Mahkemece, tüm paydaşlarla sözleşme yapılmadığından, dava konusu sözleşmelerin geçersiz olduğu, geçersiz sözleşmenin feshinin talep edilemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1)Mahkemece, sözleşmelerin geçersiz olduğu kabul edilerek, geçersiz olan sözleşmelerin feshi istenemeyeceğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Esasen sözleşmelerin geçersiz olduğu davacı yüklenici tarafından da kabul edilerek, davada fesih ve yaptığı dairelerin teslimi ile ecrimisil talep edilmiş ise de, 04.03.2013 günlü dilekçe ile dava ıslah edilerek, dairelerin iadesi mümkün değilse değerinin tahsili istenmiştir. Mahkemece davacının ıslah istemi karşısında herhangi bir işlem yapılmadan dava reddedilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/89 Esas sayılı dosyası kapsamında mutlak imkansızlık sebebiyle protokolün geçersiz olduğunun tespiti, verilenlerin iadesi ve tazminat istemlerine ilişkin olarak açılan davanın reddine karar verildiği, kararın kesinleştiği, taraflar arasındaki protokolün haricen düzenlenmiş olduğu, yasada resmi şekilde düzenlenmesi kararlaştırılan edimler içermesi ve gerek taşınmaz devri, gerekse araç devrine ilişkin sözleşmelerin resmi daireler ve noterlerce yapılması geçerlilik koşulu olmasına rağmen geçerlilik koşuluna uygun olarak yapılmış bir sözleşme niteliğinde bulunmadığı, davaya konu alacağın protokolden kaynaklanan ve protokolün ifa edilmemesi haline özgü cezai şart niteliğinde olduğu, cezai şart kaydının asıl borcun bağlı olduğu şekle tabi bulunduğu ve bu kapsamda cezai şartın geçersiz olduğu, alacağın yargılamayı gerektirmesi ve likit olmaması sebebiyle tarafların icra inkar ve kötüniyet tazminatı taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar...
A.Ş ile 2022 yılı Temmuz ayında yeni bir sözleşme yaptığı iddiası ile davalı kat malikleri ile davalı yüklenici arasında 2022 yılında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin haksız ve geçersiz olduğunun tespiti ile davalı yüklenicinin eyleminin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti ve önlenmesini talep ettiği, mahkememizce davalı yüklenici ......
Mahkemece, öncelikle davacılara, talepleri üzerinden harç eksikliğinin re' sen gidertilmesi gerekir. 2- Davacılar adi yazılı protokol uyarınca biçerdöver için ödedikleri paranın iadesini ve senetlerin iptalini istemişler, davalılar, davaya cevap vermedikleri gibi yargılamaya da katılmamış ve böylece davayı inkar etmiş sayılmışlardır. 2918 sayılı KTK'nın 20/d maddesi uyarınca tescilli araçların noterdışı satış ve devirleri geçersiz olup, geçersiz satışlarda herkes aldığını iade etmekle yükümlüdür....
Geçersiz sözleşmeye göre bir bedel ödenmiş ise, 10/07/1940 tarih ve 1939/2 esas, 1940/77 karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'na göre, taraflar kanıtlanması durumunda verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca isteyebilirler. Bu sözleşmeler geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflarına hak ve borç doğurmaz. Herkes aldığını iade etmekle yükümlü olduklarından davacı bir bedel ödediğini kanıtlayabilirse bunu istemesi mümkündür....
- K A R A R - Davada davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesine ilişkin anlaşma yapıldığını, davacının sözleşmenin 8.maddesi gereği 140.000,00TL nakit para ödediğini, ayrıca davalının adına Ankara 3.İcra Müdürlüğünün 2012/7708E. Sayılı dosyası aracılığıyla hesabına 90.000,00TL ödeme yaptığını ancak davalının sözleşmede taahhüt ettiği gibi KKİS’ye konu arsanın üzerindeki hacizleri kaldırarak tapuda kendisine devretmediğini belirterek sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin iadesi ile birlikte yaptığı masraflar ve mahrum kaldığı kârı talep ve dava etmiştir. Davalı vekili ise, aralarındaki sözleşmenin geçersiz olduğunu, geçersiz sözleşmeye dayanılarak talepte bulunulmayacağını, ayrıca davacı tarafından kendilerine ödenen bir bedel bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....
Dava dosyası kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri birlikte değerlendirildiğinde, HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; tapuda kayıtlı taşınmazların satışının MK'nın 706. maddesi, TBK'nın 23. maddesi Tapu Kanunu'nun 26. maddesi ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddesi gereğince resmi şekilde yapılması zorunlu olup, haricen düzenlenen satış sözleşmeleri hukuken geçersiz olduğu, taraflar arasındaki devremülk satış sözleşmesinin de tapulu taşınmazın satışına ilişkin olup, resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğu, geçersiz sözleşmeye dayanılarak her zaman sözleşmenin feshi ile bedel iadesi talebinde bulunulabileceği, davacının ikametgahının bulunduğu Ankara Mahkemelerinin davada yetkili olduğu, sözleşme geçersiz olduğundan, davacının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ödediği bedelin denkleştirici adalet ilkeleri gereğince güncellenmiş halini isteyebileceği, sözleşme tarihinde yürürlükte...
, müvekkiline ilgili tüm belgeler okuma ve inceleme fırsatı verilmeden 03/05/2017 tarihinde imzalatıldığını, sözleşme tarihinin müvekkilinin kendi el yazılı ile imzalanmadığını, müvekkiline cayma formu verilmediğini, çeşitli belgeler imzalatılarak, müvekkilinden bedel ve senet tahsil edildiğini, müvekkili davacı tarafından davalı şirkete cayma bildirimi göndererek 04/05/2017 tarihinde akdedilen sözleşmenin geçersiz olduğunu bu nedenle sözleşmeden caydığını, cayma bildiriminin tebliğ tarihinden itibaren 14 günlük süre içerisinde ödediği toplam 4.150,00- TL'nin tarafına ödenmesini ve imzaladığı sözleşme ile müvekkilini borç altına sokan her türlü senet, belge vesairenin iadesini talep etmiştir....
Bu nedenle tapu iptali ve tescil davasının mahkemece reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından buna ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir, reddiyle yerel mahkemenin tapu iptali ve tescil ve temliken tescile ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA, Ancak, davacı vekilinin terditli isteği olan "bedele" yönelik temyiz itirazlarına gelince; taşınmazın haricen satışı geçersiz ise de, geçersiz sözleşmeden kaynaklanan bedelin tahsili istenebilir....
, taşınmazın müstakilen binayı yapabilecek konumda olmadığı, imar durumu verilmediği, komşu parsele tevhit şartı taşıdığı, plan tadilinin gerekli olduğu, sözleşmenin üzerinden 5 yıl geçtiği halde inşaata başlanmadığı, baştan geçersiz olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, sözleşmenin geçersiz olduğunun tespiti ile maddi ve manevi tazminat istemlerinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir....