İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "... davalı alacaklı yanca davacı ve dava dışı diğer borçluya karşı başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, takibin kesinleştiği, alacaklı vekilinin istemi üzerine, davacının davacının adına kayıtlı dava konusu İstanbul İli Tuzla ilçesi Aydınlı Mahallesi 8707 Ada 7 Parselde kayıtlı taşınmazdaki payının, 07/08/2020 tarihinde haczedildiği, haczin İcra ve İflas .Kanununun 103. maddesi uyarınca davacıya bildirildiğine ilişkin icra dosyasında herhangi bir belge ve bilgi bulunmadığı, takibin sürdüğü görülmüştür. İcra ve İflas Kanununda haczedilmezlik şikayetleri yönünden her hangi bir özel süre öngörülmediğinden, haczedilmezlik şikayetleri de İcra ve İflas Kanununun 16. maddesinde belirtilen yedi günlük şikayet süresine bağlıdır....
Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, takip dosyasından borçlunun şikayete konu taşınmazı üzerine 02.07.2014 tarihinde haciz uygulandığı haciz tarihinden önce taşınmazın tapu kaydında 3. kişi ... lehine 05.03.2012 tarihli 1. derece 4985 yevmiye numarası ile ipotek tesis edilmiş olup, 05.03.2015 tarih ve 4985 yevmiye numaralı ipotek resmi senedinden ipoteğin Tüketici Kredisine istinaden konulmuş olduğu görülmüştür. Taşınmazın tapu kaydındaki bu ipotek zorunlu ipoteklerden değildir. Haciz tarihi itibariyle ipoteğe konu borç ödenmemiş ise bu ipotek meskeniyet iddiasına engel olur ve borçlu meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılır....
İcra Mahkemesi'nin 19/06/2015 tarih ve 2014/891 E. 2015/272 K. sayılı ek kararının meskeniyet şikayeti yönünden kaldırılmasına oybirliği ile karar verildikten sonra, borçlunun meskeniyet şikayetine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi sonucunda, borçlunun haline münasip ev değerinin yöntemince tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozma kararı verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 82/12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazına 28.10.2013 tarihinde tapuda haciz şerhi işlenmiştir. İİK'nun 103. maddesine ilişkin davetiyenin 27.11.2013 tarihinde borçluya tebliğ edilmesine karşın meskeniyet şikayetinin 7 günlük süreden sonra 27.01.2014 tarihinde yapıldığı görülmüştür....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrarla ilk derece mahkemesince eksik inceleme ile karar verildiğini, müvekkilinin mirasın hükmen reddi için dava açtığını, karşı tarafın dava açıldığını bilmesine rağmen kötü niyetli olarak takibe devam ettiğini, müvekkilinin tek taşınmazının üzerine haciz konulduğunu, takibin konusuz kaldığına ilişkin hususun ilk derece mahkemesinde dikkate alınmadığını, bilirkişi raporunun hükme esas alınmayacak nitelikte olduğunu söyleyerek kararın kaldırılmasını ve şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından davacı murisi İbrahim Berker aleyhine takip başlatıldığı, takibin kesinleştiği, İbrahim Berker'in ölümü nedeni ile mirasçılarına karşı takibe devam edildiği, davacı adına kayıtlı taşınmaz üzerine haciz konulması üzerine davacının İİK 82....
Asliye Hukuk Mahkemesi 2016/907 Esas sayılı dosyasıyla itirazın iptali davası açıldığını, itirazın iptali davası sonucunda davamızın kısmen kabul ve kısmen reddine karar verildiğinden takibe hükmedilen miktar yönünden devam edildiğini, icra takip işlemleri gereği borçlu/davacının taşınır, taşınmaz mal varlığı sorgulanarak malvarlığı tespiti halinde haciz konulması talep edildiğini, malvarlığına icra müdürlüğünce haciz konulduğunu, aynı takip dosyasından dava konusu taşınmaz için satış istendiğini, davacı yan haciz işlemlerine istinaden yine haksız ve kötü niyetli olarak 20.07.2020 tarihinde meskeniyet nedeniyle hacizlerin fekki talebi ile huzurdaki davayı ikame ettiğini, davacı yanın soyut ve mesnetsiz iddialarına usul ve esas yönünden itiraz ettiğini, davacı tarafın dava dilekçesinde taşınmazındaki haczi 17.07.2020 tarihinde 103 davet kağıdı tebliği ile öğrendiğini iddia ettiğini, ancak borçluya karşı takip 09.09.2015 tarihinde Lüleburgaz 1. İcra Müdürlüğü 2020/1481 E....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, kambiyo senetlerine özgü takipte yetkiyi, borca ve imzaya itiraza ve meskeniyet şikayetine ilişkindir. Borçlunun İİK'nın 168/5 maddesi uyarınca yetkiye ve borca itirazını ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde yapması gerekir. Öte yandan İİK'nın 82/1- 12. maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ise aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbi olup bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda takip kapsamında davaya konu taşınmaza (215 ada 23 parsel B Blok 2. Kat 5 nolu bağımsız bölüm) son olarak 27/01/2022 tarihinde haciz konulduğu, hacze ilişkin 103 davetiyesinin borçluya 07/03/2022 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili Av. Deniz Sonkaya'nın 04/03/2022 tarihinde, borçlu davacı asilin de 08/03/2022 tarihinde bu hacze ilişkin itirazlarını dosyaya sundukları görülmektedir....
İİK'nun 82/son maddesi uyarınca davacı borçlunun haczedilemezlik şikayetinin borcun haczedilen gayrimenkulün eşya bedelinden doğmaması halinde mümkün olabileceği, her ne kadar davacı tarafça dayanak ilamın kesinleşmediğini ve kesinleşmeyen ilama dayalı olarak meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu iddia etmişse de, davacı tarafından bu husus yargılama sırasında ileri sürülmeyip istinaf aşamasında iddia edildiğinden HMK'nun 357. maddesi nazara alındığında bu iddianın dinlenemeyeceği bu nedenle mahkemenin anılan takip dosyası nedeniyle meskeniyet şikayetinin reddine ilişkin kararının dosya kapsamı ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vaka ve hukuki değerlendirilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/04/2022 NUMARASI : 2022/34 ESAS 2022/295 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından müvekkili aleyhine Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2019/60116 esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, ardından müvekkili adına kayıtlı dava konusu taşınmazın tapu kaydı üzerine haciz konulduğunu, borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceğini, tüm bu nedenlerle takibin ve satış işlemlerinin durdurulmasına, haczin kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; davanın konusunun Sakarya İli Karasu İlçesi Aşağıaziziye Mah., 1568 ada, 1 parsel, A3 blok, 2. kat, 18 bağımsız bölüm numarasında kayıtlı taşınmaz hakkında meskeniyet şikayeti olduğunu, taşınmaza ilişkin davalarda yetkili mahkemenin taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi olduğunu belirterek bu kuralın kesin yetkiye ilişkin olduğu ve kamu düzeninden kaynaklandığı gözetilerek yetkisizlik kararının yapılacak istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık meskeniyet iddiasına dayalı olarak dava konusu taşınmaza konulan haciz ve ipotek şerhlerinin kaldırılmasına yönelik şikayettir. İstanbul 10....
Fıkrasına dayalı olarak tapu kayıtları üzerine konulan şerhin akıbetinin sorularak duruma göre işlem yapılması gerekirken yapılmaması ve bu durumun kamu düzeni ile ilgili olması başlı başına bir bozma nedeni olduğunu, dosya satış aşamasında olduğundan ve ihalesi 11.12.2019 günü yapılacağından öncelikle telafisi güç zararların meydana gelmesini önlemek adına takibin tedbiren durdurulmasına, İstinaf talebinin kabulü ile Yerel Mahkemece tesis edilen 13.11.2019 günlü nihai kararın kaldırılmasına ve meskeniyet şikayetlerinin kabulüne, taşınmaz üzerindeki İİK'nun 82. maddesine aykırı haczin kaldırılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına,karar verilmesini talep etmiştir....