WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, muvazaa iddiasına dayalı dayalı, alacağının sıra cetvelinden çıkartılması istemine ilişkindir. Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı ( muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır. Bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarih önem taşır. Muvazaadan söz edilebilmesi için, kural olarak, muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerekir. Bu davada ispat yükü, davalı alacaklıdadır. Davalı, alacağının, gerçek bir alacak olduğunu, takipten önce düzenlenmiş ve birbirini teyit eden usulüne uygun delillerle ispatlamalıdır....

    Haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetveline itiraz davalarında ise, kıyasen uygulanması gereken İİK'nın 235/3. maddesi uyarınca sıra cetvelinin iptaline değil, davalıya ayrılan payın, yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere öncelikle davacıya ödenmesine, artan kısım bulunması halinde, davalıya bırakılmasına karar verilmesi gerekir. Sıra cetveline itiraz davaları sonunda verilen hüküm, sadece davanın tarafları bakımından sonuç doğurur ve verilen kabul kararı ile durumun tespiti ile yetinilmeyip, eda hükmü kurulmalıdır. Mahkemece eda hükmü kurulmuş ise de hüküm fıkrasının 1. bendindeki, "davalıya ayrılan paydan davacının ... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/8769 Esas sayılı takip dosyası ve ... 1....

      "İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 20.2.2006 No : 500-58 Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Davalı ... vekili müvekkilinin dava dışı ... Gıda, Tarım Ürünleri İth. İhr. San. Tic. AŞ.nden alacaklı olduğunu, diğer davalı borçlu ...’ın da adı geçen şirketten alacaklı olduğunu ve dava dışı şirketin işyerini borcuna karşılık olarak ...’a devrettiğini, müvekkilinin alacağına karşılık adı geçen tarafından kendilerine takip konusu dört adet bono ile iki çek verildiğini ve alacağın bu belgelerden doğduğunu ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

        Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükünün davalı alacaklı da olduğu, davalının alacağını ispat edemediği gerekçesiyle sıra cetvelinin davalıya ödenen miktar yönünden iptali ile davalıya düşen paydan öncelikle davacının alacağının ödenmesine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 16.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikâyetçi vekili borçluya ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde üst sıraya alınan davalının alacağının muvazaalı olduğuna İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce karar verildiğinden sıra cetveline alınamayacağını ileri sürerek sıra cetvelinin, müvekkilinin alacağının şikâyet olunandan önce gelecek şekilde düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Müdahale talep eden ... vekili şikâyetçinin bu yola başvurmak yerine muvazaaya dayalı dava açması gerektiğini, eldeki şikâyetin açtıkları davayı uzatacağını ileri sürmüştür. Şikâyet olunan şirket yargılamaya katılmamıştır....

            Muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasında ispat yükü davalı alacaklıdadır. Davalı alacağının varlığını birbirini doğrulayan delillerle ispatlamalıdır. Her zaman düzenlenmesi mümkün olan bono, üçüncü kişilere karşı alacağın varlığını tek başına ispatlamak için yeterli değildir. Bu durumda mahkemece davalıya alacağının varlığını ispatlamak hususunda delillerini ibraz için imkan tanınmak ve varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmek gerekirken, ispat yükünün aidiyetinde hataya düşülmesi sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 31.5 .2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              S.2 konusu borç ve hacizlerin muvazaalı olduğuna ilişkin iddialarının ispat edilemediği, sıra cetvelinin usulüne uygun olduğu gerekçesiyle, asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir. Karar, asıl ve birleşen davalarda davacı vekillerince temyiz edilmiştir. Dava, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz istemine ilişkindir. Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı (muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır. Bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarih önem taşır. Muvazaadan söz edilebilmesi için, kural olarak, muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerekir....

                Haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetveline itiraz davalarında ise, kıyasen uygulanması gereken İİK'nın 235/3. maddesi uyarınca sıra cetvelinin iptaline değil, davalıya ayrılan payın, yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere öncelikle davacıya ödenmesine, artan kısım bulunması halinde, davalıya bırakılmasına karar verilmesi gerekir. Sıra cetveline itiraz davaları sonunda verilen hüküm, sadece davanın tarafları bakımından sonuç doğurur ve verilen kabul kararı ile durumun tespiti ile yetinilmeyip, eda hükmü kurulmalıdır. Mahkemece, sıra cetveline alacağın esas ve miktarına yönelik olan muvazaa iddiası ile itirazda bulunulduğu kabul edilerek, hüküm kurulduğuna göre, davalıya ayrılan payın, yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere öncelikle davacıya ödenmesine, artan kısım bulunması halinde davalıya bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur....

                  -Davacı vekilinin hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince: Dava, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz istemine ilişkindir. Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı (muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır. Bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarih önem taşır. Muvazaadan söz edilebilmesi için kural olarak muvazaalı tasarrufun diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerekir. Diğer anlatımla muvazaadan söz edilebilmesi için kural olarak muvazaalı olduğu ileri sürülen alacağın kendisinden mal kaçırıldığı iddia edilen alacaktan daha sonra veya yakın tarihlerde doğmuş olması, muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerekir....

                    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye HukukMahkemesi Tarih : 11.6.2009 Nosu : 410-475 Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Mahkemece davalı ...’in Ankara 11. İcra Müdürlüğü’nün 2005/8467 sayılı takip dosyası alacaklısı olmadığı gerekçesiyle davanın husumetten reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu