nun 62. maddesine dayalı borca itiraz niteliğinde olduğu kuşkusuz olup, borca itirazın ise; aynı Kanun'un 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük sürede icra dairesine yapılması zorunludur. Ne var ki, borçlu, ödeme emri 24.10.2014 tarihinde tebliğ edildiği halde mirasın reddi kararına dayalı olarak 06.04.2015 tarihinde icra takibine itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla, itiraz, İİK.'nun 62/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süre geçirildikten sonra yapılmış olduğundan, adı geçen borçlu hakkındaki takip kesinleşmiş bulunmaktadır....
İcra Dairesindeki dosyaya UYAP sistemi üzerinden tarafların vekil kaydının yapıldığı, UYAP sisteminde yer alan 23.10.2020 tarihli-dosya açıldıktan sonra sisteme katılan takip talebi ve ekleri-başlıklı belgede ilk açılan dosyadan düzenlenen takip talebi ve ödeme emrinin dosyaya eklendiği, dosyaya vekil kaydı yapılan ve dosyaya girerek borca itiraz eden davacı borçlunun, dosyadaki tüm evrakları görüntüleyebileceği ve takibin içeriğinden ve takibin ... 25. İcra Dairesindeki takibin devamı olduğundan haberdar olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ilamsız takipte takibe dayanak belgenin ödeme emri ekinde tebliğ edilmediğine dair şikayet olup, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, İİK'nın 58, 60 ve 61. maddeleri. 3....
İcra Müdürlüğünün 2018/9733 Esas sayılı dosyasına ait ödeme emrinin tebliğ edildiğini, ilgili dosyaya süresinde itiraz edildiğini ancak yanlış icra dosyasına itiraz edildiğinden takibin kesinleştiğini, asıl tebliğ edilmesi gereken ödeme emrinin ... 1. İcra Müdürlüğünün 2018/9731 Esas sayılı dosyası olduğunu, ... 2. İcra Müdürlüğünün 2017/1809 Esas sayılı takip dosyasından bu dosyaya 107.487,00 TL para aktarıldığını belirterek; ödeme emrinin iptali ile dosyaya yatan paranın alacaklıya ödenmemesi için tedbir kararı verilmesini talep ettiği, ilk derece mahkemesince, şikayetin ve tedbir talebinin reddine, karar verildiği, borçlunun istinaf başvurusu üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına "Şikayetin kısmen kabulü ile; ... 1. İcra Müdürlüğü'nün 2018/9731 Esas sayılı icra dosyasından borçlu ...'ye gönderilen tebligatın usulsüz olması sebebiyle ödeme emrinin iptaline, şikayet eden ...'...
Mahkemece; 25.02.2013 tarihinde ödeme emri tebliğine rağmen itiraz edilmediği gibi borcun da ödenmediği, temerrüt koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulune karar verilmiştir. Davalı vekilinin temyizi üzerine hüküm, Özel Dairece yukarıda yazılı gerekçelerle bozulmuştur. Yerel Mahkemece; takip dosyasında alacaklı vekilinin talebi ile ödeme emrinin 08.03.2013 tarihinde borçluya ikinci kez tebliği üzerine borçlunun 11.03.2013 tarihinde itiraz dilekçesi verdiği, icra müdürlüğünün 15.03.2013 tarihinde ödeme emrinin 25.02.2013 tarihinde tebliğ edilmiş olması sebebiyle süresinde itiraz edilmediğinden itiraz talebinin reddine karar verdiği ve takibin durdurulmasına karar vermediği, borçlunun takip dosyasındaki 15.03.2013 tarihli karardan tahliye davası ile haberdar olduğu halde 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine şikayet yolu ile başvurarak kararın iptalini talep etmediği, bu şekli ile takibin kesinleştiği gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir....
dilekçesinde ileri sürdükleri nedenlerin borca itiraz mahiyetinde olduğu, takibin şekline göre ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 7 günlük süre içerisinde icra müdürlüğüne ileri sürülmesi gerektiğinden bahisle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verildiği görülmektedir....
- K A R A R - Davacı vekili; müvekkilinin ciro yoluyla hamili davalının ise keşideci olarak yer aldığı kambiyo vasfını yitiren çekten kaynaklanan alacağa yönelik girişilen takibe, davalının itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek itirazın iptali, takibin devamı ve %40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı; davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; davacı yanca dosyaya sunulan çek aslında davacının hamil davalının keşideci olduğu gözetilerek, davalının takibe itirazlarında haksız bulunduğundan bahisle davanın kabulüne, davalının itirazının iptaliyle takibin devamına, koşulları oluşmadığından davacının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. İİK 62/1. maddesinde “itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçeyle veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur.” denilmektedir....
Ödeme emrinin iptali ise yasayla tazminat yaptırımına tabi tutulmadığından İlk Derece mahkemesince tazminata hükmedilmemiş olması da isabetlidir. Yine davacı vekili sair borca itiraz ve talepleri hakkında karar verilmemesinin hukuka aykırı olduğunu öne sürmüş ise de, borçluya gönderilen ödeme emrinin iptal edildiği, yetkisizlik kararı kesinleştiğinde borçluya yeniden ödeme emri tebliğinin zorunlu olduğu, yeni ödeme emri tebliğ edildiğinde borçlunun ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 5 günlük süre içerisinde borca ve takibe yönelik itiraz ve şikayetlerini sunabileceği, bu aşamada davacının borca itirazlarının incelenmesine olanak bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Tüm dosya kapsamında yapılan inceleme sonucunda; her ne kadar mahkemesince "Davanın kabulü ile zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiş ise de; dava konusu icra takip dosyasının Fatsa İcra Müdürlüğü'nün 2022/3864 Esas sayılı dosyasında başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takip olduğu, ödeme emrinin borçlulara 11/06/2022 tarihinde tebliğ edildiği, borçlular tarafından yasal süresi içinde takibe itiraz edilmemesi üzerine takibin kesinleştiği, 2004 sayılı İİK'nun 62/1....
e tebliğe çıkarılan örnek 13 nolu ödeme emrinin 04/12/2019 tarihinde iade olduğu ve borçlu ...'e tebliğe çıkarılan ödeme emrinin ise 26/12/2019 tarihinde iade olduğu, icra doyasında borçlulara çıkarılan başkaca tebligat olmadığı, icra müdürlüğünce düzenlenen örnek 13 numaralı ödeme emri adı geçen borçlulara tebliğ edilemeden, borçluların takibi kendiliğinden öğrenmeleri üzerine 12/12/2019 tarihinde takibe vekil aracılığıyla itiraz ettikleri, borçlular ... ve ... yönünden takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. İcra takip dosyasında borçlulardan Emre ve Mehmet Akif’e ödeme emri tebliğ işlemi yapılmadığından, yukarıda anılan maddedeki borçlulara verilen süreler işlemez. Borçlulara usulüne uygun olarak tahliye ihtarlı ödeme emri tebliğ edilmeden ödeme ve itiraz süreleri de işlemeye başlamayacak olup, borçluların itiraz hakkı doğmayacağından, haricen öğrenmeye dayalı itiraz da yasanın emredici hükümleri karşısında hukuki sonuç doğurmaz....
Davalı borçlunun dava konusu icra takibiyle ilgili ödeme emrinin tebliğinden önce hakkındaki takibi öğrenip itiraz ettiği, ancak itiraz dilekçesinde icra dosyasının numarasında hata yapıldığından dilekçenin dosyasına konulmadığı, ancak ödeme emrinin tebliğinden sonra bu konudaki maddi hatanın düzeltilmesi hakkında dilekçe verilerek, daha önce verilmiş olan itiraz dilekçesinin dosyasına girmesinin sağlandığı anlaşıldığından itirazın süresinde olduğunun kabulüyle işin esasına girilerek, deliller toplandıktan sonra birlikte değerlendirilmek suretiyle uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma biçimine göre davacı yanın temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....