Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu,...., İsmetpaşa Mahallesi Küçükayani Mevkii, 187 ada 7 parselde kayıtlı taşınmazın, tapu kaydındaki 9.884,00 m2 görünen yüzölçümünün 13372,81 m2 olarak, 187 ada 19 parselde kayıtlı taşınmazın tapu kaydındaki 144920.00 m2'lik yüzölçümünün, 141377,53 m2 olarak tashihen tesciline karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu kaydındaki yüzölçümünün düzeltilmesi istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve alınan bilirkişi raporuna göre 3402 sayılı Kanunun 41. maddesi uyarınca dava konusu taşınmazların çap sınırları değiştirilmeden hatalı tesbit edilen alan ölçümlerinin değiştirildiği anlaşıldığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine 10/02/2014 günü oy birliği ile karar verildi....

    Davacı Hazine taşınmazın 23475 metrekare olarak kayıtlı bulunan yüzölçümünün 24590 metrekare olarak düzeltilmesi istemesi üzerine Kadastro Müdürlüğünce 990 sayılı parselin kadastro sonucu değil, 349 sayılı parselden miktar fazlası olarak hükmen oluşması nedeniyle 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesine göre düzeltmenin mümkün olmadığı belirtilerek; istemin, mesaha tashihi davasına konu olabileceğine karar verilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın yüzölçümünün 24590 metrekare olarak düzeltilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ve dava konusu 990 sayılı parselin tapu kayıtlarında 23475 metrekare olarak görünen yüzölçümünün 24011.86 metrekare olarak tashihine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Davacı ..., kullandığı taşınmazın bir bütün halinde yaklaşık 4 dönüm civarında bulunduğunu, adına kullanıcı şerhi verilen 135 ada 27 nolu parselle birlikte çekişmeli 135 ada 10 nolu taşınmazın da bir bölümünü kullandığını iddia ederek, kadastro tespitinin düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının dava konusu yaptığı taşınmazda kendisi adına kullanıcı şerhi verilmediği, bu nedenle dava konusu taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesi talebi yönünden hukukî yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine ve 135 ada 27 nolu taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava; 3402 sayılı Yasaya eklenen Ek 4. madde gereğince yapılan kullanım kadastro tespitine itiraza ilişkindir....

        Gerçekten anılan hükümle taşınmaz malların yüzölçümü tapu sicilinde yazılı miktardan fazla olup da bu fazlalığın bitişik araziye el uzatmaktan ileri gelmediği ve sınırda bir değişiklik olmadığının kanıtlanması halinde mahkemeden açılacak dava ile yüzölçümünün düzeltilmesini talep etmek mümkündür. Bu davada dava konusu taşınmazın kadastrol çapa bağlandığı tartışmasızdır. Davada kadastrol çapa bağlı taşınmazın yüzölçümü hesabında hata yapıldığı iddia edildiğinden sorunun 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi çerçevesinde giderilmesi gerekmektedir. Çünkü anılan bu hükme göre taşınmazın orjinal ölçü değerleri ile zemininin uyumlu olması halinde yüzölçüm farklılıklarının kadastronun dayandığı kurallardaki hatalardan kaynaklandığı saptanırsa mülkiyet değişikliğine neden olunmaması koşulu ile bunların düzeltilmesi gerekir....

          Davacılar, ... ve ..., dava konusu taşınmazın zemindeki yüzölçümünün daha fazla olduğu iddiasına dayanarak gerçek yüzölçümünün tespit edilerek düzeltilmesi istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın yüzölçümünün 5864,85 m2 olarak düzeltilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... (Hazine) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Somut olayda ise; davacı tarafından anılan Yasa'nın 41. maddesine dayanılarak işlem yapılmak üzere Kadastro Müdürlüğüne başvurulmamış, doğrudan Mahkemede dava açılmıştır. Yasada öngörülen işlem basamakları yerine getirilmeden doğrudan açılan davanın dinlenme olanağı yoktur....

            Hukuk Mahkemesinin 1999/938-2002/997 sayılı kararı ile Hazine adına tesciline karar verilen Yeşil ... köyü 64 sayılı parselin ekli krokisinde (B) ile gösterilen 1050 m2 bölümün köşe noktalarının koordinatlarına göre gerçek yüzölçümünün 1074 m2, (C) ile gösterilen 1450 m2 yüzölçümündeki taşınmazın gerçek yüzölçümünün 1698 m2 olduğunu, taşınmazın geri kalan ve redde konu (A) ile gösterilen 6000 m2 bölümün gerçek yözölçümünün ise 5728 m2 olduğunun belirlendiğini, taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilen (B) ve (C) bölümü ile gerçek kişi üzerinde bırakılmasına karar verilen bölümlerinin yüzölçümlerinin tavzih yoluyla düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın KABULÜNE, Asliye 1....

              Dava; taşınmazın tapu kaydındaki yüzölçümü miktarının düzeltilmesi talebine ilişkindir....

              Başka bir anlatımla, taşınmazın krokisi arz üzerinde nereyi kapsıyor ise kaydın miktarı o bölümle sınırlıdır. Böylesine çapa bağlanan bir taşınmazın yüzölçümünün 5520 sayılı Kanun ile değişik Tapu Kanununun 31. maddesine dayanılarak düzeltilmesi olanaklı bulunmamaktadır. Çünkü, 5520 sayılı Yasayla değişik Tapu Kanununun 31. maddesi uyarınca kayıttaki yüzölçüm miktarı bir taşınmaz malın gerçek yüzölçümünün Tapu Sicilindekinden daha az veya fazla olması gerçeğin Tapu Sicilinde yazılı yüzölçümüyle örtüşmemesi, dava konusu taşınmazın da sınırdaki taşınmazlarla bir çekişmesinin bulunmaması halinde mümkündür. Mahkemece, değinilen bu yönler bir yana bırakılarak davanın reddi yerine istemin hüküm altına alınması doğru olmamıştır. Karar açıklanan nedenlerle bozulmalıdır....

                Mahallesi çalışma alanında bulunan 170 parsel sayılı taşınmazın gerçek yüzölçümünün tapuda kayıtlı yüzölçümünden fazla olduğu ve Kadastro Müdürlüğüne düzeltme yapılması için yaptıkları müracaatın reddedildiği iddiasına dayanarak, taşınmazın gerçek yüzölçümünün belirlenerek tapuya tescil edilmesi istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca teknik hataların düzeltilmesi istemine ilişkindir. Anılan madde uyarınca, düzeltme isteminin öncelikle Kadastro Müdürlüğüne yöneltilmesi zorunludur. Düzeltme istemi üzerine Kadastro Müdürlüğünce düzeltme kararı verilmesi halinde, bu karar ilgililerine tebliğ edilir. Bu karara karşı, tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde dava açılmaması halinde tapu sicilinde düzeltme yapılır....

                  Ancak; Davacı vekili tarafından yargılama sırasında kamulaştırılan taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesi için Afşin 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açıldığı ileri sürülmüş, dairenin geri çevirme kararı sonrası onaylı bir örneği dosya içerisine getirtilen Afşin 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/224 Esas sayılı dosya içeriğinden sözü edilen dosyanın derdest olduğu ve bu davaya konu edilen taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesi istenilmiş olmakla verilecek kararın tespit ve tescil davasının sonucunu etkileyeceği gözetilerek yukarıda sözü edilen davanın sonucunun beklenmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu