Sonuç olarak, alacağın dayanağını teşkil eden sözleşme eki ''Kredi Sözleşmesine Ek Rehin Sözleşmesi, Taahhütname ve Virman-Takas-Mahsup Talimatı'' ve ''Kredi Koşullarına İlişkin Bilgiler ve Ödeme Planı'' başlıklı belge uyarınca davalı bankaya PPT posta çeki hesabında ve alacaklar üzerinde rehin, takas ve mahsup hakkı tanındığı görülmektedir. Bu durumda davacının taahhüdü kapsamında davalı banka tarafından davacının PTT posta çeki hesabına bloke konularak kesinti yapılması haksız şart niteliğinde değildir. Taraflar arasındaki sözleşme eki 'Kredi Sözleşmesine Ek Rehin Sözleşmesi, Taahhütname ve Virman-Takas- Mahsup Talimatı'' ve ''Kredi Koşullarına İlişkin Bilgiler ve Ödeme Planı'' ile bu husus davacı tarafından taahhüt edilmiştir (Bkz. Yargıtay 11. HD'nin 12/10/2020 tarihli ve 2020/332 E., 2020/4022 K. sayılı, 25/01/2021 tarihli ve 2020/2776 E., 2021/381 K. sayılı kararları)....
Davalı sürücü ... vekili süresinde vermiş olduğu cevap dilekçesiyle tespit edilecek kusur oranlarına göre müvekkilinin aracında meydana gelen 9.250 TL hasar tutarının talep ve alacak miktarından takas ve mahsubu def'inde bulunmuştur. Mahkemece davalı ...'nin kaza tarihinde araç maliki olmadığından bahisle takas mahsup def'inin reddine karar verilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Davalı ... kaza tarihinde aracın sürücüsü olup aracı aldığı gibi iade ile yükümlüdür. Kaldı ki dava tarihinden önce kendi adına da düzenlenmiş araç onarım faturalarını sunarak süresinde vermiş olduğu cevap dilekçesinde takas mahsup def'inde bulunmuştur. Bu durumda mahkemece, davalı ...'ın takas ve mahsup talebine ilişkin değerlendirme yapılarak delillerinin toplanması, davalı ...'ın uğradığı gerçek zararın kanıtlanması halinde mahsup işleminin yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, sırf davalı ...'...
İcra Müdürlüğünün 2015/15325 Esas sayılı dosyasıyla takibe geçildiğini ve takibin kesinleştiğini, kendisinin de davacıdan alacaklı olduğunu bildirerek bu alacağı ile davacıya olan borcunun takas edilmesini talep etmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 143 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca, takas, borçlunun takas iradesini alacaklıya bildirmesiyle gerçekleşeceğinden takasın sağlanması için mutlaka ayrı bir dava veya karşı dava açılması gerekmez. Borçlu, kendisine karşı açılmış olan bir (fava içerisinde takas-mahsup talebinde bulunabilir ve böylesi bir talep, usul hukuku anlamında bir defi niteliği taşır. Davalı karşılık dava açmadan sadece takas savunmasında bulunmakla yetinebilir, ilk itirazlardan, farklı olarak, defılerin esasa cevap süresi içinde bildirilmeleri zorunlu değildir. Dolayısıyla, takas-mahsup defi, esasa cevap süresi geçtikten sonra dahi bildirilebilir....
Davacının dava ve ıslah dilekçesindeki talepleri doğrultusunda yapılan inceleme sonucu alacağının 194.019 USD ; karşı davada itirazın iptaline konu edilen kira alacağı ve eklentilerinin toplam 78.874.20 TL olduğu, davacının, davalının alacağının takas mahsubunu talep ettiği hususlarında çekişme bulunmamaktadır. Davalı-birleşen davacının temyizi, davacının talebi ve alacağının yabancı para (USD) cinsinden olduğu halde TL olarak tahsili ile takas mahsup işleminin hatalı yapıldığına ilişkindir. Yukarıda açıklandığı üzere davacı vekili, dava ve ıslah dilekçesinde alacağının, yabancı para (USD) ve %10 yıllık temerrüt faizi ile tahsilini talep etmiştir....
-...- Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. ...- Dava, çeviri ücretinin tahsili için yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, davalı takas ve mahsup savunmasında bulunmuştur. Takas beyanı şekle bağlı olmayıp, mahkeme dışında yapılacak bir beyanla olabileceği gibi, dava içinde def'i veya karşılık dava olarak da kullanılabilir. Takas için karşılık dava açılması dahi zorunlu olmayıp, sadece takas savunmasında bulunulması yeterlidir. Bu takdirde dava harcı yatırılması da gerekmez. Somut olayda mahkemece, davalının davacıya karşı kesinleşen ve takas mahsuba konu edilecek nitelikte bir alacağının olmadığı gerekçesiyle davalının takas talebinin reddine karar verilmiştir....
Takas ve mahsup bir defidir. Bu itibarla, ileri sürülmedikçe kendiliğinden dikkate alınamaz. Takas, karşılık dava olarak ileri sürülebileceği gibi, defi olarak da ileri sürülebilir. Takasın defi olarak ileri sürüldüğü davada, takas ve mahsup sonucu kalan ve hüküm altına alınan miktar üzerinden yargılama harcı alınacak, takas ve mahsup defi nedeni ile reddedilen miktar üzerinden ileri süren yararına vekâlet ücreti ve yargılama giderine karar verilecektir. Takas mahsuba konu yapılan alacakların yukarıdaki ilkeler doğrultusunda mahsup edilmemiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 28.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu mahkeme hükmü çerçevesinde yapılan, davalı bankanın teminat olarak aldığı çeklere ilişkin takas mahsup işleminin usulüne uygun olduğu, davacının davalı bankadan takas mahsup işlemine yönelik alacağı bulunmadığı kabul edilerek davanın reddine karar vermek gerekmiştir....
Davalı takas mahsup dilekçesi ile davacı ile birlikte aynı zamanda dava dışı Benz Medikal Ltd....
Takas ve mahsup bir defidir. Bu itibarla, ileri sürülmedikçe kendiliğinden dikkate alınamaz. Takas, karşılık dava olarak ileri sürülebileceği gibi, defi olarak da ileri sürülebilir. Takasın defi olarak ileri sürüldüğü davada, takas ve mahsup sonucu kalan ve hüküm altına alınan miktar üzerinden yargılama harcı alınacak, takas ve mahsup defi nedeni ile reddedilen miktar üzerinden ileri süren yararına vekâlet ücreti ve yargılama giderine karar verilecektir. Mahkemece davalının takas-mahsup talebi ile gerekli işlemler yapılmaksızın karar verilmesi hatalıdır. Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, Davalı yararına takdir edilen 990.00 TL.duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.04.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
Ancak, davalı tarafın takas ve mahsup talebi bulunmaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 139. maddesi uyarınca, iki kişi, karşılıklı olarak bir miktar para veya özdeş diğer edimleri birbirine borçlu oldukları takdirde, her iki borç muaccel ise her biri alacağını borcuyla takas edebilir. Davalının, dava dayanağı olayı ve borcun varlığını inkâr etmeden, borçlu bulunduğu edimi, özel bir sebebe dayanarak yerine getirmekten kaçınmasına imkan veren hakka defi denir. Defiler, dava dilekçesine cevap verilirken ileri sürülmelidir. Aksi halde, davalı "savunmanın genişletilmesi yasağı" ile karşılaşabilir. Defiler, davada ileri sürülmedikçe hakim tarafından kendiliğinden dikkate alınmazlar. Takas bir defidir. Bu itibarla, ileri sürülmedikçe kendiliğinden dikkate alınamaz. Takas, karşılık dava olarak ileri sürülebileceği gibi, defi olarak da ileri sürülebilir....