İstinaf Sebepleri 1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece sözleşmenin mahkemece geçersiz olduğunun tespitine karar verildiğini, geçersiz sözleşme uyarınca tesis edilen ipoteğin yok hükmünde olduğunu, kaldırılması gerektiğini, ipotek ve buna dayalı yapılan tüm icra işlemlerinin yok hükmünde olduğunu, yapılan işlemlerin eski hale getirilmesinin yasal zorunluluk olduğunu, tüm taleplerinin kabul edilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. 2....
, taşınmazın müstakilen binayı yapabilecek konumda olmadığı, imar durumu verilmediği, komşu parsele tevhit şartı taşıdığı, plan tadilinin gerekli olduğu, sözleşmenin üzerinden 5 yıl geçtiği halde inşaata başlanmadığı, baştan geçersiz olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, sözleşmenin geçersiz olduğunun tespiti ile maddi ve manevi tazminat istemlerinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, taraflar arasında yapılan kira sözleşmesinin geçersiz olduğunun tespiti ile geçersiz sözleşme gereğince karşılıklı ifa edilen edimlerin iadesi olmadığı takdirde covid-19 salgını nedeniyle 6098 sayılı Kanunun 138. maddesi uyarınca sözleşmenin işlem temelinin çökmüş olması nedeniyle sözleşmenin geçmişe etkili olarak feshi ile sözleşme gereğince karşılıklı ifa edilen edimlerin iadesi istemlerine ilişkindir. Kayseri 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 13/10/2020 tarih, 2020/663 Esas, 2020/1277 Karar sayılı kararı ile davacı tarafça açılmış olan davanın reddine karar verilmiştir. İstinaf incelemesi HMK 355. maddesi gereğince ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır....
Mahkemece, davacının sözleşmeye aykırı davrandığı,ayrıca bu sözleşmenin geçersiz olduğu gerekçesiyle davalıya ödenen 1.096.000.000 liranın tahsiline karar verilmiş;hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillere ve özellikle delilerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davalı arsa sahibiyle davacı arasında yapılan 7.9.1992 günlü sözleşme haricen düzenlenmiştir. BK.nun 213. MK.nun 634.maddeleri gereğince,gayrimenkul mülkiyetinin nakline ilişkin sözleşmeler resmi şekilde yapılmadıkça sonuç doğurmaz. Bu nedenle taraflar arasında yapılan harici sözleşme mülkiyetin nakli bakımından geçersiz olup, taraflar aldıklarını iade ile yükümlüdürler.Ancak harici satış nedeniyle verilen paranın iadesi bu sözleşmede hükme bağlandığından, paranın iadesi yönünden bu sözleşmenin uygulanması gerekir....
Davalı şirket vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilen sözleşmenin taşınmaz vaadi sözleşmesi olduğunu, bu sözleşmenin geçerlilik şartınnın resmi şekilde yapılmış olmasına bağlı olduğunu, sözleşmenin adi yazılı şekilde yapılmış olması nedeniyle geçersiz olduğunu, mahkemece taşınmazın dava tarihindeki değerine hükmedilmiş olmasının hatalı olduğunu, sebepsiz zenginleşme hükümlerinin mahkemece gözetilmediğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talep doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. Dava, taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklı bedel iadesi isteğine ilişkindir....
Davacı tarafa ikna yolları kullanılmak suretiyle imzalatıldığı, tüketiciden sözleşmenin imzalanmasını müteakip ve tüketici tarafından henüz tesislerde devre tatil hizmeti alınmadan peşinat ve ödeme alındığı, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye bakıldığında; Sözleşmelerin 2. maddesinde ‘İş bu sözleşmenin konusu; satıcı mülkiyetindeki 229 ada 187 parsel arsa üzerinde inşa edilecek olan HATTUŞA TERMAL SAĞLIK MERKEZİ isimli tesiste yer alan ve ayrıntıları aşağıda belirtilen, mesken olarak kullanıma tahsisli olan bağımsız bölümlerin devre mülk olarak satışı ile tapu devrinin şartları ve şeklinin düzenlenmesidir.’ şeklindeki ifadeden sözleşmenin devre mülk satış sözleşmesi olduğunun açıkça anlaşıldığı, taraflar arasında devre mülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartlarına tabi olduğu, taraflar arasında imzalanan sözleşmelerin resmi şekilde yapılmadığı, tarafların geçersiz sözleşmeye dayalı olarak verdiklerini iade etmelerinin gerektiği..." şeklindeki gerekçe...
Mahkemece satışa konu aracın satışının resmi şekilde yapılmaması nedeniyle sözleşmenin geçersiz olduğu, davacıların ödedikleri 4.000 tl’nin idesi ile 11.000 tl bono yönünden borçlu olmadıklarının tespiti ve %40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline dair karar verilmiş; hüküm, davalı yanca temyiz edilmiştir. . 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle hüküm altına alınan satış bedelinin davacıların elinde olduğu aracın davalıya iade edilmek koşuluyla hükmün infaz edileceğinin tabi olmasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava geçersiz sözleşmeye dayalı olarak ödenen bedelin tahsiline ilişkin olup, kural olarak geçersiz sözleşme nedeniyle ödenen bedel davacıların elinde 2011/12353-17957 bulundurduğu aracın davalıya iade edilmesi koşuluyla talep edilebilir....
geçmesine rağmen ortada teslim edilmiş herhangi bir yapı bulunmadığını, taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesinin tapulu taşınmazın satışına ilişkin olup geçersiz olduğunu, geçersiz sözleşmeye dayanarak davacının fesih ve ödediği bedelin iadesini her zaman talep hakkında sahip olduğunu, ayrıca müvekkiline imzalatılan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından hukuken geçersiz bir sözleşme olduğunu, davalı tarafça müvekkiline herhangi bir şekilde tapu devrinin de yapılmadığını, bu durumun dahi başlı başına sözleşmenin başından beri geçersiz olduğunun bir kanıtı olduğunu beyanla iş bu dava sonucunda dava konusu sözleşmenin haklı nedenle fesh edildiğinin tespiti ile davalı tarafa ödenen 4.000,00- TL‘nin ödeme tarihi olan 30.10.2013 tarihinden itibaren 4.000,00 TL ‘nin ödeme tarihi olan 28.11.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte iadesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Kabule göre de, asıl dava terditli dava olup, davacıların birinci talebi sözleşmenin geçersizliğinin tespiti, bunun kabul edilmemesi halinde sözleşmenin feshi ile var ise müdahalenin meni ve ecri misil istemine ilişkin olup, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti halinde meni müdahale ve ecri misil talepleri bulunmamaktadır. Mahkemece sözleşmenin geçersizliğinin tespitine karar verildiğinden, feri talep olan meni müdahale ve ecri misil konusunda karar verilmesi hatalı olmuştur....
Sözleşmenin taraflarının gayesi de dikkate alındığında, taraflar arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi değil, bedel karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığının kabulü gerekir. Söz konusu bedel karşılığı inşaat sözleşmesi geçerli olarak kurulmasına rağmen davacı taraf, yüklenicinin edimini tam yerine getirmemesi nedeniyle sözleşmenin iptalini talep etmiştir. Somut olayda iptal nedenleri bulunmadığından geçerli bir sözleşme iptal edilemez. Ancak davacı bu davayı açmakla sözleşmeyi fesih iradesini karşı tarafa iletmiş olması nedeniyle sözleşmenin en geç dava tarihi itibariyle feshedilmiştir. Dava dilekçesinde sözleşmenin tasfiyesi de talep edilmediğine göre, mahkemenin yukarıdaki gerekçelerle sözleşmenin feshedilmiş olduğunun tespitine karar vermesi gerekirken, farklı ve isabetsiz gerekçelerle sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitine karar vermesi doğru olmamış kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılan gerekçelerle davacı vekilinin Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5....