WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı şirketin 04/07/2019 tarihli fesih beyanın incelenmesinde; şirketçe başkaca teklif araştırmaları yapıldığı, tekliflerin değerlendirilmesi sonucunda daha uygun tekliflerin alınmış olması nedeni ile taraflar arasındaki sözleşmenin feshedildiğinin beyan edildiği görülmüştür. Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin incelenmesinde; 6.maddesinin "Taraflardan her biri herhangi bir neden göstermeksizin bir ay (otuz gün) önceden ihbar etmek şartıyla sözleşmeyi feshedebilir. Yüklenici, sözleşmenin bu yolla feshi halinde, sözleşmenin bittiği tarihe kadar kalan süre ücretin %25'ini talep edebilir. İşveren, bu ödemeyi peşinen kabul ve taahhüt ettiğini beyan eder." hükmünü içerdiği görülmüştür. Şu halde sözleşmenin herhangi bir sebep göstermeksizin derhal feshi halinde dahi davacı yanın sözleşmenin bittiği tarihe kadar belirlenen kriterler çerçevesinde cezai şart talep edebileceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır....

    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Mahkemece, davacı yüklenici tarafından davalılara karşı açılan sözleşmenin feshi ve tazminat istemine ilişkin davada, her ne kadar sözleşmenin feshi koşulları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, TMK'nın 692. maddesi uyarınca davaya konu 20.11.2009 tarih,18259 yevmiye nolu arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olan tüm arsa sahiplerine husumetin yöneltilmesi gerekir. Oysa sözleşmenin tarafı olan ...e husumet yönetilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, davacı vekiline sözleşmenin tarafı olan ...e karşı dava açılıp görülmekte olan iş bu davayla birleştirilmesi için süre verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....

      Şekil zorunluluğunun birinci istisnası, sözleşme adi yazılı şekilde olsa bile taraflardan birinin edimini tamamen veya reddolunmayacak oranda yerine getirmiş olması halinde diğer tarafın artık bu sözleşmenin geçersizliğini ileri süremeyeceği kuralıdır. Çünkü böyle bir davranış TMK'nın 2. maddesinde tanımlanan bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni koruma kuralına aykırı düşer. Somut olayda; davacı tarafından sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin iadesi talep edilmiş olup; taraflar arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi incelendiğinde; sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığı, tapu devri yapılmadığı gibi sözleşmenin geri dönülmeyecek şekilde ifası söz konusu olmadığından, geçerli bir KKİS’ den bahsedilemez. Bu nedenle, “çoğun içinde az da vardır”, ilkesi gereğince fesih yerine sözleşmenin geçersizliğinin tespitine karar verilmesi gerekmektedir....

        Dava taraflar arasında düzenlenen Bayilik Sözleşmesi gereğince sözleşmenin haksız feshi nedeniyle istenen müspet zarar ve cezai şartın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davalı şirketin sözleşme uyarınca eksik ürün aldığı, sözleşme hükümlerini yerine getirmediği kabul edilerek sözleşmenin davalı yanca haksız feshedildiği kabul edilmiş, söz konusu karar davalı yanca temyiz edilmediğinden sözleşmenin haksız feshi sabit hale gelmiştir. Mahkemece sözleşmenin haksız feshedildiği kabul edildiğine göre mahkemece hüküm altına alınan müspet zararın (her ne kadar menfi zarar denilmiş ise de) yanında sözleşmenin 9.maddesi uyarınca, sözleşmenin davalı alıcı tarafından haksız feshedilmesi sebebiyle ayrıca cezai şart da talep edebileceği gözetilmeksizin cezai şart isteminin reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkeme kararının davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 18/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Sözleşmenin feshi başlığını taşıyan 14.2 maddesinde belirtilen fiillerin ve durumların gerçekleşmesi halinde Bakanlıkça sözleşmenin feshedilebileceği öngörülmüştür. 14.3 maddesinde ise sözleşmenin feshi halinde yatırımcı tarafından fesih tarihine kadar yapılan hibe tutarının yasal faizi ile Bakanlığa iade edileceği teminat mektubunun irat kaydedileceği düzenlenmiştir. Sözleşmenin 14.5 maddesinde ise sözleşmenin imzalanmasını takibinin altı ay içinde herhangi bir (hibe) yapılmaması halinde hibe sözleşmesinin kendiliğinden feshedileceği kabul edilmiştir. Yukarıda açıklandığı üzere davalı, sözleşmenin 14.5 maddesi gereğince 6 ay içinde herhangi bir ödeme (hibe) yapılmaması nedeniyle sözleşmeyi feshetmiştir. Bu şekilde fesih halinde teminatın irat kaydedileceğine dair sözleşmede hüküm bulunmamaktadır. Teminat mektubunun, yapılan hibenin iadesini teminat altına alma amacı da gözetildiğinde, teminatın iadesi gerekir....

            - K A R A R - Dava, güvenlik hzmetleri sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle cezai şart ile Nisan ayı hizmet bedelinin tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacının güvenlik hizmetini gereği gibi yerine getirmediğinden sözleşmenin feshi yoluna gidildiğini bildirerek, davanın reddini isetemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; davacının, güvenlik sözleşmesinin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğini ispat edemediği, davacının sözleşmeyi haksız olarak feshettiğinden sözleşmenin ilgili maddeleri gereğince davalının davacıdan 11.222,01 TL cezai şart talep edebileceği, davalının, Nisan ayı fatura miktarı olan 3.930,71 TL yönünden takas ve mahsup talebinin yerinde olduğu, bu durumda da davacının takip tarihi itibariyle alacağının bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı-k.davacı ... ile fer’i müdahil ... vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshi, gecikme tazminatı ve menfi zararın tahsili istemine, birleşen dava ise aynı sözleşme gereğince sözleşmenin feshi sonucu sebepsiz zenginleşme bedelinin ödenmesi talebine ilişkindir....

                ın temyiz itirazlarının incelenmesinde; adı geçen borçlu tarafından ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurulmadığı ve davalı konumunda olduğu anlaşıldığından, ihalenin feshi isteminin reddine yönelik mahkeme kararını temyiz etme hakkı bulunmamaktadır. Bu nedenle borçlu ...'ın temyiz dilekçesinin (REDDİNE), 2-Şikayetçilerin temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi: Şikayetçiler tarafından, sair fesih nedenleri ile birlikte satış ilanı tebliğinin de usulsüz olduğu ileri sürülerek ... İcra Müdürlüğü'nün 2008/57 Esas sayılı icra dosyasından 01.08.2014 tarihinde gerçekleştirilen taşınmaz ihalesinin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece istemin süresinde olmadığından reddine karar verildiği görülmektedir. Somut olayda, ihalenin feshi talebinde bulunan şikayetçilerin, haciz alacaklısı konumunda olduklarını ileri sürdükleri ......

                  Mevcut uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinde görülmesi için davaya konu sözleşmenin resmi şekilde düzenlenmesi gerekli olmayıp, şekil şartına uyulup uyulmadığı hususunun tüketici mahkemesince tartışılarak bir karara varılması gerektiğinden, 6502 sayılı Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. Somut olayda, dava taraflar arasındaki devremülk sözleşmesinin cayma hakkı kullanıldığından bahisle sözleşmenin feshi ve verilenin iadesi istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Sözleşmenin feshi ve verilenlerin iadesi istemine ilişkin davalarda yetki konusunda özel bir düzenleme bulunmadığına göre, yetkili mahkeme genel yetki kuralı gereği davalının yerleşim yeri mahkemesidir. HMK'nın 6/1. maddesi uyarınca "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir."...

                    sözleşmenin feshedileceğinin bildirildiği, dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu