Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, hile hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Hile (aldatma), genel olarak bir kimseyi irade beyanında bulunmaya, özellikle sözleşme yapmaya sevk etmek için onda kasten hatalı bir kanı uyandırmak veya esasen var olan hatalı bir kanıyı koruma yahut devamını sağlamak şeklinde tanımlanır. Hatada yanılma, hilede ise yanıltma söz konusudur. 6098 s. Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 36/1. (818 s. Borçlar Kanunu'nun (BK) 28/1.) maddesinde açıklandığı üzere taraflardan biri diğer tarafın kasıtlı aldatmasıyla sözleşme yapmaya yöneltilmişse yanılma (hata) esaslı olmasa bile aldatılan taraf için sözleşme bağlayıcı sayılamaz. Değinilen koşulların varlığı halinde aldatılan taraf hakkını kullanmak suretiyle hukuki ilişkiyi geçmişe etkili (makable şamil) olarak ortadan kaldırabilir ve verdiği şeyi geri isteyebilir. 3.2.2....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, Yerel Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince; 6100 sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar, davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, maliki olduğu dava konusu ... parsel sayılı taşınmazdaki 4 numaralı bağımsız bölümdeki 1/2 payını ölünceye kadar bakma şartı ile davalı ...'...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/07/2019 NUMARASI : 2018/191ESAS 2019/433 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Zilyetliğe Dayalı) KARAR : Muğla 2....
Hile (aldatma), genel olarak bir kimseyi irade beyanında bulunmaya, özellikle sözleşme yapmaya sevk etmek için onda kasten hatalı bir kanı uyandırmak veya esasen var olan hatalı bir kanıyı koruma yahut devamını sağlamak şeklinde tanımlanır. Hata da yanılma, hilede ise yanıltma söz konusudur. 6098 s. Türk Borçlar Kanununun (TBK) 36/1. (818 s. Borçlar Kanunun (BK) 28/1.) maddesinde açıklandığı üzere taraflardan biri diğer tarafın kasıtlı aldatmasıyla sözleşme yapmaya yöneltilmişse yanılma (hata) esaslı olmasa bile aldatılan taraf için sözleşme bağlayıcı sayılamaz. Değinilen koşulların varlığı halinde aldatılan taraf hakkını kullanmak suretiyle hukuki ilişkiyi geçmişe etkili (makable şamil) olarak ortadan kaldırabilir ve verdiği şeyi geri isteyebilir. Öte yandan, hile her türlü delille ispat edilebileceği gibi iptal hakkının kullanılması hiç bir şekle bağlı değildir....
Bilindiği ve Türk Borçlar Kanununun (TBK) 39. maddesinde düzenlendiği üzere; “Yanılma veya aldatma sebebiyle ya da korkutulma sonucunda sözleşme yapan taraf, yanılma veya aldatmayı öğrendiği ya da korkutmanın etkisinin ortadan kalktığı andan başlayarak bir yıl içinde sözleşme ile bağlı olmadığını bildirmez veya verdiği şeyi geri istemezse, sözleşmeyi onamış sayılır” hükmü amirdir. Söz konusu yasa maddesi buyurucu nitelik taşıdığından ve hak düşürücü süre kamu düzeni ile ilgili bulunduğundan mahkemece, davanın her aşamasında tarafların ileri sürmesine gerek kalmadan resen gözetilmesi gerektiği kuşkusuzdur. Ne var ki mahkemece, hak düşürücü süre üzerinde durulmaksızın işin esası incelenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın hak düşürücü süreden reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, “hile” hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, hilenin, işlem tarihi olan 27.09.2012'de öğrenildiği, dava tarihine kadar 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın redine karar verilmiştir. Bilindiği üzere; hile(aldatma), genel olarak bir kimseyi irade beyanında bulunmaya, özellikle sözleşme yapmaya sevk etmek için onda kasten hatalı bir kanı uyandırmak veya esasen var olan hatalı bir kanıyı koruma yahut devamını sağlamak şeklinde tanımlanır....
Bilindiği üzere, hile(aldatma); genel olarak bir kimseyi irade beyanında bulunmaya, özellikle sözleşme yapmaya sevk etmek için onda kasten hatalı bir kanı uyandırmak veya esasen var olan hatalı bir kanıyı koruma yahut devamını sağlamak şeklinde tanımlanır. Hata da yanılma, hilede ise yanıltma söz konusudur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun(TBK) 36/1. (818 sayılı Borçlar Kanunu'nun(BK) 28/1.) maddesinde açıklandığı gibi; taraflardan biri diğer tarafın kasıtlı aldatmasıyla sözleşme yapmaya yöneltilmişse, yanılma(hata) esaslı olmasa bile aldatılan taraf için sözleşme bağlayıcı sayılamaz. Değinilen koşulların varlığı halinde aldatılan taraf hakkını kullanmak suretiyle hukuki ilişkiyi geçmişe etkili (makable şamil) olarak ortadan kaldırabilir ve verdiği şeyi geri isteyebilir. Bunun yanında, hile her türlü delille ispat edilebileceği gibi iptal hakkının kullanılması hiç bir şekle bağlı değildir....
Dairenin yerleşik uygulamasına göre, yanılma (hata), aldatma (hile), korkutma (ikrah) her türlü delille ispat edilebileceği gibi iptal hakkının kullanılması hiç bir şekle bağlı değildir....
Taraflar arasında 15/01/2016 tarihinde fuar katılım sözleşmesinin imzalandığı ve davalının 17-20 Mart 2016 tarihinde yapılan fuara katıldığı ihtilafsız olup uyuşmazlık davacının, fuar katılım sözleşmesi öncesinde sözleşmenin imzalanması için davalıyı yanıltmak suretiyle sözleşmenin imzalanmasında iradesini sakatlayıp sakatlamadığı ve bu hususun davalıya, sözleşmeyi geriye yönelik olarak ortadan kaldırma hakkı verip vermediği, sözleşme ile belirlenen bedelin ödenmemesi bakımından davalının haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 6098 sayılı TBK'nun "irade bozuklukları" üst başlığı altında düzenlenen yanılma başlıklı 30. maddesine göre sözleşme kurulurken esaslı yanılmaya düşen tarafın sözleşme ile bağlı olmadığı, yanılma halleri olarak 31. maddede açıklamada yanılma, 32. maddede saikte yanılma ve 33. maddede iletmede yanılma hallerinin düzenlendiği, 34. maddede yanılmada dürüstlük kuralları, 35. maddede yanılmada kusur ve 36. maddede aldatma (hile) düzenlenmiştir.TBK'nun 31. maddesinin...
Hukuk Dairesi'nin 26.01.2016 tarih 2015-21693 esas 2016-1159 karar sayılı ilam ile davacının dava dilekçesinde yanılma, aldatma veya korkutma sebeplerinin varlığını ileri sürmediği ve davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş, ancak bu bozma nedeninin yerinde olmadığı anlaşıldığından, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne, Yargıtay.........