"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 10.02.2010 No : 228-48 Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Davalı vekili davacının iddialarının yersiz ve bir kısmının kıymet takdiriyle ilgili bulunduğunu, takibe dayanak kıldıkları bononun da illetten mücerret bir kıymetli evrak niteliğinde olduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Davalı kiracı vekili yasal sürede yaptığı itirazında, ...' in sözleşmeyi şirket yetkilisi olarak imzaladığını, davaya konu taşınmazın Halk Bankasına satıldığını, banka tarafından taşınmazdan tahliye edildiklerini belirterek takibe itiraz etmiştir. Davacı alacaklı bu takibe itiraz üzerine, birleşen dava 2013/58 Esas ile, kiracı şirket hakkında, birleşen dava 2012/432 Esas ile, şirket yetkilisi ... hakkında itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Davacı .... İcra Müdürlüğü 2010/11661 Esas sayılı icra dosyasında ise 08.11.2010 tarihinde başlattığı icra takibi ile 01.10.2010 ila 01.10.2011 tarihleri arası olmak üzere 23.550 TL kira alacağının tahsilini istemiştir. Davalı kiracı vekili yasal sürede yaptığı itirazında, ...' in sözleşmeyi şirket yetkilisi olarak imzaladığını, davaya konu taşınmazın ...na satıldığını, banka tarafından taşınmazdan tahliye edildiklerini belirterek takibe itiraz etmiştir....
İcra Dairesinin ...esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiği ancak davalı tarafın icra takibine itiraz ederek takibin durdurduğunu, daha sonra takibe ... İcra Müdürlüğünün ...esas sayılı dosyası ile devam edildiğini, ancak davalı şirketin bu takibe de itiraz ettiğini, dava dilekçesi ekinde sunulan cari hesap ve faturalar incelendiğinde bu durumun ortaya çıkacağını belirterek sonuç olarak haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline, takibin devamına, davalının %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket adına dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davaya cevap vermediği ancak davalı şirket temsilcisinin ... tarihinde yargılamaya katılarak ... İcra Müdürlüğünün .../... esas sayılı takibe konu borcu kabul ettiği anlaşılmıştır. Dava: ... İcra Müdürlüğünün .../... esas sayılı takibe yapılan itirazın iptali davasıdır. ......
Esas sayılı Genel Haciz Yolu İle Takibe yapılan itirazın asıl alacak yönünden iptali ile takibin devamına, takibe kötü niyetli itiraz eden borçlu aleyhine takip konusu alacağın %20'sinden az olmamak üzere müvekkilimiz lehine (fazlaya ilişkin haklarımız saklıdır) İcra inkar tazminatına hükmedilmesine ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmekle davanın yasal dayanağını oluşturan İİK.67. maddesinde; "Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir....
Tazminatın, asıl alacak üzerinden hesaplanması gerekir.Davanın kabulü halinde, itiraz üzerine duran takibe devam edilir; (varsa) ihtiyati haciz, kesin hacze dönüşür. Ayrıca, alacaklı tarafça talep edilmesi halinde, takip konusu alacağın belirlenebilir (likit) olduğu durumlarda davalı (takip borçlusu) alacak miktarının asgari yüzde yirmisi oranında inkar tazminatına mahkum edilir....
Şti. arasında akdedilen 01.01.2014 başlangıç tarihli kira sözleşmesine dayanmış olup, borçlu kiracı itiraz dilekçesinde takibe dayanak yapılan kira sözleşmesine itiraz etmekle birlikte, dayanak kira sözleşmesindeki imzasını açıkça inkar etmemiştir. Davaya dayanak takip ile yazılı kira sözleşmesine dayanılmasına ve davalı borçlu kiracının takibe itirazında açıkça ve ayrıca sözleşmedeki imzasına karşı çıkmadığının anlaşılmasına göre İİK'nin 269/2 maddesi gereğince kira ilişkisi ve kira miktarının kesinleştiğinin kabulü gerekir. Takibe dayanak 01.01.2014 başlangıç tarihli kira sözleşmesinde kira bedeli aylık 25.000,00 TL olarak belirlenip, kira bedeline ÜFE ve TÜFE ortalaması oranında artış yapılacağı kararlaştırıldığına göre, davalı borçlu takibe dayanak iş bu kira sözleşmesine göre kiranın ödendiğini veya sair bir sebeple istenemeyeceğini İİK’nin 269/c maddesinde belirtilen belgelerle kanıtlamak durumundadır....
İcra Müdürlüğü'nün 2021/3369 Esas sayılı dosyası ile kapora iadesi amaçlı icra takibi başlattıkların, ancak takibe itiraz edildiğini beyanla, Büyükçekmece 1. İcra Müdürlüğü'nün 2021/3396 Esas sayılı takibe yapılan kötü niyetli itirazın iptaline, itiraza uğrayan tüm alacaklar yönünden takibin kaldığı yerden devamına, haksız ve kötü niyetle itiraz eden borçlunun aleyhine %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ve üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine borca yetecek tutarda ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Takibe dayanak yapılan ve hükme esas alınan 01.08.1996 başlangıç tarihli 1 yıl süreli yazılı kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı kira sözleşmesine dayalı olarak davalı-borçlu hakkında tahliye talepli 8.3.2012 tarihinde başlattığı takip talebi ile 2012 yılı Şubat ve Mart ayı kiralarının tahsilini istemiştir. Ödeme emri davalıya 10/03/2012 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı ödeme emrine süresinde itiraz etmediğinden takip kesinleşmiştir. Takibe konu Şubat ayı kirasının takip tarihinden önce 24.2.2012 tarihinde, Mart ayı kirasının ise, takipten sonra 22.3.2012 tarihinde yasal 30 günlük süre içerisinde ödendiği tüm dosya kapsamından anlaşıldığı gibi, bu durum mahkemeninde kabulündedir. Takibe konu ay kiraları yasal süre içerisinde ödendiğine göre temerrüt olgusu gerçekleşmemiştir....
. - K A R A R - Davacı banka asıl alacak ve işlemiş faiz olmak üzere 152.259.09 YTL alacağın tahsili için 24.10.2005 tarihinde borçlu ve kefiller hakkında icra takibi yapmış, takibe itiraz edilmesi üzerine de itirazın iptali ve tazminat istemi ile bu davayı açmıştır. Dava açıldıktan sonra borçlu şirket ile davacı banka arasında 08.06.2006 tarihli bir taahhütname imzalanmış ve toplam 94.222.20 YTL borcun taksitler halinde ödenmesi kararlaştırılmış bunun üzerine davalılar vekili takibe yönelik itirazlarını geri aldıklarını bildirmişlerdir. Davacı banka ile davalılardan ...Büro A.Ş. arasında kredi sözleşmesi imzalandığı ve diğer davalılarında sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır....
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, tarafların ticari defterlerinin yasal delil niteliğine haiz oldukları, davacıya ait ticari defterlerde takibe konu alacak ile ilgili kayıt bulunduğu halde, davalı yana ait ticari defterlerde böyle bir kaydın yer almadığı, ancak takibe dayanak faturanın davalı yana tebliğ edildiği, bu faturaya yönelik iade ve itiraz işleminin yapılmadığı, bu itibarla faturanın TTK’nun 23/2.maddesi uyarınca davalı tarafından kabul edilmiş sayılacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile asıl alacak yönünden takibe yapılan itirazın iptali ile bu miktar itibariyle takibin devamına, işlemiş faiz yönünden talebin reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....