WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 01/12/2022 NUMARASI : 2022/486 2022/920 DAVA KONUSU : Tespit (İşe İade İstemli) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı Bakanlık nezdinde yüklenici şirketlerde çalışırken 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, Sağlık Bakanlığı'na bağlı Acil Sağlık Hizmetleri Başkanlığında sürekli işçi olarak çalışırken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 127. madddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. maddesine eklenen hüküm nedeniyle 26.07.2022 tarihinde zorunlu olarak emekli edildiğini, bu işlemin Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, çeşitli uluslararası sözleşmeler ile güvence altına alınan çalışma hürriyetine aykırı olduğunu, davacının akdinin feshinin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir....

İş kazası sonucu oluşan sürekli göremezlik oranının tespitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacıya mahkemece belirlenen sürekli göremezlik oranı esas alınarak gelir bağlanmayacağından bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkanı bulunmadığından maddi tazminat istemli Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olmadığı bu davada sürekli göremezlik oranının tespitinin yapılamayacağı, yapılması halinde maddi tazminat istemli davanın sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır.HGK.’nun 07.02.2007 tarihli, 2007/21-69 Esas, 2007/55 Karar sayılı kararı da bu yöndedir. Yapılacak ; davacıya işvereni ve hak alanını ilgilendirdiği için SGK....

    Sulh Hukuk Mahkemesince ise müteveffanın 06/03/2012 tarihinden beri huzurevinde kaldığı, MERNİS adresinin huzurevi olduğu ve burada öldüğü hatta 09/06/2009 tarihinde huzurevinde kalmak için müracaatta bulunduğu, yani sürekli kalmak niyetiyle oturduğu yer olduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Türk Medenî Kanununun 589. maddesinde "miras bırakanın yerleşim yeri sulh hâkimi, istem üzerine veya re’sen tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alır." denilmektedir. TMK'nın 19/1. maddesinde de "Yerleşim yeri, bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir." hükmüne yer verilmiştir. Türk Medenî Kanununun 22. maddesi uyarınca bakım ve sağlık kurumuna konulmanın yeni yerleşim yeri edinme sonucunu doğurmayacağı hüküm altına alınmış ise de, müteveffanın sürekli kalmak amacıyla huzurevine yerleştiği ve ölüm tarihine kadar huzurevinde yaşadığı anlaşılmaktadır....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/213 Esas KARAR NO : 2022/867 DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) DAVA TARİHİ : 28/05/2020 KARAR TARİHİ : 10/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığını, maluliyet nedeniyle maddi geçici ve sürekli göremezlik tazminatı tazminat istemli olarak bu davanın açıldığını, uyuşmazlığın meydana gelen kazada kusurun, davacıda oluşan maluliyet durumunun ve buna bağlı olarak davacıya takdir edilecek maddi tazminatın belirlenmesi ve davalının bu kapsamda sorumluluğunun tespitini yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        İş kazası sonucu oluşan sürekli göremezlik oranının tespitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacıya mahkemece belirlenen sürekli göremezlik oranı esas alınarak gelir bağlanmayacağından bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkanı bulunmadığından maddi tazminat istemli Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olmadığı bu davada sürekli göremezlik oranının tespitinin yapılamayacağı, yapılması halinde maddi tazminat istemli davanın sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır.HGK.’nun 07.02.2007 tarihli, 2007/21-69 Esas, 2007/55 Karar sayılı kararı da bu yöndedir. Somut olayda sigortalının beden güç kayıp oranı SGK tarafından %68 olarak belirlenip bu oran üzerinden gelir bağlanmıştır. Bu orana itiraz eden davalı işveren olup beden güç kayıp oranının %68’den düşük olduğunu ispat külfeti davalı işverene düşmektedir. ATK....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, maluliyet oranının tespiti ile göremezlik gelirinin yeniden bağlanması istemine ilişkindir. Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası, sürekli işgöremezlik oranını belirlenmesine ilişkin istemin kabulüne, gelir bağlanmasına dair istemin konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olamadığına karar verilmiştir....

            İhtisas Kurulu ........2006 günlü raporu ile Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu’nun ise ....06.2010 günlü raporu ile sürekli göremezlik oranının %100,00 olarak belirtildiği ve davacının sürekli göremezlik oranının %100 olduğuna ilişkin ... . İş Mahkemesinin 2009/804E, 2010/644K sayılı ilamının Dairemiz denetiminden geçerek kesinleştiği ve davacı yararına maddi tazminatın % 100 oranındaki sürekli göremezlik esas alınarak belirlendiği uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık davacının maddi ve manevi tazminatının belirlenmesinde esas alınması gereken sürekli göremezlik oranının, davacının itiraz etmediği % 62,00 mi yoksa davalı itirazı üzerine belirlenen ve Dairemiz bozma ilamı üzerine açılan ve kesinleşen maluliyetin tespiti davası ile tespit edilen % 100,00 sürekli göremezlik oranı mı olacağı, giderek davalı yönünden usuli kazanılmış hak oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır....

              ve Yargıtay’ın yürürlükten kalkan bir yasa maddesine dayanarak inceleme yapma ve karar verme yetkilerinin bulunmadığının kabulünün doğal bulunması; 26. maddedeki anılan cümlenin iptali ile Kurumun rücu hakkının, yasadan doğan kendine özgü ve sigortalı ya da hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu hakkına dönüşmüş olması karşısında, Kurum zararını oluşturan ilk peşin değerli gelirlerin, tazmin sorumlularının kusuruna isabet eden miktarıyla sınırlı şekilde hüküm kurulması gerekir. ./.. -2- Davacı Kurum tarafından 13.06.1993 tarihli kazası sonucu % 36.20 oranında sürekli göremez durumuna giren sigortalıya sürekli göremezlik geliri bağlandığı, sürekli göremezlik derecesinin, 01.09.1999 tarihi itibariyle %68’e yükseldiği belirtilmiştir....

                İş kazası sonucu oluşan sürekli göremezlik oranının tespitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacıya mahkemece belirlenen sürekli göremezlik oranı esas alınarak gelir bağlanmayacağından, bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden, Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkânı bulunmadığından, maddi tazminat istemli Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olmadığı bu davada sürekli göremezlik oranının tespitinin yapılamayacağı, yapılması halinde maddi tazminat istemli davanın sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır. Yukarıdaki açıklamaların ışığında, kural olarak davacıya Sosyal Güvenlik Kurumu ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine maluliyet oranının tespiti davası açması için önel verilip, tespit davası bu dava için bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar vermekten ibarettir....

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin, aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davalı işverene ait işyerinde, 24.02.2005- 2007/Temmuz ayı başları arasında, sürekli çalışmanın tespiti istemli davada; Mahkemece, 30.07.2005-30.07.2007 döneminde bildirilmeyen süreler tespit edilerek, davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı talebi dikkate alındığında, reddedilen başlangıçtaki süre yönünden kısmen kabule karar verilmemesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 26....

                    UYAP Entegrasyonu