Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Eldeki dosyada, davacı kurumca, dava dışı sigortalının sürekli göremezlik oranının 12.11.2012 tarihli Kocatepe Sağlık ve Sosyal Güvenlik Merkezi’nin sürekli göremezlik derecesi tespitine ilişkin sağlık kurulu raporu ile % 24 olarak tespit edildiği ve buna bağlı olarak da dava dışı sigortalıya 15.05.2013 gelir bağlama ve onay tarihli 26.554,39 TL ilk peşin sermaye değerli gelir bağlandığı, mahkemece alınan kusur raporu doğrultusunda “1-Davacının davalılardan ... aleyhine açtığı davanın reddine, 2-Davacının davalı ......

    Davaya konu somut olayda, dava dışı işveren yanında 3.8.2006 tarihinde gerçekleşen kazası sonucu, davacının %7,2 oranında sürekli işgöremez hale geldiği belirlenerek gelir talebinin reddi üzerine eldeki davada davacının sürekli işgöremezlik oranının daha yüksek olduğunu iddia etmesi nedeni ile, ..... 30.04.2014 tarihli raporu ile davacının sürekli işgöremezlik oranının %10,2 olarak belirlendiği ve mahkemece bu rapora dayalı olarak hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Anılan yasal düzenlemeler çerçevesinde belirlenen sürekli göremezlik oranının davacıya bağlanan gelirde belirleyici olması, bağlanan gelirin peşin sermaye tutarından işverenin sorumlu tutulması ve eldeki davada verilen kararın işverenin hak alanını da ilgilendirmesi ihtimalinden, işverenin de davada taraf olmasında yasal zorunluluk vardır....

      Davalı şirket vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın, Kurum aleyhine açılması gerektiğinden davalı işveren yönünden davanın husumetten reddi gerektiğini, davacı tarafından açılan tazminat davasının derdest olduğunu ve bu nedenle derdestlik itirazında bulunduklarını, tespit edilen sürekli göremezlik oranının yüksek olduğunu, raporlar arasındaki çelişkilerin giderilmediğini ve raporların gerekçeli olmadığını, sürekli göremezlik oranının ne oranda kazasından kaynaklandığının tespit edilmediğini, sürekli göremezlik derecesindeki artışın kazasına bağlı olmadığını, davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür. İSTİNAF NEDENLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık; davalı şirkete ait yerinde çalışan davacının 18/02/2010 tarihinde geçirdiği kazası nedeniyle uğradığı sürekli göremezlik derecesinin tespiti ile davacıya tespit edilen sürekli göremezlik derecesi üzerinden gelir bağlanması talebine ilişkindir....

      Dairemizin 2019/2458 esas 2019/2085 karar sayılı ilamı ile" Davacının 11/06/2008 tarihinde meydana gelen kazası neticesinde oluşan sürekli işgöremezlik derecesinin %34,2 olduğunun tespitine,Davacıya kurum tarafından %24 sürekli göremezlik derecesi üzerinden ödenen sürekli işgöremezlik gelirinin, gelir başlangıç tarihinden itibaren düzeltilerek %34,2 sürekli göremezlik derecesi üzerinde ödenmesine," şeklinde karar verilmiş davalılar vekili tarafından karar temyiz edilmiştir. Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 2020/7395 Esas, 2021/621 Karar sayılı ilamı ile " Sürekli göremezlik ve malullük halinin belirlenmesinde izlenecek yolun ne olduğuna ilişkin 506 sayılı Kanunun 109. maddesi mülga olup, 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanunun “Sağlık Raporlarının Usul ve Esasları”na dair 95. maddesinde sürekli göremezlik ve malullük halinin belirlenmesinde izlenecek yol hükme bağlanmıştır....

      Davacıda belirlenen sürekli göremezlik oranın % 51,00 olduğuna ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ... Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezinin 05.11.2012 tarihli kararlarında, sürekli göremezlik durumunun 01.04.2014 tarihinde kontrolünün gerektiği belirtilmiştir. Öte yandan, sigortalıda oluşan sürekli göremezlik oranının, sigortalıya bağlanan gelirin peşin sermaye değeri ile tazminatın miktarını doğrudan etkilediği ise söz götürmez. Hal böyle olunca, sigortalıya bağlanacak gelir ve hükmedilecek tazminatın miktarını doğrudan etkilemesi nedeniyle, işçide oluşan meslekte kazanma güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin saptanması gerektiği açık-seçiktir. Yapılacak , sigortalıda oluşan meslekte kazanma güç kayıp oranının değişip değişmediği yöntemince araştırılmak ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir....

        Hal böyle olunca, davacı sigortalının sürekli göremezlik oranının kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Öte yandan, mahallinde yapılan keşif sonucu alınan ve bir kimya mühendisi, bir hukukçu ve bir göğüs hastalıkları uzmanı tarafından düzenlenen 04.06.2011 tarihli kusur raporunda, davalının % 40, davacının % 40 oranında kusurlu bulundukları olayda % 20 oranında kaçınılmazlığın bulunduğunun belirtildiği, bilirkişi heyetine dahil olan hukukçu bilirkişinin sürekli göremezlik oranının ispat edilememesi nedeniyle tazminat talep edilemeyeceğini beyan ederek rapora muhalefet şerhi verdiği anlaşılmaktadır....

          in işyerinde çatı montaj ve tamir işlerini yerine getirdiği esnada 25/05/2013 tarihinde kazası geçirdiğini, kaza nedeniyle davacıya %28 oranında görememezlik oranının belirlenerek bu oran üzerinden gelir bağlandığını, aynı olay nedeniyle Dörtyol 1. İş Mahkemesinde maddi ve manevi tazminat davasının yürütüldüğünü, söz konusu dava dosyasının 11/04/2019 tarihli duruşma ara kararı gereği taraflarına maluliyetin tespiti davası açılmak üzere 1 aylık kesin sürenin verildiğini beyanla davacının 25/05/2013 tarihinde geçirmiş olduğu kazası nedeniyle sürekli göremezlik oranının tespiti ile 5/05/2013 tarihinden itibaren sürekli göremezlik geliri bağlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II-CEVAP Davalı Kurum vekili; davacı ...'...

            Mahkemece, davacının sürekli göremezlik oranının tespitine yönelik davanın kabulü ile, kazası sonucu sürekli göremezlik oranının % 33.20 olduğunun tespitine, kazası nedeniyle maddi tazminat isteminin ... tarafından davacıya bağlanan gelirlerle karşılandığından reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 30.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 16.01.2004 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine, davalı ... yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiştir....

              Gerçekten dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre: Somut olayda davacının sürekli göremezlik oranının belirlenebilmesi için Kurumun istediği sağlık raporları sunulmadığından, mevcut bilgi ve belgelere göre kurumu bağlamamak kaydıyla davacının sürekli göremezlik oranı %56 olarak tespit edilmiş, bilahare, istenilen sağlık kurulu raporları ile tetiklerin temin edilerek gönderilmesi üzerine, Sosyal Güvenlik Kurumu Maluliyet ve Sağlık Kurulları Daire Başkanlığınca davacının sürekli göremezlik oranının %46,00 olduğu kontrol ve muayenesinin gerekmediği, 28.04.2009 tarihli cevabi yazı ile bildirilmiştir. % 46,00 oranındaki sürekli göremezliği davacı tarafça itiraz edilmesi üzerine, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu 05.10.2011 tarihli kararı ile davacının sürekli göremezlik oranının % 46,00 olduğuna ve kontrol ve muayenesinin gerekmediğine karar vermiştir....

                I-İSTEM: Davacı vekili, davacının 18.01.2014 tarihinde geçirdiği kazanın kazası olarak tespiti ile sürekli göremezlik oranının tespitini talep etmiştir. II-CEVAP: Davalı şirket vekili, davanın reddini istemiştir. Davalı Kurum vekili, davanın reddini istemiştir. III-MAHKEME KARARI: A-İLK DERECE MAHKEME KARARI Mahkemece, “1-Davacı vekilinin kazasının tespitine yönelik talebi konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 2-Sürekli göremezlik oranının tespitine yönelik istem yönünden; davalı SGK Başkanlığı hakkındaki davanın reddine, diğer davalı hakkındaki davanın kabulü ile, davacının 18/01/2014 tarihinde geçirmiş olduğu kazası nedeni ile sürekli göremezlik oranının %5,3 olduğunun tespitine” karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu