Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece iddia ve tüm dosya kapsamına göre, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükünün, kural olarak davalı alacaklı üzerinde olduğu, davalının alacağının varlığını ve miktarını usulüne uygun delillerle kanıtlaması gerektiği ve her zaman düzenlenmesi mümkün olan bononun, alacağın varlığını ispatlamaya tek başına yeterli olmayacağı; ...'ta sayaç okuma görevlisi olan ....250,00 TL maaşla çalışan 1994 model Tofaş Serçe marka arabasından başka üzerine kayıtlı menkul veya gayri menkulu bulunmayan 450,00 TL kirada oturan ... yaşındaki davalının ... ay vadeli 585.000,00 TL'lik bir borcu nakden borçlu...'...

    "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava davalı alacağının muvazaalı olduğu, davacı alacaklarının ihale tarihi itibariyle hesaplanmadığı, davalı yanın takip dosyasından yapılan ödeme emri tebliğinin usule uygun bulunmadığı ve davacı banka alacaklarının imtiyazlı olduğu iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır....

      İcra Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davacı yanca girişilen takipte konulan ihtiyati haczin kesinleşmesine rağmen davacıya pay ayrılmamasının yanlış olduğu iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. İcra Mahkemesince davalılarca konulan haczin usulüne uygun olduğu ve davacı yanın bilgilendirildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı Fon vekili tarafından temyiz edilmiştir. Satılan malın bedeli bütün alacaklıların alacağını karşılamaya yetmiyorsa icra müdürü bir sıra cetveli düzenler (İİK.m.140). Sıra cetveli düzenlenirken bedeli paylaşıma konu mal üzerindeki ilk kesin haciz ile buna iştirak edecek hacizler belirlenir (m.264, 268)....

        İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf talebinde bulunan davalı tarafından, davanın TBK 19.maddesinde yer alan muvazaa hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği, davanın süresinde açılıp açılmadığının değerlendirilmediğini, bu nedenle mahkemece verilen kararın hatalı olduğu, kararın kaldırılması talep edildiği anlaşılmıştır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır....

        Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

          Hukuk Dairesinin 15.07.2010 tarih, 2010/6728 E ve 8994 K sayılı ilamıyla; muvazaa iddialarına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat külfetinin kural olarak davalı alacaklıda olduğu, davalı alacaklının noterde düzenlenen rehinli borç sözleşmesi ile alacağını kanıtlamış olduğu, davalı alacağının oluştuğu, bir başka anlatımla rehin sözleşmesinin yapıldığı tarihte davacı şirketin borçludan bir alacağının bulunmadığı, bu nedenlerle davalının davacının alacağına yönelik muvazaa yapmasının mümkün olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş, yerel mahkemece bozma kararına uyularak davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

            Mahkemece, iddia, benimsenen bilirkişi raporu, Yargıtay bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, ispat yükünün davacı tarafta olduğu, davacının muvazaa yapıldığını ispat edemediği, davalı alacağının daha önce doğduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Muvazaa hukuki nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükü, davalı alacaklıdadır. Davalı alacaklı, alacağının, gerçek bir alacak olduğunu, birbirini teyit eden ve takipten önce düzenlenmiş usulüne uygun delillerle ispatlamalıdır. Mahkemece, yukarıda anılan ilke doğrultusunda muvazaanın olmadığına dair davalı alacaklının savunma ve delilleri çerçevesinde alacağın gerçek olup olmadığının tartışılması, davalı ile borçlu arasındaki hukuki ilişkinin kuruluşu, davalının alacağının takip tarihi değil doğduğu tarihin araştırılarak bu tarihin esas alınması sureti ile sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır....

              Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükünün kural olarak davalı alacaklı üzerinde olduğu, davalının alacağının varlığını ve miktarını usulüne uygun delillerle kanıtlaması gerektiği, her zaman düzenlenmesi mümkün olan bononun, alacağın varlığını ispatlamaya tek başına yeterli olmadığı, davalının borçludan olan alacağının varlığını ispata yönelik yeterli delil de ibraz edemediği, davalının ekonomik ve sosyal durumu ve bankalara olan borç durumu dikkate alındığında bonolara konu miktarda bir ticari ilişkisinin bulunmadığı, bonoların keşide ve vade tarihleri dikkate alındığında davalının 150.000,00 TL tutarında ödenmemiş alacağı var iken 1 ay sonra yeniden 100.000,00 TL borç vermesinin ve ayrıca davalının borçludan 250.000,00 TL alacaklı olmasına rağmen borçlu ...adına kayıtlı toplam 31 adet parça taşınmazı satın alması akabinde 3 gün sonra alacaklıymış gibi davaya konu bonolardan dolayı takip yapmasının...

                nın, alacağının gerçek bir alacak olduğu konusunda herhangi bir delil ibraz etmediği gerekçesiyle, davanın kabulü ile sıra cetvelinin .... sırasında yapılacak ödemenin davacının alacaklı olduğu ... dosyasına asıl alacak ve fer'ilerine yetecek oranda ödenmesine karar verilmiştir. Kararı, davalı ... vekili temyiz etmiştir. ...-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. ...) Dava, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz istemine ilişkindir. Sıra cetveline yönelik şikayetlerde ......

                  Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davalının işçi alacağı niteliğindeki alacağının 23.07.2008 tarihinde açılmış bir davadaki ilama müstenit olduğu, davacının hapis hakkına ilişkin işlem tarihinin ise, 13.03.2009 olduğu, bu nedenle davalı alacağı, davacının ilk haciz tarihinden önce açılmış bir dava üzerinden alınan ilama dayalı olduğundan davacı ve davalı arasında garameten paylaştırmaya ilişkin davaya konu sıra cetvelinde herhangi bir usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, haciz sıra cetveline itiraza ilişkindir. Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın esas ve miktarına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede (İİK’nın md.142/1); itiraz, sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla icra mahkemesinde (İİK’nın m. 142/son) ileri sürülmelidir....

                    UYAP Entegrasyonu