"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve para cezasının iptali, tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen sözleşmenin feshi ve alacak davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 10.09.2015 gün ve 2014/8954 Esas, 2015/5773 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi asıl ve birleşen davalarda davacı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü. - KARAR - Asıl ve birleşen davalarda davacı vekili, taraflar arasında 19.03.1997 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, inşaatın 6 katlı olacağının kararlaştırılmasına rağmen taşınmaz üzerinden geçen yüksek gerilim hattı nedeniyle bodrum kat dahil dördüncü kattan sonra inşaatın durdurulduğunu, tarafların dairelerin paylaşımı ve imalat bedeli hususunda anlaşamadıklarını, inşaat sözleşmesinin ifasının sözleşmenin yapıldığı tarihten bu yana imkansız olduğunu, müvekkilinin iflas ettiğini, davalıların ahdin feshi hususunda bir işlem yapmadıklarını ancak müvekkiline de inşaatın devamı hususunda imkan tanınmadığını...
bir sırada imzalamış olduğu sözleşmenin, kapıdan satış şeklinde yapıldığının kabulü gerekir....
Mahkemece bu konuda taraf delilleri toplanıp sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile bu talebin reddi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 2-Sözleşmenin feshi ile ilgili dava, kiranın taşlangıcı ile sıkı sıkıya bağlantılı olduğundan yukarıda açıklanan bozma nedenine göre, davacının sözleşmenin feshi ile ilgili temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: (1) nolu bentte açıklanan nedenle hükmün davacı lehine BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek olmadığına, 31.5.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ın da taraf olduğu 11.07.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, diğer davalıların ise yüklenicilerden bağımsız bölüm satın alan üçüncü kişiler olduklarını, davalı yüklenicilerin edimlerini yerine getirmeyip ruhsata aykırı inşaat yaptıklarını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile davacı ... tarafından yükleniciye ve yüklenici tarafından da diğer davalılara devredilen hisselerin tapu kayıtlarının iptalini ve davacı ... adına tescilini ayrıca binanın kal'ini talep ve dava etmiştir. Bir kısım davalılar vekilleri davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin verilen karar, asıl davada birkısım davalılar vekilinin temyizi üzerine, Kapatılan Yüksek 23. Hukuk Dairesinin 14.03.2019 tarih, 2016/3972 Esas, 2019/1019 Karar sayılı ilamıyla bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, sözleşmenin feshi ile yapının kal'ine ve sözleşme dışı yapılan devirler hariç diğer hisseler hakkında tapu iptali ve tescile karar verilmiştir....
Mahkemece sözleşmenin tanımlar başlığı altında sıralanan ürünler ile faturadaki ürünleri kategori bazında tam olarak karşılaştırmasının mümkün olmadığını, bunun nedeninin sözleşmenin yeterince açık olarak kaleme alınmamasından kaynaklandığı, 25.04.2001 tarihli sözleşmenin yoruma açık maddeleri taşıdığı, sözleşmeye davacının tek başına düzenlemesi ve çalıştığı çap nazara alındığında pek çok şirkete bu hizmeti veren davacının sözleşmeyi daha yoruma az ve daha çelişkisiz kaleme alması gerektiği, konunun uzmanı teknik bilirkişinin dahi faturadaki hizmetleri kategorize ederken hangi ürünün hangi kategoride olduğunu teknik anlamda saptayamamış olmakla bu şüpheli durumun yaratacağı olumsuz sonuçlara da basiretli bir iş adamı gibi davacı yanın katlanması gerektiği, bu nedenle davalının feshi ihbar süresinin üç ay olduğunu kabul etmesi, buna göre önel vermesi ve üç aylık hizmeti de ödemesi karşısında davacının davasında haksız olduğu, davacının kötüniyetli olmadığı gerekçesi ile davanın ve davalının...
Mahkemece sözleşmenin feshi konusunda bir dava bulunmadığı sözleşmenin ayakta olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmelerinin mahkemece feshi dışında, tarafların fesih konusunda iradelerinin birleşmesi durumunda da sözleşme feshedilmiş olur. Dosyada bulunan davalı kooperatifin 15.05.2004 tarihinde yapılan genel kurul tutanağının 14. maddesinde sözleşmenin feshedildiğinden söz edilmiş, yerine yeni sözleşme yapılması için yönetim kuruluna yetki verilmesine karar verilmiştir. Aynı şekilde davalı kooperatif temsilcisinin 07.07.2005 tarihli oturumdaki beyanında da, sözleşmenin feshedildiği yeni bir sözleşme için çalışmalar yapıldığı sonucuna varılmaktadır. Gerek genel kurulda alınan karar, gerekse kooperatif temsilcisinin beyanı dikkate alındığında, feshin davalı kooperatif tarafından da kabul edildiği, yeni sözleşme için çalışıldığı sonucuna varılmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, daha Önce düşünmediği halde, tatil hakkı kazandığından bahisle davet edildiği davalı şirkete ait işyerindeki satış merkezinde, davalı firma elemanlarının yoğun baskıları sonucunda 20.7.2006 tarihli devre tatil sözleşmesi imzaladığını, ancak tatil hakkını hiçbir şekilde kullanmadığını, tarafına tatil hakkını kullanmak uzere yer teslimi yapılmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini, cayma belgesinin verilmediğini, yapı kullanma izni bulunmadığının anlaşıldığını ve hukuki ayıplı olduğunu bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödediği 4700 euronun faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Taraflar arasında imzalanan 12.03.2010 tarihli ek protokolün ana sözleşmenin feshi blıklı 2.maddesinde “... ile ... arasında imza edilen ana sözleşmenin ... tarafından haklı bir nedene dayanması kaydıyla her ne suretle olursa olsun feshi durumunda, ... ile bayi arasındaki bayilik sözleşmesi de, bu feshi takiben 6 (altı) ay içinde hükümsüz duruma gelir” şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiştir. Dava dışı ... (...)’in davacı ... .’ne gönderdiği 04.08.2010 tarihli fesih ihbarnamesinde, fesih ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 3 ay sonra sözleşmenin feshedileceği bildirilmiştir. Söz konusu ihtarname davacı ... .’ne 05.08.2010 tarihinde tebliğ edildiğine göre fesih tarihi 05.11.2010 olacaktır. Bu fesih tarihinden 6 aylık sürenin sonunda ise sözleşme uyarınca davacı ile davalı arasındaki sözleşme hükümsüz hale gelecektir....