işlemine karşı şikayet hakkının sadece takibin borçlusu tarafından değil aynı zamanda, meskende yaşayan diğer aile üyeleri ve özellikle de diğer eş tarafından da kullanılabileceğini, zira, haczedilmezlik müessesesinin sadece borçluyu korumak amacıyla değil aynı zamanda borçlunun ailesini de korumak amacıyla getirildiğini, dava konusu taşınmazın haline münasip ev niteliğinde olduğunun dosyaya celp edilen müzekkere cevapları ve dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu ile sabit olduğunu, dava konusu taşınmazın haline münasıp ev niteliğinde olduğu ve aile konutu şerhi bulunmakta olduğu...
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. HMK'nın 297/1- c maddesinde; hükmün, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri içermesi gerektiği; aynı maddenin 2. fıkrasında ise; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu ifade edilmiştir. Anılan madde hükmü gereğince talebi karşılayacak şekilde hüküm tesis edilmemesi, Anayasanın 141. maddesi ile HMK'nın anılan buyurucu nitelikteki maddesine aykırı bir durum oluşturur....
gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı görülmekle dosya kapsamı ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vaka ve hukuki değerlendirilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
belirlendiğinden mahkemece denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda meskeniyet şikayetinin kısmen kabulüne karar verilmesinde dosya kapsamı ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vaka ve hukuki değerlendirilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; alacaklının haklarını yerine getirmek için borçlunun bütün mal ve gelirlerine el konulması, gereksiz zorlama vasıtalarına başvurulmasının kamu yararına ve kamu düzenine aykırı olduğunu, borçlunun aracı haczedilerek yakalanmışken haline münasip meskenine de haciz konulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacıya 103 davetiyesi tebliği edilmediğini, tesadüfen öğrendiğini, mahkemece bilirkişi ve keşif vasıtasıyla aracın değerinin borcu karşılayıp karşılamadığının belirlenmesi, şikayet ve itirazlarının bu yönüyle değerlendirilmesi gerektiğini beyanla istinaf başvurularının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava aşkın haciz şikayeti ve İİK 82/1- 12 maddesinde belirtilen meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2020/1098 ESAS 2021/286 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 30....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/11/2022 NUMARASI : 2022/176 ESAS 2022/624 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi)|Takibin Taliki Veya İptali|Meskeniyet İddiası|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin asıl borçlu S.S....
İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "... davalı alacaklı yanca davacı ve dava dışı diğer borçluya karşı başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, takibin kesinleştiği, alacaklı vekilinin istemi üzerine, davacının davacının adına kayıtlı dava konusu İstanbul İli Tuzla ilçesi Aydınlı Mahallesi 8707 Ada 7 Parselde kayıtlı taşınmazdaki payının, 07/08/2020 tarihinde haczedildiği, haczin İcra ve İflas .Kanununun 103. maddesi uyarınca davacıya bildirildiğine ilişkin icra dosyasında herhangi bir belge ve bilgi bulunmadığı, takibin sürdüğü görülmüştür. İcra ve İflas Kanununda haczedilmezlik şikayetleri yönünden her hangi bir özel süre öngörülmediğinden, haczedilmezlik şikayetleri de İcra ve İflas Kanununun 16. maddesinde belirtilen yedi günlük şikayet süresine bağlıdır....