Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı ..., sözleşmeye göre davacının sorumlu olduğu vergi, elektrik, su, ... vergi, ceza ve primleri ödemediğini, ....'un talimatı ile ödenmeyen paralar için senedi doldurup ...'e ciro ederek verdiğini, sözleşmeye aykırı senet düzenlenmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece iddia, cevap ve toplanan deliller doğrultusunda, davacı borçlunun ödeme emrine itiraz etmediği, takibin kesinleştiği, davacı borçlunun menfi tespit davası açmasında hukuki yararın olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiş olup Dairemizin 26.02.2013 tarihli kararı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan 2013/810 E. - 2013/3600 K. sayılı bozma ilamında " Dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. İcra takibinin kesinleşmiş olması borçlunun İİK'nun 72.maddesine göre menfi tespit davası açmasına engel değildir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/06/2021 NUMARASI : 2021/121 ESAS, (ARA KARAR ) DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) KARAR : Osmaniye 3....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalılar vekilinin faize yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Kural olarak şekle uygun yapılması gerekirken, şekil eksikliği nedeni ile geçersiz olan sözleşmelerde, herkes aldığını iade ile yükümlüdür....

      Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, arsa üzerinde herhangi bir inşaat faaliyetinin bulunmadığı ve davacının sözleşmeye konu işi yeniden başkasına yaptırıyor olması halinde sözleşmenin yapıldığı tarihteki rayiç fiyatlar ile işin başkasına yaptırılması halinde ortaya çıkacak fiyata göre davacının mal varlığında azalma olup olmadığının tespit edilebileceği, davacının ikinci bir sözleşme yapmadığı için mevcut delillere göre talep edebileceği menfi zararının bulunmadığı, ayrıca davacının uğradığını belirttiği diğer zararlar yönünden herhangi bir belge ibraz etmemiş olması nedeni ile alacak talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, sözleşmenin feshi ile tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı temsilcisi temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı temsilcisinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

        Esas sayılı tespite dayalı alacak davası açıldığını, dava dışı-kiracı ..., protokollerin hiçbirisine uymadığından, son protokolde sadece müvekkili yasal haklarını saklı tuttuğundan ve kiracı şirketin hakkı olmadığı halde zorunlu ve faydalı masraflar adı altında tespite dayalı alacak davası açmasından sonra, müvekkilin de ibra etmemiş olduğu kiracıdan geçmiş kira ve ortak gider alacaklarının bir kısmını kapsayan dava konusu senedi takibe koymak zorunda kaldığını belirterek davacının menfi tespit davasına dayanak yaptığı 26/03/2019 tarihli protokolün geçerli olduğunu ileri süremeyeceğini, davanın reddine ve % 20 icra inkar tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesinin talep edilmiştir. Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir....

          Marka aracın satışının da davacı tarafça dava dışı ...’a 41.000 TL’sına satışının yapıldığının görüldüğü, sözleşmeye taraf olan dava dışı ...’e veya davalı Şirkete satışının yapılmadığı, huzurdaki dava dayanağı icra takip dayanağının ise hangi araç satışına istinaden yapıldığının takip dosyası kapsamından anlaşılamadığı, davalı tarafça takip konusu alacağın dayanağının ne olduğuna dair dosyaya ve incelemeye herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı, takip konusu alacak dayanağı olarak “Vasıta Satışından Doğan Alacak” gösterildiğinden ve davacıya herhangi bir vasıta devri olduğuna yönelik olarak dosya münderecatı çerçevesinde bir tespit yapılamadığından menfi tespit talebine konu takip talebinde yer alan borç tutarı yönünden davacının borçlu olduğu yönünde herhangi bir tespitin yapılamadığı anlaşılmıştır. Dava, menfi tespit davasıdır....

            İncelenen adrese ait panel erişim bilgileri bilinmediğinden sayfanın ne zaman oluşturulduğu tespit edilememiştir. 3- Dava dosyasında, taraflar arasında imzalanmış ve açıkça web sitesinin özelliklerini ve olması gerekenleri belirten bir sözleşme bulunmamaktadır." şeklindedir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ, HUKUKİ KABUL VE GEREKÇE Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacak iddiasına dayalı başlatılan icra takibi sonrasında açılan menfi tespit davasıdır. Dava dilekçesinde özetle; davacının davalıya web sitesi tasarladığı, davalının 2.000,00 TL'lik ödeme yaptığı ve sonrasında iade faturası kestiği, iade faturasının davacı tarafça iade edildiği, ancak akabinde davacı tarafça takip başlatıldığı, takibin kesinleştiği, davacının edimini ifa ettiği ve davalıya borçlu olmadığının tespiti talep edilmiştir. Cevap dilekçesinde özetle; davanın reddi talep edilmiştir....

              Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı kooperatif tarafından davacı aleyhine yapılan icra takibine dayanak olan 09.02.2000 tarih ve 4594 sayılı müşterek ve müteselsil borç senedindeki imzanın davacıya ait olmadığı gibi davacının davalıdan kredi aldığının da ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı,davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Davalı kooperatif tarafından davacı aleyhine 10.800,00 TL asıl alacak üzerinden icra takibi yapıldığı, davacı tarafça 2.000,00 TL değer gösterilerek menfi tesbit davası açıldığı ve mahkemece davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ARA KARAR TARİHİ: 01/07/2022 NUMARASI: 2022/459 Esas DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali KARAR TARİHİ: 21/09/2022 Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının kaçak elektrik kullandığından bahisle davalı hakkında İstanbul ...İcra Müd. ... sayılı dosyası ile hakkında icra takibi yapıldığını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini, takibin durdurulduğunu, ayrıca Bakırköy 5.ATM 2022/361 esas sayılı dosya ile menfi tespit davası açıldığını belirterek davalının itirazının iptali ve icra inkar tazminatına davanın menfi tespit davası ile birleştirilmesine ve alacak hakkında borçlunun borca yeter miktarda menkul ve gayrimenkulleri ile 3.şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine İİK 257.madde gereğince karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  Kanun koyucu zorunlu arabuluculuğa tabi ticari davaları belirlerken konusunun alacak ve tazminat olan davalar olması gerektiğini özellikle vurgulamıştır. Bu nedenle menfi tespit davası niteliği gereği bir olumsuz durumun tespiti istemine ilişkindir. Bir miktar paranın ödenmesi veya tazminat talebi yoktur. Bu dava davalı açısından bir alacağın tahsili davasıdır demek de doğru bir yaklaşım değildir. Nasıl ki alacak davasına davalı açısından bu bir menfi tespit talebidir diyemiyorsak; menfi tespit davasında da davalı açısından bu bir alacak davasıdır nitelendirmesi yapamayız. Bir hukuki durumun savunulması ile dava edilmesi birbirinden farklı kavramlardır.Bu nedenle menfi tespit davaları zorunlu arabuluculuğa tabi davalar değildir. Farklı yargı kararlarının oluşması üzereni de Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 13.02.2020 tarih ve 2020/ 85- 454 Karar sayılı kararında menfi tespit davaları özelinde arabuluculuğa tabi olmadığı yönde karar verildiği bilinmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu