Mahkemece, 26.264,84 euronun dava tarihinden itibaren devlet bankalarının euro cinsiniden mevduata uygulanan en yüksek faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, sözleşmenin haksız feshedildiği iddiasına dayalı maddi tazminat istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık sözleşmenin davalı tarafından tek taraflı feshinin haklı nedenlerle yapılıp yapılmadığı hususunda toplanmaktadır. Davalının 3.11.2004 tarihinde 2. Pilot olarak hizmet vermesine ilişkin sözleşmenin yapıldığı, davalı tarafından 14.11.2005 tarihli ihtar ile sözleşmenin feshedildiği, dosya kapsamı ile anlaşılmaktadır....
Asliye Ceza Mahkemesi'nin---- Sayılı dosyasıyla açılan davada hapis cezası verildiğini, bağlayıcı olmayan bu sözleşmenin haksız feshinden söz edilemeyeceğini, dolayısıyla bu sözleşmeye dayalı taleplerin kabulünün mümkün bulunmadığını, ------------------------- kalınan ------olarak hesaplanan tutarın fahiş olduğunu, davacının kâr düşüşünden müvekkilinin sorumluluğu bulunmadığını, Yargıtay ----------------Karar sayılı kararında belirtildiği üzere; "Dava, taşıma sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki taşıma sözleşmesinin dava konusu dönem itibariyle yenilendiği, ve aynı dönem içerisinde ek taşıma sözleşmesi yapıldığı, davalının bu sözleşmeyi neden göstermeksizin haksız şekilde feshettiği dosya kapsamıyla sabittir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının sözleşmenin haksız feshi nedeniyle uğradığı zararın tespiti noktasındadır....
Davalı tarafından fesih konusunda ihtar çekildiği; davacı taraf ise fesihle elde edilebilecek talepler ile bu davayı açmakla sözleşmenin feshi konusunda dava tarihi itibariyle taraf iradelerinin birleştiği anlaşılmaktadır. TBK'nın 125/3. maddesine göre sözleşmenin feshinde kusuru bulunmayan borçlu sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı zararı isteyebilir. Bu durumda, mahkemece davalı tarafın fesihte haklı olup olmadığı üzerinde durulup haksız olduğunun kanıtlanması halinde müsbet zararın istenebileceği göz önüne alınarak, bu konuda taraf delilleri toplanıp dosyanın konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyetine tevdi edilerek müspet zarar şartlarının oluşup oluşmadığı, oluşmuşsa miktarını belirtir açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, bu hususlar gözetilmeksizin yanlış değerlendirme ve eksik incelemeye dayalı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre dava---- aykırılık iddiasına dayalı cezai şart tazminat alacağı ve mahrum kalınan kar talepli alacak davasıdır. 5846 sayılı FSEK'nın 1 ve 1/A. maddelerinde amaç ve kapsamı düzenlenmiş olup,-------- meydana ---- sahiplerinin ürünleri üzerindeki manevi ve mali haklarını belirlemek, korumak, bu ürünlerden yararlanma şartlarını düzenlemek, öngörülen esas ve usullere aykırı yararlanma halinde yaptırımları tespit etmektir. Somut olayda; Davacı tarafça,------ uyarınca ---- davalının sözleşmede belirtilen yükümlülüklerine uymadıklarını ileri sürerek, sözleşmenin feshi sebebiyle cezai şart ve mahrum kalınan kar bedelini talep etmiştir---- incelenmesinde davacının tescilli markası----- davalının kullandırılması taahhüt edilmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının 17.09.2012 günü verdiği yemek hizmeti sonucunda davalı çalışanlarının zehirlenme vakası, edimin yerine getirilmesinde bir aksaklık ve kusur olarak kabul edileceği, bu olay üzerine davalı şirketin sözleşmeyi 19.09.2012 tarihli ihtarnameyle feshettiği, sözleşmedeki hal ve yükümlülüklerini kullandığı, ancak teminat konusunun düzenlendiği sözleşmenin 7. maddesinde haklı nedenle fesih halinde teminat mektubunun irat kaydedileceği ya da elde tutulacağı yönünde herhangi bir düzenleme bulunmadığı, davalının sözleşmenin haklı feshine neden olan olaydan dolayı herhangi bir zarar ya da tazminat ödemesi de söz konusu olmadığı gibi muhtemel bir zarar ya da tazminat ödeyeceği konusunda somut bir delil veya iddiada ileri sürmediği, sözleşmenin haklı nedenle feshi karşısında, kâr mahrumiyeti ile maddi tazminat talepleri yerinde bulunmadığı, davacının kişilik haklarına saldırı teşkil eden bir eylem ya da işlemde söz konusu olmadığından...
KARAR Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, sözleşmenin davalı idarece haksız feshedildiği iddiasına dayalı olarak mahrum kalınan kârın, kesin teminatın irat kaydedilmesinden doğan alacağın, davacıya haksız olarak ihalelere katılmaktan yasaklama kararı verilmesi ihtimali nedeniyle oluşacak maddi ve manevi zarar ile sözleşmenin feshi nedeniyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı idare tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesince davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir....
Davacı vekili, dava dilekçesinde davalılarla yapılan 30.10.2009 tarihli franchise sözleşmesi uyarınca davalılara ait "PİDEMİZ" ve "KUKLA" markalarının kullanım hakkını edindiğini, ancak söz konusu franchise sözleşmesinin karşı tarafça haksız olarak feshi nedeniyle bu sözleşmeye dayalı olarak ödenen toplam 48.750 TL marka kullanım bedelinin istirdadını ve yine haksız feshe dayalı olarak maddi ve manevi tazminatın tahsilini talep etmiştir....
Somut olayda, davacıya ait faydalı model belgesinin davalı şirkete devri karşılığında, faydalı model belgesinin 10 yıllık koruma süresinin sonuna denk gelecek ölçüde sözleşme süresinin belirlendiği, ancak, faydalı model belgesinin davalıya devrinden sonra 02.04.2008 tarihli ihtarname ile sözleşmenin davalı şirket tarafından haksız olarak feshedildiği anlaşılmaktadır. Buna göre, faydalı model belgesinin sözleşme süresince davalıya devredildiği dikkate alındığında sözleşmenin davalı taraflarca süresinden önce sonlandırılmasından sonra faydalı modelin davacıya tekrar iadesi ve sözleşmenin haksız feshi nedeniyle zarar ve ziyanının karşılanması gerekmekte olup, faydalı model belgesinin iadesi halinde, sözleşmenin sona erdirildiği 02.04.2008 tarihi ile faydalı model belgesinin 10 yıllık koruma süresinin sonuna kadar davacının faydalı modelden doğan hakkı kullanacağı tabiidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalı vek. Av. ...'un gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, taraflar arasındaki tek satıcılık sözleşmesinin davalı tarafından ihlal edildiği iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
Dava taraflar arasında düzenlenen Bayilik Sözleşmesi gereğince sözleşmenin haksız feshi nedeniyle istenen müspet zarar ve cezai şartın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davalı şirketin sözleşme uyarınca eksik ürün aldığı, sözleşme hükümlerini yerine getirmediği kabul edilerek sözleşmenin davalı yanca haksız feshedildiği kabul edilmiş, söz konusu karar davalı yanca temyiz edilmediğinden sözleşmenin haksız feshi sabit hale gelmiştir. Mahkemece sözleşmenin haksız feshedildiği kabul edildiğine göre mahkemece hüküm altına alınan müspet zararın (her ne kadar menfi zarar denilmiş ise de) yanında sözleşmenin 9.maddesi uyarınca, sözleşmenin davalı alıcı tarafından haksız feshedilmesi sebebiyle ayrıca cezai şart da talep edebileceği gözetilmeksizin cezai şart isteminin reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkeme kararının davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 18/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....