Bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde yetkili idare mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz, idarece verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz üzerine verilen karar kesindir. İtiraz, zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. İdarî para cezaları 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil olunur.'' şeklindeki düzenleme nazara alındığında, anılan idari para cezasına yönelik itirazı inceleme görevinin idari yargı merciinde olduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla, gereği görüşülüp düşünüldü; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği, yerinde görüldüğünden, Mersin 3....
Somut olayda ödeme emri tebliğinden önce 27.517,00 TL ödeme yapıldığından bu ödeme yönünden tahsil harcı alınması mümkün değildir. İtiraz süresi içerisinde ödeme yapıldığından AAÜT 11/4 maddesi gereğince icra vekalet ücretinin ¾ oranında uygulanacağını anlaşılmıştır....
banka teminat mektubu sunmak suretiyle icra müdürlüğünden tahsil etmiş oldukları ana para ile iade edileceği tarihe kadar işlemiş olan faizinin de banka teminat mektupları bozdurulurken tahsil edilmesi yönünde taleple bulunduklarını, müdürlükçe "teminat mektubu ile icra müdürlüğünden tahsil edilmiş olan paranın iadesi gerektiğinde faizi ile birlikte isteneceğine dair İ.İ.K'nda bir düzenleme bulunmadığı iddiası" iddiası ile taleplerinin reddedildiğini, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin içtihatlarında 142- a maddesi gereğince teminat mektubu karşılığında tahsil edilmiş olan meblağ iade edilirken iade tarihine kadar işlemiş olan faizinin de ödeneceğinin hüküm altına alındığını belirterek şikayetlerinin kabulü ile müdürlüğün bila tarihli kararının kaldırılarak, Tevfik Köksal ve Tevfik Köksal'ın temlik alacaklısı Davut Özateş'in İ.İ.K 142- a maddesi gereği banka teminat mektubu sunmak suretiyle icra müdürlüğünden tahsil etmiş oldukları ana para ile iade edecekleri tarihe kadar işlemiş olan faizinin...
CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; takip dosyasında haricen tahsil nedeniyle yapmış oldukları feragat sonucu 17.07.2020 tarihinde hacizler fek edilerek takip dosyasının kapatıldığını, icra dairesi vasıtasıyla tahsil sözkonusu olmadığından icra mahkemesinin görevli olmadığını, şikayetin süresinde olmadığını, işlemiş ve işleyecek faiz oranına itirazın borca itiraz niteliğinde olduğunu, beş gün içinde mahkemeye itiraz edilmesi gerektiğini, süresinde itiraz edilmediğinden takip sonrası faizin akdi faize dönüştüğünü, takip dosyası infaz edildiğinden takip talebi ve ödeme emrinin düzeltilmesine dair taleple ilgili verilecek kararın infaz kabiliyetinin bulunmadığını, taraflar arasında belirlenen ve üzerinde ittifak edilen tutarın haricen ödenerek takibin sonlandığını, daha önce yapılan dosya hesabına itiraz edilmediğini, ödemeden sonra faize şikayetin dinlenemeyeceğini, tahsilatın İcra Müdürlüğünce yapılmaması nedeniyle fazla ödenen faizin iadesinin icra mahkemesinden istenemeyeceğini, istenen...
Davanın İİK 142/1.maddesi uyarınca sıra cetvelinde yer alan alacağın esasına ilişkin olarak açılan sıra cetveline itiraz davası olduğu anlaşılmıştır. İcra ve İflas Kanununun 142. maddesine göre sıra cetveline itiraz davaları, kural olarak genel mahkemede görülür; itiraz, sadece sıraya ve icra müdürünün icra hukuku kurallarına uygun davranmadığına ilişkin ise görev icra mahkemesindedir. (İİK.m.142/son) Davacı, davalının alacağının gerçek alacak olmadığını, haricen tahsil edildiği halde sıra cetvelinde yer aldığını, muvazaalı alacak haline geldiğini iddia ederek alacağın esasına itiraz etmektedir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır....
getirilmemiştir.Şöyleki Kurum İtiraz Komisyonunun ret kararının tebliğine ilişkin dosyada herhangi bir belge yoktur....
DELİLLER VE GEREKÇE :Dava, hukuki niteliği itibariyle davacı tarafından davalı aleyhine --- başlatılan icra takibine, İİK 67. maddesi uyarınca davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.Davacı vekili --- gönderdiği beyanında İşbu davaya konu icra dosyasının, haricen tahsil nedeniyle infazen kapatıldığını, tahsil harcının ödendiğini belirterek fazlaya ilişkin ve sair her türlü talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla, davanın konusuz kalması nedeniyle gereğinin yapılmasını talep etmiştir.Davacı vekilinin beyanı üzerine dosyanın incelenmesinde; icra dosyasının harici tahsil nedeniyle kapatıldığı anlaşılmakla; konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İhtiyat hacze itiraz eden vekili, söz konusu çeklerin dava dışı ...' ne avans olarak verildiğini, karşılığı malların teslim edilmediğini, dava dışı firma ve banka aleyhine menfi tespit davası açılmış olup ilgili dosyalardan ihtiyati tedbir kararı verildiğini, çeklerin tahsil cirosu ile bankaya verildiğini ileri sürerek, ihtiyati haczin kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece, İİK.'nın 265/1. maddesinde ihtiyati hacze itiraz sebeplerinin sınırlandırıldığı ve itiraz sebeplerinin yasada açıkça sayılan itiraz sebeplerinden olmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiş, karar ihtiyati hacze itiraz eden vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ihtiyati hacze itiraz eden vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 03/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ödeme emrine karşı açılacak itiraz davası için öngörülen 7 günlük süre, hak düşürücü niteliktedir. Hak düşürücü süre, niteliği itibariyle bir itiraz olup, sonuçlarını kendiliğinden meydana getirir, resen gözönünde tutulmalıdır. 6183 sayılı Kanun'un 58. maddesi uyarınca açılacak itiraz davası bir “menfi tespit” davası niteliğindedir....
Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58.maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur. 6183 sayılı Yasa’nın “Ödeme emri” başlığını taşıyan 55'inci maddesinde, “Amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumu bir “ödeme emri” ile tebliğ olunur. Ödeme emrinde borcun asıl ve ferilerinin mahiyet ve miktarları, nereye ödeneceği, müddetinde ödemediği veya mal bildiriminde bulunmadığı takdirde borcun cebren tahsil ve borçlunun mal bildiriminde bulununcaya kadar üç ayı geçmemek üzere hapis ile tazyik olunacağı, gerçeğe aykırı bildirimde bulunduğu takdirde hapis ile cezalandırılacağı kayıtlı bulunur....